Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Hans-Lukas Kieser

7.0/10
6 Kişi
26
Okunma
2
Beğeni
1.613
Görüntülenme

Hakkında

1957 Zürih doğumlu. Doktorasını Basel’de yaptı. Yeniçağ tarihi üzerine, özellikle Osmanlı tarihi ve Osmanlı-sonrası gelişmelere odaklaşan akademik çalışmalarını Zürih’te sürdürdü. Zürih ve Fribourg Üniversiteleri’nde modern tarih doçentidir. Kitapları: Kurdistan und Europa (Kürdistan ve Avrupa) 1997, Die armenische Frage und die Schweiz (Ermeni Sorunu ve İsviçre) 1999, Konstruktion nationaler Identität und der Umgang mit Geschichte: Balkan - Türkei - Zentralasien - Maghreb (Milli Kimliğin Kuruluşu ve Tarihi Ele Alma Biçimleri: Balkanlar - Türkiye - Orta Asya - Mağrib) 2001, Der Völkermord an den Armeniern und die Shoah (Ermeni Kırımı ve Şoah) 2002, Aspects of the Political Language in Turkey (Türkiye’de Siyasal Dilin Veçheleri) 2002, Vorkämpfer der “neuen Türkei”: Revolutionäre Bildungseliten am Genfersee 1868-1939 (“Yeni Türkiye”nin Öncüleri: Devrimci Tahsilli Elit Cenevre Gölü Kıyısında 1868-1939) 2005, Turkey - Towards Post-Nationalism? (Türkiye: Post-Milliyetçiliğe Doğru mu?) 2005.
Unvan:
İsviçreli tarihçi, yazar
Doğum:
Zürih, İsviçre, 1957

