Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Emin Karaca

Emin KaracaNazım Hikmet'in Aşkları yazarı
Yazar
Çevirmen
8.1/10
46 Kişi
250
Okunma
9
Beğeni
4.261
Görüntülenme

Emin Karaca

250 okunma, 9 beğeni - Emin Karaca kitapları, eserleri, Emin Karaca kimdir, öz geçmişi, Emin Karaca nereli gibi bilgiler, kitap incelemeleri ile yorumları, Emin Karaca sözleri ve alıntıları detaylı profili ile 1000Kitap'ta.

Hakkında

Emin Karaca (d. 1949) Tarihçi, yazar. Özellikle sol siyasi tarihe ait kitaplarıyla bilinir. 1949 yılında Denizli ilinin Acıpayam ilçesine bağlı Yatağan Kasabasında dünyaya gelen Emin Karaca ilkokulu doğduğu yerde, ortaokulu Aydın’da okudu. Aydın lisesinin ikinci sınıfındayken, sol kitaplar okuduğu gerekçesiyle okuldan uzaklaştırıldı. 1967’de İstanbul’a gelerek, Bab-i Ali’de amatör olarak gazeteciliğe başladı. Dr. Hikmet Kıvılcımlı’nın çevresinde oluşmuş devrimci grupla beraber oldu. 1970’lere girilirken Kavel Kablo Fabrikası’nda işçilik yapıyordu. 12 Mart 1971 Darbesi, kendisini Kavel’deyken buldu. Tutuklandı. THKP-C örgütüne bağlı İşçi Kesimi davasında sıkıyönetimde yargılandı. 1974 affıyla hapisten çıktı. Babıalide çalışmalarını sürdürdü. 12 Eylül döneminden sonra profesyonel gazeteciliğe başladı. 1980’lerin sonuna doğru, mesaisinin tümünü yazarlığa verdi. Şu an için yayımlanmış 13 adet kitabı bulunmakta. Türkiye Yazarlar Sendikası’nda iki dönem Genel Sekreterlik görevinde bulundu. Türkiye Gazeteciler Cemiyeti’nin üyesidir. Musa Anter Gazetecilik yarışmasında köşe yazısı, Türkiye Gazeteciler Cemiyeti Türkiye Gazetecilik Başarı ödüllerinden araştırma dalında mansiyon, yine aynı yarışmanın dizi – röportaj dalında başarı ödülleri kazandı. Halen yazar olarak çalışmalarını sürdürüyor.
Unvan:
Tarihçi,yazar
Doğum:
Acıpayam, Denizli, 1949

