Yazarın kalemi sade ve akıcı.
Gelelim kitabın konusuna; Elsa ve joaquin çocukluktan beri birbirlerine aşıklar ve nişanlılar. Bir gün Joaquin rüyasını hatırlar çocukken geçirdiği kızamık hastalığında ateşler içinde iken yanına gelen melek onun rahip olacağını ve insanlara yardımcı olacağını söylemiştir.
Bu bir çağrıdır, aynı çağrı tekrarlanır ve Elsa’yla yolları ayrılır, ortada bırakılan Elsa inanç krizine düşer kendini yollara verir sonrası toparlar ve o da Vaiz olarak klisede işe başlar.
Her şey yolunda görünüyordur ama bir gün Kiki adlı 14 yaşındaki kız çocuğu bir sapık tarafından kaçırılır ,işkenceye maruz bırakılıp ormanda öldürülür, onu bulan ise Elsa’dır.
O an bir kez daha inanç krizine düşer.
“O neden korunmamıştır? Bu kötülüğe neden müsaade edilmiştir?”
Hayatı sorgulamaya başlar, İşin içinden çıkamaz ve ablasının da bulunduğu şehre döner izin alarak. Ablası Tamsin’i ise eşi Saadet zinciri ile milleti dolandırıp yarı yolda koyup kaçmıştır.
O da arayış ve boşluktadır, neyseki elinde bir zanaati vardır yorgancılıkla uğraşmakta. Bir de Alexa adlı kızları var tabi Tamsin’in , zeki, güzel ve üniversiteden yeni mezun.
Herbirinin ayrı hikayelerini okumak beni heyecanlandırdı, meraklandırdı, kendi sorularımı da düşündürdü aslında.
•••
Elsa sorularına cevap bulabilecek mi?
Tamsin kocasını affedip yoluna devam edebilecek mi?
Ve daha birçok sorunun cevabı siz değerli okuyucularda kitabı okumak isteyenlere şimdiden keyifli okumalar dilerim.
