Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Doğu Ergil

Doğu ErgilSokak Felsefesi yazarı
Yazar
5.7/10
17 Kişi
67
Okunma
8
Beğeni
3.289
Görüntülenme

Öne Çıkan Doğu Ergil Gönderileri

Öne Çıkan Doğu Ergil kitaplarını, öne çıkan Doğu Ergil sözleri ve alıntılarını, öne çıkan Doğu Ergil yazarlarını, öne çıkan Doğu Ergil yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Sonra ayrılık duygusunu yaratan birkaç etmene değiniyorlar: ''Türk-Kürt düşmanlığı olmamıştır. Bugün de yoktur. Yönetim-Kürt çatışması vardır. Hep de böyle olmuştur. Örneğin, Şeyh Sait İsyanının çeşitli nedenleri vardır ama, bir nedeni de, merkezi otoritenin, etnisiteler-üstü konumu terkedip, milliyetçi bir ideolojiyi benimsemiş olmasıdır. Kürtler, kendilerini dışlanmış hissetmişlerdir.'' Bu ilginç bir iddiadır. Daha çok, tarihi, bugünden geriye doğru okumanın bir örneğidir. Ama, bugünkü duygu ve düşünce iklimini yansıtması bakımından yararlıdır. Yörede beklenen, devletin, kapsayıcı, içselleştirici, etnisiteler, inançlar ve sosyal kesitler arasında taraf tutmayan ve halkın/yörenin ihtiyaçlarına/özelliklerine duyarlı olmasıdır.
Sayfa 118 - Akademi Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Baskı, Mart 2008, İstanbulKitabı okudu
Etnik çatışmaların kısa sürede yerel olaylar olmaktan çıkıp, uluslararası anlaşmazlıklara dönüşmesi sık görülen bir olgudur. Eski Sovyetler Birliği ve eski Yugoslavya, dağıldıklarından sonra bu ülkelerin toprakları, etnik çatışmaların 'savaş alanı' olmuşlardır. Eski SSCB'ni oluşturan 23 ülkenin ortak sınırı vardı. Bugün, bunlardan yirmisi anlaşmazlık konusudur.
Sayfa 146 - Akademi Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Baskı, Mart 2008, İstanbulKitabı okudu
Reklam
Artık günümüzde etnik şiddetin, dünya düzeni açısından ikinci derecede bir tehdit olduğunu söylemek mümkün değildir. Nitekim, gerek AGİT (Avrupa Güvenlik ve İşbirliği Teşkilatı) gerek BAB (Batı Avrupa Birliği), gerekse NATO, tehdit algılamasında etnik çatışmaları, yani devlet-içi şiddeti, birinci derecede güvenlik riski olarak değerlendirmektedirler. Savunma anlayışlarını da bu eksene oturtmaya çalışmaktadırlar.
Sayfa 146 - Akademi Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Baskı, Mart 2008, İstanbulKitabı okudu
Bir başka olay da Bismil'de çalışan tütün işçileri. Kulp'lu oldukları için işten çıkarılıp, geri gönderiliyorlar. Söz konusu insanların tokken daha az zararlı ve radikal olabilecekleri düşünülmüyor!.. Yetkililerin pek önemsemedikleri bu konuda, yöre insanları şu soruyu soruyorlar: ''Avrupa'da sınırlar kalkarken, biz ülkemizde, kendi aramızda niçin yeni sınırlar yaratıyoruz?'' Acaba bu soruya verebilecek tek yanıt (şimdiye kadar olduğu gibi), ''yörede asayişsizlik var'' mı olmalı? Bu yanıt, sorunların çözümü için gerekli yaratıcılığı içinde barındırıyor mu?
Sayfa 122 - Akademi Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Baskı, Mart 2008, İstanbulKitabı okudu
Kültür, yapısı gereği karmaşık bir değerler, inanışlar, gelenekler ve davranışlar bütündür. Kültürel açıdan pek az homojen toplum vardır. Başka bir deyişle, toplumların pekn çoğu çok kültürlüdür. Hele imparatorluk mirasçısı toplumlar, kaçınılmaz olarak çok kültürlüdür. Böyle toplumlar,imparatorluklarını, yani diğer topluluklar üzerinde egemenliklerini yitirince iki seçenekle karşı karşıya kalmışlardır: Ya geride kalan etnik/kültürel kümeler, ayrışmışlar ve her biri 'kan bağını esas alan' bir ulus-devlet kurmak istemiştir. Ya da çok kültürlü, bu nedenle kurucu ögelerin hukuksal eşitliğine dayalı, demokratik, çoğulcu bir devlet modeli oluşmuştur.
Sayfa 84 - Akademi Kültür Sanat YayıncılıkKitabı okudu
"Devlet sahip çıkmadı" ithamı çok yanlış. Şu yaşa gelmiş öğrenmemişsiniz: Devlet sahip çıkmaz, sahip olur! #Deprem için attığı twittidir
Reklam
Neden devlet, demokratik ülkelerde olduğu gibi bir hizmet kurumu değildir de her şeyin üzerinde kaderimizi belirleyen bir hükümrandır? Sanırım bunun yanıtı tarihimizde ve ekonomik yapımızda yatmaktadır.
Baskı, alt-kimlikleri daha da pekiştiren bir işlev gördü.
Sayfa 110 - Akademi Kültür Sanat YayıncılıkKitabı okudu
Sorunlarını çözmekte zorlanan toplumlar, genellikle suçu "dış mihrakların" üzerine atarlar.
Şu anda bölgede, yaklaşık üç milyon insanın terör ekonomisinden beslendiği iddia ediliyor. Resmi makamlar, bu sayının abartmalı olduğunu söyleseler de, bir terör ekonomisi olduğu gerçeğinde hemfikirdirler. Çatışmaların yarattığı olağanüstü koşullarda, yasadışı girişimlerin denetlenip, önlenemediği açıktır. Ama bu boşlukta ortaya çıkan geniş çaplı kaçakçılık gruplarıyla, sayıları daha az da olsa bazı görevlilerin işbirliği yapmaları, yasadışı faaliyetlerin alanını genişlettiği gibi, onları tümüyle denetim dışına çıkartmaktadır.
Sayfa 129 - Akademi Kültür Sanat Yayıncılık, 1. Baskı, Mart 2008, İstanbulKitabı okudu
326 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.