Okurlar

9 okur beğendi.
250 okur okudu.
7 okur okuyor.
98 okur okuyacak.
5 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Ben sensiz de yaşarım ama seninle bir başka yaşarım..
Reklam
Yüz yıl oldu yüzünü görmeyeli,  belini sarmayalı,  gözünün içinde durmayalı,  aklının aydınlığına sorular sormayalı,  dokunmayalı sıcaklığına karnının. Yüz yıldır bekliyor beni                      bir şehirde bir kadın. Aynı daldaydık, aynı daldaydık.  Aynı daldan düşüp ayrıldık.  Aramızda yüz yıllık zaman,                         yol yüz yıllık. Yüz yıldır alacakaranlıkta                     koşuyorum ardından. 
« "Ve günlerden bir gün, 1948'de, kuzenim Münevver, hapisaneye ziyaretime geldi. Bir güzellik girdi içeri. Üzerinde Fransız parfümlerinin kokusu... Bir taşra hapisanesinde bunun ne demek olduğunu tasavvur edebiliyor musunuz? Kendine güvenli şen şakrak bir kadın! Afalladım ve... anlıyorsunuz ne oldu. O sırada on yıldır hapisteydim artık... aşağı yukarı böyle bir şey... Dünya serbest bırakılmamı istiyor, tüm dostlar, hükümetin yelkenleri suya indireceğinden ve salıvereceğinden yüzde yüz eminler ve biz, Münevver'le birlikte yaşamaya karar verdik." Bundan sonra, yazacağı sevda şiirlerinin öznesi kadının adı artık, 'Münevver' olacaktı. Bu konuda bilinen ilk şiiri, '1944' tarihli 'Sen' di. ' Sen esirliğim ve hürriyetimsin, çıplak bir yaz gecesi gibi yanan etimsin, sen memleketimsin. Sen ela gözlerinde yeşil hareler, sen büyük, güzel ve muzaffer ve ulaşıldıkça ulaşılmaz olan hasretimsin...'»
Sayfa 52 - Cumhuriyet GazetesiKitabı okudu
« Yıllar önce hapishaneden yazdığı mektubunda, bir başka aşk anlayışını şöyle anlatacaktı Nâzım Hikmet: " (...) Mesela ben 45 yaşımı bitirdim. Ama her gün biraz daha aşık oluyorum. Karımdan, sanattan, tabiattan, insanlardan, idealizmden tut da kanaryama kadar her şeye dolu dizgin aşık oluyorum. Ve çok şükür aşığım. Bu aşk mistik manada filan değil. Her birine ayrı ayrı pratik tezahürleriyle faal bir aşk... Bana öyle geliyor ki, bir tek insana, yüz milyonlarca insana, her tek ağaca, bütün ormana, tek bir düşünceye, fikre, birçok düşünceye ve fikre aşık olmadan yaşamak, yaşamak değildir. "»
Sayfa 74 - Cumhuriyet GazetesiKitabı okudu
Nâzım Hikmet, Münevver Hanım'la aşklarının ikinci yılında yaşanan bu krizi şöyle ankatacaktı yıllar sonra: 'Kocasından ayrılacağına yemin etti, evli ve bir kız annesiydi. Kızını alacak, kocasını bırakıp gelecekti bana. Ve ansızın hükümet benim için af çıkarmaktan caydı... Ve Münevver bir pusula göndererek, kocasının bırakmasının imkansız olduğunu bildirdi. Kızıyla ilintili biçimsel bir neden ileri sürüyordu, o kadar... İşte gerçek bir darbe oldu benim için! Ondan nefret ediyordum o sırada. Ve açlık grevine başlayacağımı ilan ettim. Böylece öç almak istiyordum ondan. Korkunç bir ihanetti bu! Allah kahretsin! Greve başladım! Tüm dünyada siyasal amaçlı bir davranış olarak anlaşıldı bu. '»
Sayfa 57 - Cumhuriyet GazetesiKitabı okudu
Hürriyet Gazetesi Köşe Yazısı - Doğan Hızlan - 4.4.20
Cemal Süreya’yı özlüyoruz Kitabın ilk yazısı ‘Son Yudum Gibi Bir Ders’, Necati Tosuner’in: “Cemal Süreya demek ‘Üvercinka’ demektir. Onun ilk kitabı olan, 1958’de Yeditepe Yayınları’ndan çıkan ‘Üvercinka’, neredeyse daha ilk kitaptan Cemal Süreya’yı özetleyen çarpıcı bir yapıttır. Bu çarpıcılık büyük bir ilgi çekmiş ve ‘Üvercinka’ kısa sürede
Reklam
Dedeeemm
“Aslında Nazım (Hikmet), monogamdı. Birini severse - iyice severse- ona sadık kalmak isterdi. Sevemediği sıralarda da sevilecek birini daldan dala arardı. Bunu bilinçle mi, içgüdüsüyle mi, can sıkıntısıyla mı yapardı? Daha ziyade kadınların ayartma çabasına kurban gittiğini, tanıdığım kadınların sözlü ve yazılı itiraflarından öğrenmiş bulunuyorum.”
Emin Karaca
Emin Karaca
Kelebek misalidir aşk; anlamayana ömrü günlük, anlayana bir ömürlük.
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet'in Aşkları
Nazım Hikmet'in Aşkları

