Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

İlhan Mimaroğlu

İlhan MimaroğluMüzik Tarihi yazarı
Yazar
7.6/10
22 Kişi
87
Okunma
6
Beğeni
2.200
Görüntülenme

En Yeni İlhan Mimaroğlu Sözleri ve Alıntıları

En Yeni İlhan Mimaroğlu sözleri ve alıntılarını, en yeni İlhan Mimaroğlu kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"... dünya hiç kimseye geçim borçlu değildir,ama herkese geçim fırsatı borçludur." Ne doğru! Tıpkı ,hiç kimseye kazanç borçlu olmayan ama herkese kazanma fırsatı sunan bir kumarhane gibi.
Sayfa 80 - Yapı Kredi yayınlarıKitabı okudu
Bazı caz müzisyenlerinin swing'i nasıl tarif etmiş olduklarını görelim. Wingy Manone: "Aynı tempoda çaldığınız halde, bir tempo hızlanışı hissetmek." Frankie Froeba: "Gevşeme duygusu veren hafif ve muntazam tempo." Caz uzmanları Marshall Stearns ve John Hammond ile Benny Goodman'ın ortak tarifi: "Bir orkestra, toplu doğaçlamayı (improvisation collective) ritmik bakımdan yekpare kılmış olduğu takdirde, swing'le çalmış olur." Ozzie Nelson: "Müziğiyle dansedilebilen bir orkestranın verdiği belirsiz bir şey. Bence bu, ritim çalgılarının diğer çalgılarla birleşerek yarattığı, dinleyiciye dansetme arzusu veren, atak sağlamlığı ve bağıdır." Chick Webb: "Bir kızı sevmek, onunla kavga etmek, sonra onu tekrar görmek gibidir."
Reklam
Sokrates "müzik kurallarındaki değişiklik toplumu yöneten kuralların değişmesine bağlıdır" demişti. Romantizm, bu görüşü doğru çıkarmakta dır. Bastille'in düşmesi, 14 Temmuz 1789 günü, dünya tarihinde bir dö nüm noktası olduğu gibi, müzik tarihinde de yeni bir çağın başlangıcı sayı labilir. Beethoven, değişmekte olan bir dünyada doğmuştur. Fransız ve Amerikan devrimleri, sonra da Napoléon'un egemenlik kurduğu bir Avrupa'nın duygu ve düşünce iklimi, Beethoven'in müziğini büyük ölçüde etki lemiştir.
Sayfa 79 - Varlık, 3. baskıKitabı okudu
Hofmannstahl'a göre "Mozart, ger çek büyüklüğe ulaşamamıştır; çünkü üzüntü anlatamaz..."
Sayfa 71 - Varlık, 3. baskıKitabı okudu
"din, kurucusuna ne borçluysa, müzik de Bach'a onu borçludur" Schumann
Sayfa 54 - Varlık, 3. baskıKitabı okudu
Floransa'da Kont Giovanni Bardi'nin evinde toplanan besteciler, şair ler ve şarkıcılar grubunun (bu gruba Camerata denir), eski Yunan tiyatro sunu örnek alarak bir müzik-tiyatro türü ortaya çıkarmalarında İtalyan Re naissance'ının etkisi görülmektedir.
Sayfa 33 - Varlık, 3. baskıKitabı okudu
Reklam
Halk mü ziğiyle kilise müziğinin hoş görülmeyen birleşmesi, Papa Gregor'u (M.S. 540-604) iyiden iyiye kaygılandırdı. Bu kaygı Gregor'u, bütün Hıristiyan dünyasının kiliselerinde yapılacak törenleri birleştirme işine girişmeye gö türdü. Kilisenin tek sesli tören melodileri o günden bugüne, Roma Papa sı'nın adını taşır ve Gregor Melodileri, ya da saf şarkı (chant grégorien, can tus planus) diye tanınır. Gregor, Roma'da "Schola Cantorum"u geliştirdi; Hıristiyan dünyasının dört bucağına, tören müziğini birleştirme işini gör sünler diye, şarkıcılar ve öğreticiler gönderdi; notalamada "neuma"lardan faydalanılmasını sağladı. Papa Gregor'un birleştirme ve sınırlandırma çaba ları, kilise müziğinde bilimsel çalışmalara yol açtı. Frankların kralı Charle magne, Gregor'un "tek bir müzik yoluyla tek bir kilise" inancına katılmıştı. Onun egemenliği süresinde, Frankların ülkesinde müzik çalışmaları ilerle di. Alcuin (725-804) ses dizilerini "kilise makamları" durumunda düzenle di. Hucbald (840-930) günün müziğinin durumunu anlatan De Harmonica Institutione adlı kitabını yazdı.
Sayfa 21 - Varlık, 3. baskıKitabı okudu