Okurlar

2 okur beğendi.
26 okur okudu.
2 okur okuyor.
49 okur okuyacak.
2 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Alman Monistenbund'un¹ bazı üyelerinin, Hıristiyanlığı "Şark dini" ve modern Alman ulusal gelişimini engelleyici bir "yabancı ürünü" olarak tasvir etmeleri gibi, Jön Türkler de kendilerini Avrupa karşısında geriye götürüyormuş gibi görünen ve bir Arap ürünü sayarak, giderek daha fazla küçümsedikleri İslâm'a ve Kuran'a yabancılaşmışlardı. Haeckel'in, dinsel illüzyonlar üzerine kurulmuş evrenselci (Batı) uygarlığının, modern monist doğa görüşüyle aşılması gerektiği önermesini, büyük bir istekle kendi durumlarına uyarlamışlardı. Büchner'in Kraft und Stoffuyla birlikte "modern materyalizmin incil'i" (Karl Barth) sayılan, Haeckel'in Die Welträthsel'i Jön Türklerin yön arayışında belirleyici bir etkiye sahip olmuştu." İT'nin genç askeri hekimleri, siyasi ihtiraslarını gerçekleştirirken çağa uygun başarılı prensiplerden yola çıkabilmek için monoteist evrenselcilikten biyolojist monizme, aynı zamanda pragmatist nitelik de taşıyan bir dönüş yapıyorlardı. Ancak tüm biyolojist etkilere rağmen, yüreklerinde insan bireyselliğinin "hayatta kalma savaşı", "ulus" ve "ilericilik" sunağında kurban edilmemesi gerektiği endişesini taşıyan Prens Sabahaddin, Abdullah Cevdet gibi başka "Jön Türkler" de vardı.
Sayfa 40 - iletişim / ¹monistik-materyalist bir din geliştirmeyi amaçlayan hür düşünceliler derneği. E. Haeckel kurmuştur.Kitabı okudu
Sultan Abdülhamit Han'ın yönetimi altındaki Osmanlı, yüzyıl dönümü İslâmî bir restorasyona benziyordu. Ancak tahsilli genç elit için İslâm geleneğinin evrensel çerçevesi bir daha geri gelmeyecek şekilde parçalanmıştı. Cevdet, ateist olmuştu. Batı'dan alınan kültürel referanslarla yeniden tasarlanan evrensellik kırılgandı ve Ali Suavi'nin tespit etmiş olduğu üzere, bizzat Batı'nın kendi tutumu nedeniyle şüpheli duruma düşmüştü. Meçhul bir gelecekten ve Batı ile Doğu arasındaki parçalanmışlık hissinden duyulan korku her yerdeydi. "Yaşama ıstırabı" kavramı burada Jön Türk kuşağının tüm karamsar duygusallığa ve modernlik karşısında yönünü kaybetmişliğe rağmen evrensellik için verdiği mücadele anlamına gelir, bilhassa "aydınlanmacı" Osmanlı reformlarının (Tanzimat) boşa çıkmasından duyulan hayal kırıklığını ve kendi siyasi düzenlerinin yetersizliğinden duyulan ümitsizliği ifade eder.
Sayfa 175 - İletişim / Yüzyılın Dönümü'nün Yaşama Istırabından, Türklüğe İnancaKitabı okudu
Reklam
(Lozan)Heyeti, Ankara'dan ayrılırken öncelikle, Küçük Asya'daki toprakları içerecek bir Ermeni yurdunun tesis edilmesine ne pahasına olursa olsun karşı çıkma talimatı almıştı. Farklı halk gruplarıyla ilgilenen alt komisyonlardaki görüşmeleri Dr. Rıza Nur yürütüyordu. 6 Ocak günü İngiliz heyeti Ermeni mülteciler için güvenli bir yurt talebinde bulununca, Nur öfkeyle salonu terk etti. Özel notlarında "vatanımızda başka ırkta, başka dilde, başka dinde adam bırakmamak en esaslı, en adil, en hayati iştir" diye yazıyordu. Küçük Asya'daki Kürt, Ermeni ve Rum azınlıkla ilgili olarak yapılan görüşmelere dair, "bu ecnebî unsurun bir bela ve mikrop" olduğuna ve Kürtlerin "devamlı bir temsil planı üzere ayrı dil ve ırklıktan tecrit edilmeleri" zorunluluğuna işaret eden notlar düşüyordu.¹
Sayfa 168 - İletişim / ¹1 Nur, Hayat, cilt 2, s.260.Kitabı okudu
Batı Medeniyeti
"Bir zehir sizin medeniyetiniz, ama uyandıran ve uyutmayan, bir daha uyumak istetmeyen bir zehir. Gözlerinizi kapadığınızda, bunun ölmek için olduğunu hissediyorsunuz"¹ diye yazıyordu Enver devamla.
Sayfa 183 - İletişim / ¹ Enver, Mektuplar, s. 188.Kitabı okudu
