Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

M. Tınaz Titiz

M. Tınaz TitizOkulda Yeni Eğitim yazarı
Yazar
8.3/10
7 Kişi
38
Okunma
1
Beğeni
2.087
Görüntülenme

M. Tınaz Titiz Gönderileri

M. Tınaz Titiz kitaplarını, M. Tınaz Titiz sözleri ve alıntılarını, M. Tınaz Titiz yazarlarını, M. Tınaz Titiz yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Öğretmenlerin çok büyük çoğunluğunun kopya çekmeye karşı uyguladıkları önlem(!), bu tür hırsızlığın okul dışına çıkmasına ve ömür boyu sürecek bir kalıcı davranışın yerleştirilmesine yol açmaktadır. Okulun bir amacının da kalıcı davranışlar edinmek olduğu hatırlanırsa bu başarının (!) eğri bir davranışı kazandırmak yerine doğru bir davranış kazadırmakta niçin gösterilemediğinin acı acı düşünülmesi gerektiği ortaya çıkacaktır. Kopyaya engel olmak için öğretmenlerin %99'unun kullandığı yöntem, sınavlarda "gözetim yapılması"dır. "Sınavda kopya almak ve vermek hırsızlıktır ve sizler bu hırsızlığı yapmayacak düzeyde onur sahibi çocuklarsınız. Yarınlarda sizlere bu ülkenin birçok imkanın hiçbir gözetim olmaksızın, yalnızca onurlarınıza güvenerek teslim edeceğiz. Bu nedenle şimdi sizi sorularınızla baş başa bırakıyorum. Sizlere güveniyorum ve güvenimi kötüye kullanmayacağınıza inanıyorum. Hepinize şimdiden teşekkür ediyorum, hepinizi böyle bir hırsızlığa tenezzül etmediğiniz için kutluyorum ve hepinize başarılar diliyorum!" demek yerine; "Sizler güvenilmez çocuklarsınız, aynı zamanda da uzun vadeli çıkarlarınızı düşünmeyecek kadar akılsızsınız. Sizleri kendi başınıza bıraksak hepiniz ya kopya alır ya da verirsiniz. Çünkü sizler potansiyel hırsızlarsınız. Ama ben buna izin vermeyeceğim. Şimdilik hırsızlık yapmanıza izin yok, ama ileride gözetim olmadığında, onurunuza teslim edilecek imkanları çalabilirsiniz!" mesajını çocukların gözlerinin içine baka baka veririz.
Sayfa 294Kitabı okudu
YAYGIN HIRSIZLIĞIN NEDENİ!
Toplumumuzda en yaygın eğrilik türü nedir? Hiç kuşku edilmesin hırsızlıktır. Hırsızlık, "kendine ait olmayan bir şeyin, sahibinin rızası olmadan alınması" biçiminde tanımlanabilir. Bu olguya ikinci bir boyut eklenir ve bu tanımda kullanılan "alma" eyleminin nasıl olduğu tanımlanırsa, hırsızlık türleri epey zenginleşmiş olur. Örneğin alma eylemi, gerçekleşmeyecek bir vaat yoluyla yerine getirilebilir (genç kızların evlenme vaadiyle kandırılması), zor kullanarak yapılabilir (gasp), dikkatsizlikten (yankesicilik) veya akılsızlıktan yararlanarak (Titan) gerçekleştirilebilir. Bu liste uzatılarak, laf uzatmanın, sorulan bir soruya başka bir yanıt vermenin, trafikte önündekinin yolunu kesenin, üst katta gürültü yaparak istirahat özgürlüğünü almanın, sınıfta gürültü yaparak başkalarının öğrenme özgürlüklerini almanın, hepsinin aynı tanıma girdiği görülebilir.
Sayfa 293Kitabı okudu
Reklam
ÇOCUK VE GENÇLERİN İLGİ ALANLARI
Öğrenci Merkezli Eğitim yaklaşımının temeli denilebilecek ilke şöyle özetlenebilir: "Ancak kişinin ihtiyaç duydukları öğrenebilir. Bunun dışındakiler ancak koşullandırmayla belleğe kaydedilebilir. Bu ise bir çeşit zihinsel travmadır!"
Sayfa 121Kitabı okudu
Hem tanı hem çözüm yetersizliği!
Eğer çoğu sorunlarımız çözülemiyorsa, bunun çeşitli nedenleri olabilir. Ama bunlardan birisinin, sorunlara yaklaşım biçimimizdeki yetersizlik olduğu da bilinmelidir. Bu yetersizlik, sorunların hem tanılama (teşhis) hem de giderilme aşamaları için geçerlidir. Tanılama evresindeki en önemli yetmezlik, problemin ortaya çıkış neden(ler)i yani kaynakları ile, sorunun yarattığı sıkıntı (lar)ı (görüntüler) birbirine karıştırmaktır. Sorunun giderilmesi evresindeki yetersizlik ise, bir önceki yetersizlikle doğrudan bağlantılıdır. Sorun, sıkıntı yaratan durum olarak algılandığına göre çözüm de sıkıntıların giderilmesidir. Sorun, semptom(görüntü) olarak algılandığına göre, görüntünün ortadan kaldırılmasının amaç olarak ele alınmasını doğal karşılamak gerekir.
Zıtların ayrılmazlığı: Yeni paradigma
"Laiklik" ve "inanç" kavramlarını zıt olarak anlamaktan vazgeçip, "laiklik ve inancın ayrılmazlığı"nı net olarak ortaya koymadıkça, her iki "taraf"ın yobazlarının çevresinin geniş kitlelerce dolması önlenemez. Bu durumda ise çatışma kaçınılmazdır. Zıtların bütünlüğü, Nevton fiziği ile bugünlere gelmiş olan bilimin de yeni paradigmasıdır. Artık, "iki zıt aynı anda var olamaz" ilkesi yerini, "birbirinin zıtları, bütünü oluşturacak şekilde bir arada ve de birbirini yok etmeye çalışmadan bulunmadıkça bütünden söz edilemez" kuralına bırakmaktadır.
Sayfa 122Kitabı okudu
Nitelik düzeyi yüksek toplumların kullandığı eşyayı günlük kullanımına girmiş gören insanımız durumunu yanlış değerlendirmiş, kendisinin de onları yapan toplumlarla bir farkı kalmadığını zannetmiştir.
Reklam
EĞİTİM DEVRİMİ "PROGRAM PARADIGMASI”NI AŞARAK GERÇEKLEŞEBİLİR..
M. K. Atatürk'ün ulusal vizyon olarak ortaya koyduğu "muasır medeniyet seviyesinin üstüne çıkmak" hedefini uzun yıllar anlamamış, hatta epey abartılı bulmuşumdur. Öyle ya, çağdaş uygarlık düzeyine yaklaşmak, erişmeye çalışmak, hadi olsa olsa erişmek de değil, aşmak! Sözcük içeriklerine son derece hakim Mustafa Kemal'in bu
45 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.