Adem ile Havva ağlamışlar mıydı? Kimse bilemez bunu. Anne bedeninden söküp alınan bebekler ağlar mı? Bildiğim kadarıyla haykırırlar yalnızca.
Ve bence haykırmak, ağlamaktan daha iyidir.
Evet, aşk bir gizemdi ve hep öyle kalacaktı. Onunla yarışılamazdı. Ama öyle bir giz ki ne denli saklanırsa o kadar çok güç veriyordu insana. Hele bir de farkına varılmadan gelişmekteyse daha da gizemlilik kazanıyordu. İncelemeye ve kavramaya kalkınca da dağılıp gidiveriyordu.
Çünkü kadınlar hakkında iyi yazan bir erkek onları, kasıtlı ve acımasız olarak ezdiğini kanıtlamış demektir. Dil becerisinden öte, yamyamlık örneğidir bu. Kadınların acıları, bu tip erkeklerin besini gibidir.
Yalnızca kadınlar yalanlar yaratmakta beceriklidir. Çünkü tüm gerçeği taşıyacak güçtedirler. Erkekler alabildiğine düşünedursun, kadınlar çok daha fazlasını duyumsar.
“Uykuya dalma, sanki bilinmeyen bir göl gibi,” dedi. “İnsan uzun süre su üzerinde süzülüyor sanki, sonra birden hiç beklenmedik anda görülmeyen bir şey sizi aşağılara çekiveriyor.
Savaş gibi sevgi de yordu beni, savunma yordu. En çok da savaş boyaları sürünmekten, babamı unutmayı denemekten -ondan geride kalan bir bakışın anısı yalnızca- yoruldum.