İdris Bostan Sözleri ve Alıntıları
İdris Bostan sözleri ve alıntılarını, İdris Bostan kitap alıntılarını, İdris Bostan en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Osmanlılar, bir göl haline getirdikleri ve yabancı gemilere kapattıkları Karadeniz'in tamamını kendi karasuları sayıyordu. Nitekim 17. yüzyılın sonlarında Karlofça (1699) vesilesiyle başlayan müzakerelerde Rusya'nın Karadeniz'de ticaret yapabilme isteğine, Sultan II.Mustafa'nın cevap olarak hazırlattığı 28 Haziran 1703 tarihli name-i hümayunda "Karadeniz bil-külliye kabza-i tasarruf-ı hüsrevahanemizde olup kimesnenin alakası olmamağla ahidname-i hümayunumuz muktezasınca ahardan bir kayığın Karadeniz'e çıkmasına mesağ yoktur" denilmiştir...
Sayfa 303 - Küre YayınlarıKitabı okudu
Bir deniz imparatorluğu olarak Karadeniz ve Akdeniz'de hakimiyet kuran, Kızıldeniz ve Basra Körfezi bağlantısı ile Hint Okyanusu'na açılan ve bilhassa 16. yüzyılda denizlerde süper güç olma özelliği kazanan Osmanlıların deniz tarihine ilişkin bilgilerin yetersizliği kadar, deniz tarihi araştırmalarına ışık tutabilecek malzeme gruplarının henüz bi-hakkın incelenmemiş olması da büyük bir eksikliktir...
Sayfa 326 - Küre YayınlarıKitabı okudu
Osmanlı devlet donanmasının güçlü bir şekilde Akdeniz’de görülmeye başlamasıyla korsan gemileri devlet donanmasına iltihak ederek güçlerini birleştirmişlerdir. Osmanlı donanmasının sefere çıktığı senelerde donanmanın emrinde ye maiyetinde hareket eden korsan gemileri diğer zamanlarda bağımsız hareketlerini sürdürmüşlerdir.
Gemilerin karadan yürütülmesi
Şehrin kuşatılması sırasında donanmaya ait gemilerden bir kısmının karadan yürütülerek Haliç' e indirilmesi ve bu uygulamanın daha sonra 1456'da Belgrad ve 1470'de Eğriboz kuşatmalarında da tatbik edilmesi, üzerinde yüzlerce yıl konuşulan önemli bir taktik olarak tarihe geçmiştir.
Avrupalı devletlerin karasuları için öngördüğü mesafeler, sahilden bir topun koruyabileceği uzaklık veya sabitlenmiş bir mesafe idi. Bu yaklaşım 18. yüzyılın son çeyreğine kadar devam etti. 1782'de Galiani karasuları mesafesinin 3 mil olarak kabul edilmesini teklif ettiğinde bu görüş hiçbir itiraz görmeden süratle benimsendi...
Sayfa 298 - Küre YayınlarıKitabı okudu
Tersane kelimesi, Arapça "dârü's-sınâ'a" kelimesinden gelmektedir.
Tarihte hiçbir deniz vasıtası kadırgalar kadar uzun ömürlü olmamıştır. Eski Yunan, Roma, Bizans ve diğer Akdeniz devletleri ile Osmanlılar bu gemi modelini kullanmışlar.
Piyale Paşa'nın Cerbe Zaferi...
Braudel'e göre Cerbe zaferi ile, İslamiyet Orta Akdeniz için girişilen savaşı kazanmıştır. Türk egemenliğinin çok fazla tehdit altında olduğu Trablus artık hiçbir zaman olmadığı kadar iyi tutulmaktadır. Hristiyanlık endişe içindedir..
Sayfa 253 - Küre YayınlarıKitabı okudu
Osmanlı donanmasını teşkil eden gemiler, kürekli ve yelkenli olarak iki gruba ayrılıyordu. Kürek ve yelkenle yürüyen gemilere çekdiri, çekdirir veya çekdirme, yalnız yelkenle yürüyen gemilere ise, yelkenli veya kalyon sınıfı gemiler deniliyordu.
Barbaros
Yabancı gözlemcilerin ifadesiyle, Fransa ve İspanya kralları onu kendi taraflarına çekebilmek için teşebbüslerde bulunmuşlar, Barbaros ise Osmanlı hizmetine girmeyi Cezayir sultanı olmaya tercih etmiştir.
Sayfa 31Kitabı okudu
Teslim teklifi karşısında Abdülgani Bey, Osmanlı askerinin cephanesi bitmeden ve kasaturaları kırılmadan teslim olmayacağını bildirdi ve askere savaş hazırlıkları için emir verdi.
Sayfa 33Kitabı okudu
1527-1528 senelerinde Osmanlı İmparatorluğunda Rumeli, Anadolu, Karaman, Rum, Mısır, Şam ve Diyarbekir olmak üzere yedi eyalet bulunuyordu...
Sayfa 107 - Küre YayınlarıKitabı okudu
Osmanlı donanmasının İtalya seferine çıktığı 1480 senesinde bir başka donanma da Mesih paşa kumandasında Rodos üzerine gönderildiyse de kuşatma başarılı olamadı. Bununla beraber aynı sene içinde iki önemli deniz seferinin düzenlenebilmiş olması, Osmanlı deniz beyliğinin deniz gücünü arttırarak artık bir deniz imparatorluğu olma yolunda ilerlediğini gösteriyordu...
Sayfa 40 - Küre YayınlarıKitabı okudu
Osmanlı denizciliğinin ilk dönemleri...
İlk dönem Marmara sahillerine ulaşma ve denizci beyliklerle temasla başlayan denizlerle tanışma, ikinci dönem Yıldırım Bayrzid'in Gelibolu'yu donanma üssü ve tersane olarak teşkil etmesi ve Venedik'lr rekabet çabaları, üçüncü dönem ise Fatih Sultan Mehmed'in İstanbul'u fethederek Karadeniz ve Akdeniz'e açılarak Osmanlı deniz imparatorluğunun temellerini atması...
Sayfa 29 - Küre YayınlarıKitabı okudu
Osmanlı İtalya'da
Gedik Ahmed Paşa kumandasında 1480' de İtalya'nın Pulya sahillerine gelen Osmanlı donanması, Napoli Krallığı'na bağlı olan Otranto Limanı'na demirlemiş ve karaya asker çıkartarak Otranto ve civarını fethetmiştir. Esasen İtalya fütuhatını devam ettirme niyetinde olan Gedik Ahmed Paşa, Fatih'in ölümü üzerine geri çağrılınca bir seneden fazla Osmanlı idaresinde kalan Otranto, yeniden Napoli Krallığı'nın eline geçmiştir.