Yahudi müziğine gelince, tapınak müziği Levit denen müzikçilerin elindeydi. Süleyman çağında tapınak törenlerinde, hasasra adı verilen bir türlü trompet, magrefa adını taşıyan bir türlü org ve zilçal adlı bugünün or kestra ziline benzeyen bir vurma çalgısı başlıca çalgılar arasındaydı. Bunla rin yanında Yahudilerin, Mısır'la, eski Yunan'la ve türlü Asya ülkeleriyle ortak çalgıları vardı: Nevel (büyük arp), kinnor (bir türlü kitara), halil (bir türlü zurna) vb. Bugüne kalmış tek Yahudi çalgısı, şofar adı verilen koç boynuzudur.
Sayfa 18 - Varlık, 3. baskıKitabı okudu
Grek müziğinin "altın çağı" diye anılan Homeros çağında bu çalgılar kahramanlık şiirlerine eşlik için kullanılırdı. Grek müziğinin, batının sanat müziğinin ses düzenini etkileyen en önemli ögesi, ses dizileri olmuştur. Telli çalgıların, kitara ve lirin ses dizile ri, Dorya, Lidya, Frigya vs. gibi Grek ülkelerinin aracılığıyla Hıristiyan mü ziğine ulaşmış, böylece orta çağlarda Grek dizileri üzerine yapılan kuram sal çalışmalarla "kilise dizileri" (yahut "makamları") ortaya çıkmış, sonra da bugün bile kullanılmakta olan majör ve minör diziler kesinleşmiştir.
Sayfa 17 - Varlık, 3. baskıKitabı okudu
Hint müziğinde başlıca ortam, doğaçtan çalışı yönelten ses dizileri, raga'lardır. Raga'ların, müslüman müziğindeki makamlarla birçok ortak türlü mev yanları vardır. Raga kelimesi, "renk, duygu, ruh durumu" anlamlarına ge lir. Hint müziğinde 132 tane raga vardır ve bunların her biri ya türlü mevsimlerde, ya da günün ayrı saatlerinde müzik yapmak için elverişli sayılmıştır. Kimi raga tanrıya tapma zamanı olan sabah saatleri için uygundur; ki mi de eğlenme zamanı olan akşam saatleri için...
Sayfa 15 - Varlık, 3. baskıKitabı okudu
Reklam
saraylarda müziğe yer verildiğidir. Çin toplumunda müziğin ne katta bir yeri olduğunu Confucius'un (M.Ö. 551-478) müziğin toplumdaki önemine değinen sözleri anlatıyor. Confucius, müziğin toplum yaşayışındaki önemi ne, müziği toplumsal eğitimin en uygun aracı gören Eflâtun'dan (M.Ö. 400 sıraları) önce dokunmuştu. Sanıldığına göre, bu görüşünde Eflâtun, Confucius'un etkisindedir.
Sayfa 13 - Varlık, 3. baskıKitabı okudu
RADYO VE MÜZİK Plak ve radyo da, müzik sanatım yığınlara ulaştıran bir araçtır. Hem plak, hem de radyo basılmış notanın tersine, müziği, kâğıt üstündeki birtakım biçimler ve yazılarla değil, gerçek nitelikleriyle ses durumunda yoğaltı­ cıya sunmaktadır. Bu bakıma her iki ortam, basımcılığın gelişmesi edebiyat için ne denli yararlı olmuşsa müziğe öylesine yararlı olmuşlardır.
Sayfa 218Kitabı okudu
Ses yazma başarısını ilk gösteren bulucu Thomas Edison 1877 yılında kalay kâğıdı üzerine ses titreşimlerini yazmıştı. Daha önce bu yolda Leon Scott ve Charles Cros, genellikle kuramsal alanda kalan çalışmalar yapmış­ lardı. Edison’un buluşu Alexander Graham Bell’i ve Charles Sumner Tabileri etkiledi. Bell ve Tainter, bugünküler gibi düz plaklar üstüne değil, fakat silindirler üstüne ses yazma yöntemini geliştirdiler. Bu iki araştırıcı hem de, kalay kâğıdı yerine balmumundan yapılmış yüzeylere ses geçirdiler.
FONOGRAF VE PLAK YAPIM I "Ses yazma" anlamına gelen "fonograf terimi (İngilizler genellikle gramophone kelimesini kullanırlar, fakat bu kelimenin yanlış türemiş bir kelime olduğunu da öne sürerler) ses yazan ve okuyan gereçler için kullanılır. Bugün fonograf kelimesi, genellikle yirmi beş ya da otuz santim çapındaki plakların sesini veren gereçleri anlatır
Sayfa 215Kitabı okudu
41 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.