Kültürel açıdan yüzü Batı'ya dönük olan Abdullah Cevdet, Temmuz 1908 Jön Türk Devrimi'nden kısa bir süre önce şöyle yazıyordu: "Millet! Gözünü aç! Senin en büyük düşmanın bizzat kendin, ikinci düşmanın II. Abdülhamit, gizli düşmanın da Almanya, Alman devletidir!"¹ Jön Türklerin çoğunluğunun aksine, o, Abdülhamit'i en önemli ve tek düşman olarak görmüyor, aksine millet adına hareket edenlerden kaynaklanan tehlikeyi fark edebiliyordu. IT kurucusu Cevdet birkaç yıl sonra IT'yi en sert eleştirenlerden biri oldu; ölümle tehdit edildiği için yayıncılık faaliyetlerine son verdi. IT 1913 yılında tek parti diktatörlüğünü kurdu ve yönünü Abdülhamit'in yaptığından çok daha fazla Almanya'ya çevirdi. Neredeyse tüm IT üyelerinden farklı olarak Cevdet, Birinci Dünya Savaşı sonrasında liberallere yaklaştı ve Kürt özerkliğinin propagandasını yapmaya başladı.
Sayfa 59 - iletişim / ¹içtihad, Nr. 7, Mayıs 1908, s. 254, alıntı Hanioğlu, Düşünür, s.231.Kitabı okudu
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
480 syf.
·
Puan vermedi
·
7 günde okudu
Tarih Kitabı Olarak Düşünülmemesi Gereken, Gri Propaganda Metni
Neden başlığı bu şekilde yazdık diye merakla incelemeyi okumaya başlamış olan sizlere başlangıç olarak şu bilgiyi verelim. Kitap tarihi olayları, kendi hezeyanları ile harmanlayarak asıl amacını okuyucuya telkin etmeyi amaçlıyor. Kitabı okumaya başladığımızda çok farklı bir bakış açısından yazıldığı izlenimini versede ilerleyen sayfalarda, Lozan
Demokrasi Öldüğünde Kalıcı Lozan Barışı !
Demokrasi Öldüğünde Kalıcı Lozan Barışı !Hans-Lukas Kieser · Fol Kitap · 20232 okunma
408 syf.
5/10 puan verdi
·
621 günde okudu
Yanlı ve Düşmanca
Kitapta, Talât Paşa’nın, Mustafa Kemal’le birlikte modern Türkiye’nin kurucusu olduğu, tezi işleniyor. Yazar şu belirlemeyi yapıyor: “Günümüzün Türkiye Cumhuriyeti, 1913 ila 1938 yılları arasında kuruldu ve eğer çok karmaşık bu süreci iki egemen kişiliğe indirgeyecek olursak, Cumhuriyet, Talât ve Atatürk’ün bizlere mirası. İkili 1919-21 yılları arasında temelde işbirliği yaptı.” Bu açıklama Talât Paşa’nın gerçek değerini belirtiyor gibi görünse de yazarın gerçek amacı Atatürk’ü, Talât Paşa’yla birlikte suçlamaktır. Talât Paşa’ya yapılan saldırının gerçek hedefi Atatürk’tür. Yazar zaten bunu çok fazla da gizlemiyor. Ama yer yer Talat Paşa'nın dürüstlüğü, kişisel özellikleri hakkında doğru tespitler de yapılmış. Psikolojik savaş ürünü olan kitabın çevirmeni de ilginç bir isim: Ayten Alkan. Alkan, Ermeni soykırımı yalanını savunan, ülkemizin terörle mücadelesine karşı çıkan yazılar kaleme alan bir yazar... Hani Hacı hacıyı Mekke'de, hoca hocayı tekkede, it iti Dakka'da bulur derler ya; Hans-Lukas Kieser, Ayten Alkan ve İletişim iyi buluşmuşlar... Bu Kitaptan sonra Mutlaka Hüseyin Cahit Yalçın tarafından kaleme alınan Talat Paşa Kitabı okunmalı... Bu Konuda yazacak çok şey var.. Ama Fevziye Özberk Konuyu o kadar güzel anlatmış ki: odatv4.com/analiz/talat-pa...
Talat Paşa
Talat PaşaHans-Lukas Kieser · İletişim Yayınları · 20216 okunma
864 syf.
7/10 puan verdi
Kitap bir misyonerin gözüyle yazılmış( içinde yaşadığı topluma ve döneme ışık tutmaya çalışan) olduğu için tabiki tartışmalı olarak görülüyor. Ancak okurken büyük keyif aldım.O döneme ve yaşadığımız topraklara farklı bakmamıza faydalı olacak bir kitap. Bu kitabı okuyup farklı kaynakları da araştırıp daha gerçekçi bilgiler edinilebilir.
Iskalanmış Barış / Doğu Vilayetlerinde Misyonerlik, Etnik Kimlik Ve Devlet 1839-1938
Iskalanmış Barış / Doğu Vilayetlerinde Misyonerlik, Etnik Kimlik Ve Devlet 1839-1938Hans-Lukas Kieser · İletişim Yayınları · 201314 okunma