Esra Türkekul 1968’de İstanbul’da doğdu. Boğaziçi Üniversitesi Endüstri Mühendisliği bölümünü bitirdi ve o zamandan beri, mühendis olmak kimliğinin önemli bir parçası. On iki sene bankacılık ve finans dünyasında para odaklı çalıştıktan sonra “yeter” diyerek kendi kafasına göre takılmaya başladı. Sivil toplum kuruluşlarında çalıştı. Profesyonel turist rehberliği yaptı. İlkokuldan beri, ruhuna büyülü bir dünya ve aklına çözülecek bir bilmece sunan polisiye kitaplara hayranlık duydu.
Yazar 14 Şubat 2019 tarihinde vefat etmiştir.
Kitap çok yavaş akıyor. Aynı zamanda kadının iç bunalımları, kompleksleri bir yerden sonra can sıkıyor. Çok gereksiz, uzatılmış, hayatın içinden detaylar var. Özellikle sonunda, final sahnesinden önce reklam giren dizi hissi veriyor, uzatıyor da uzatıyor. Karakter gelişimi olarak başarılı, polisiye roman olarak okuyacaksanız, bence iyi bir polisiye değil. Çok fazla tesadüf var ve tahmin edilebilir. Yazarın ilk romanıymış, daha iyisi gelecektir.
Annesiyle yaşayan bir kadın rehber. ekibindeki turistlerden birinin öldürülmesi sonucu başına gelen esrarengiz olaylar naif bir dille konu edilmiş.
Anlatım akıcı, gizem kitap sonuna kadar kendini korusa da, kurgudaki küçük eksiklikler nedeniyle dünya gerilim kitapları arasında ortalamada yer alır bence.
Yine de sıkılmadan okuttu kendini. Hikaye bizden ve karakterin hicivli, esprili, objektif, iç dünyasını yansıtan düşünceleri, anlatımı guzellestiren detaylardan.
7 puan ️
Esra Türkekul'un 2. Kitabını da storytel sayesinde bitirdim. Açıkcası Kapalıçarşı Cinayetinden daha çok sevdim. Bernaya ve çılgınlıklarına alıştım. Ayrıca bu kitabı da daha sürükleyici ve bir tık daha polisiyeye yatkındı. Bernanın maceralarının devamı gelirse okurum/dinlerim. Keyifli zaman geçirmek isteyenlere tavsiye ederim.