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
292 syf.
2/10 puan verdi
Yanlış Bilgiler
Gazeteci Emin Karaca bu eserde Büyük Ağrı İsyanına ışık tutmaya çalışmıştır. Kitabı yazdığı sırada halen hayatta olan bu isyanın canlı tanıklarına hiçbir şekilde yer vermemiştir. Tarihi gerçekleri bir kenara bırakarak bu olayı tamamen dönemin gazete haberlerine dayanarak yazmıştır. Bu kitapta birçok tarihi yanlış bulunmaktadır. Yakın tarihte isyanın yaşayan son tanıklarıyla yapılan röportajlarla çekilen belgeselde bu yanlışlar ve olmayan kişiler göz önüne serilmiştir. Özellikle bir gazetecinin bunları göz ardı etmesi yanlış bir tutum olmuş.
Ağrı Eteklerinde İsyan
Ağrı Eteklerinde İsyanEmin Karaca · Puslu Yayıncılık · 201310 okunma
165 syf.
·
Puan vermedi
Birinci bölümün ilk başlığı 'Bir Hikmet Kıvılcımlı Vardı' kısmında Kıvılcımlı'nın yaşamına yer verilmiş. 'Kıvılcımlı İçin Dediler ki' başlığı altında ise; Cemil Meriç, Hilmi Ziya Ülken, Vedat Türkali, Hulusi Dosdoğru, Kerim Korcan, Yusuf Kenan Karacanlar ve Mihri Belli'nin Kıvılcımlı hakkındaki yazıları aktarılmış. 'Edebiyat Yapıtlarında Hikmet Kıvılcımlı' isimli başlıkta Hikmet Kıvılcımlı'dan bahsedilen edebiyat eserlerinden örnekler verilmiş. Buradaki yazarlar ve kitapları sırayla; Vedat Türkali- Bir gün Tek Başına, Kemal Tahir- İki Röportaj 2-Cezaevi, Nazım Hikmet- Memleketimden İnsan Manzaraları (Mahkum Halil şiiri) Sonraki başlıkta Emin Karaca, Nazım Hikmet'in mektuplarında geçen Hikmet Kıvılcımlı ile ilgili kısımlara yer vermiş. Mektuplar Kemal Tahir'e hitaben yazılmış. Bu kısmın sonuna ise Kıvılcımlı'nın bir şiiri eklenmiş. İkinci bölümde, Kıvılcımlı'nın Edebiyat-ı Cedide eleştirisi üzerine' Her Ay' dergisinde yazdığı bölümler bulunuyor. Emin Karaca Kıvılcımlı'yı anlamak adına değerli bir çalışma ortaya çıkarmış. Herkese iyi okumalar.
Sosyalizm Yolunda İnadın ve Direncin Adı Kıvılcımlı
Sosyalizm Yolunda İnadın ve Direncin Adı KıvılcımlıEmin Karaca · Gelenek Yayınları · 20016 okunma
Reklam
272 syf.
·
Puan vermedi
·
3 günde okudu
Sıze
Nazım Hikmet Ran
Nazım Hikmet Ran
'i anlatacak degılim, biliyorum ki onun edebiyatı, şiirlerini yazılarını okumayan, adını duymayan yoktur diye düşünüyorum.. Kalemi bu kadar güçlü duygu yüklü adamın bide gönül sayfasını aralayalım mı? "yaşamında kadınların büyük ve önemli yerinin tanığı çocukluk ve gençlik arkadaşı Vala Nurettin, şu saptamayı yapıyor: "Aslında, Nazım monogamdı.. Birini severse -iyice severse- ona sadık kalmak isterdi. Sevemediği sıralarda da, sevilecek birini daldan dala arardı. Bunu bilinçle mi, içgüdüsüyle mi, can sıkıntısıyla mı yapardı? Daha ziyade kadınların ayartma çabasına kurban gittiğini, tanıdığım kadınların sözlü ve yazılı itiraflarından öğrenmiş bulunuyorum.
Nazım Hikmet'in Aşkları
Nazım Hikmet'in Aşkları
Sende, ben, imkansızlığı seviyorum, Fakat asla ümitsizliği değil... (S: 56) kıtabın ortası "Nazım Hikmet'in Aşkları" ünlü şairin Nüzhet, Piraye, Münevver, Vera ile evliliklerini, Dr. Lena, Semiha Berksoy, Doktor Galina ve diğer kadınlarla birlikteliklerini; öncesi, sonrası ve yaşanmışlıklarıyla, sevda yüklü dizelerle sarmalanmış olarak bir araya getiriyor. Ayrıca, Nazım Hikmet'in "dayı kızı" Münevver Hanım'la yaşadığı aşk yüzünden çıkan, Adnan Cemgil'in ve Yalçın Küçük'ün Emin Karaca ile polemikleri de kitapta yer alıyor., sona doğru.. Sizde onun gönül ikliminin rüzgarında savrulmk isterseniz.. Ben okurken bu kadar İnsanı bır gönle sığdırmak büyük bir özveri desem az mı olur bilemedim Okuyun okutun derim
Nazım Hikmet'in Aşkları
Nazım Hikmet'in AşklarıEmin Karaca · Gendaş Yayınları · 1999152 okunma