Bilim adamları, Yunanca’nın Homeros’un ilk metinlerinden beş yüzyıl önce bile konuşulduğunu öğrenince çok heyecanlandılar. Ne kadar erken olduğu ise hâlâ bir tartışma konusudur. Yunanca Hint-Avrupa dil ailesinin bir üyesidir. Karadeniz’in kuzey bölgesindeki ortak kaynaktan doğmuş ve oradan Avrupa’nın batısına yayılmıştır. Geleneksel görüş, Yunanca’nın İÖ 2000 civannda doğudan gelen istilacılarla Yunanistan’a girdiği ve zamanla yerel diller üzerinde baskın bir hale gelmiş olduğudur; bu dillerden geriye kasabalar, dağlar, ağaçlar ve bitkiler gibi bölgesel özellikleri tanımlayan az sayıda sözcük kalmıştır. 1987’de Cambridge kazıbilimcisi Colin Renfrew ce sur bir seçenek ileri sürdü. Ona göre Hint-Avrupa dillerinin gelişi, Neolitik Çağda, belki Yunanistan için IÖ 6000 civarı kadar erken bir tarihte, tarım terimlerinin ilk kullanımıyla birlikte oldu. Bazı arkeologlar sempatiyle yaklaşsa da, bu teori, dilbilimciler tarafından bugüne kadar yaygın bir kabul görme miştir. Bu tarihlerde Anadolu ve Yakındoğu’dan kalkıp Balkanlar’a ve Yunanistan’a gelen yeni halkların olduğuna dair bazı arkeolojik deliller var ve Hint-Avrupa dillerinin bu halklarla birlikte geldiği akla yakın görülüyor.