Sorunlarının büyük bir kısmının önyargıdan geçtiğini söylesem ne dersin..? Dur söyleme, ben sana söyleyeyim: Olmaz öyle şey dersin yine önyargılı bir yaklaşımla..
Kimileri için sadece bir detay hepsi, kimileri için de hepsinin bir anlamı var.
Yolların kesişmesiyle yolların kesişmemesinin aynı düzene ait olduğunu anladığında insan, belki o zaman biraz daha rahatlayacak.
Sevindiği şeylerle üzüldüğü şeylerin zamanla oluştuğunu ve zamanla kaybolduğunu anladığında insan, belki sahiplenmekten uzaklaşacak.
Son şeklini alana kadar hayat, ayrıntıların hep önemi olacak.
Yapraktan farklı olarak parmak izi çoktan belli olsa da insanın, o izi nerede nasıl bıraktığı yanına kalacak.
Büyük gözüken olaylarda da, küçük gözüken detaylarda da…
Açık Ruh Ameliyatı amatör aforizmalar ve klasikleşmiş doktor özgüveni ile çok şey söyleyen fakat gerçekten bir şey söylemeyen felsefemsi klişelerle geçti kitap.
Kitabı okumadan önce :
Bu kez farklı bir şekilde, kitabı okuduktan sonra değil başlarken bir yorum yapmak istiyorum. Zira hediye gelen bu kitabı okumak için çok hevesliyken bir anda hevesimi azaltan kısımlar gerçekleşti. Birincisi, kitap yazarlarının ünvanlarını kitaba eklemeleri çok saçma geliyor (eğer böyle bir zorunlulukları yoksa!). Hadi profesörleri anlarım, teknik bir konuda yazarsın da kişisel gelişim kitabında ne diye Dr. diye not düşüyorsun, ayrıca merak ettim baktım, sadece 1 sene doktorluk yapmış yazarımız. Onun dışında özel sektörde çalışıyor. Medikal satış müdürlüğü vs. Umarım bu egosal durumu da ameliyat etmiştir kitabında. Ön yargılarla başlıyorum, işi çok zor bu kitabın, eğer güzel puanlarla çıkabilirse gerçekten seveceğim İzzet Memi'yi. Bakalım..
Kitabı okuduktan /okumaya çalıştıktan sonra :
Çok kötü. Önyargı ile mi yazıyorum bilemiyorum ama cidden çok kötü. Bayağı cümleler, Ahmet Batman tarzı saçma sapan sözler silsilesi. Şu kelime oyunlarını yapamıyorsanız yapmayın arkadaş ya! Örnek yazıyorum, okuyun sonra ne denli kötü bir edebi yazarı, ne kadar kötü bir kişisel gelişim yazarı olduğunu anlayın diye.
"Sana, al beni, dedim,
Sen sanal buldun,
Sana ver beni, dedim,
sen sanıverdin,
Sana, beni al dedim
Sen banal buldun.
offf devam edemeyeceğim yazarken bile sinir oldum.
Neyse altını çizdiğim yine de 3 cümle var onları da verip kapatıyorum eleştiriyi. Notum maalesef sıfıra yakın Sayın Memi..
Kitapta bazı organların içerisinde gezinti yapılmakta bu gezinti sırasındaysa her yerde farklı dosyalar açılmakta. Yargılar, korkular, kuşku, kıyaslama, ego gibi hepimizde var olan kavramlar. Bizi kendimizle tanıştırıyor, gösteriyor. Zaten kitapta da bu durum çok güzel bir söylemle özetlenmiş
'Nasıl bir ameliyata kalkışmışım, Ne kadar zor bir şeymiş insanın kendisiyle yüzleşmesi'
Kitabı daha okuyan yokmuş umarım okuyan sayısı bu yorumdan sonra artar çünkü gerçekten güzel farklı yazılmış bir kitap.