Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Metin And

Metin AndBaşlangıcından 1983'e Türk Tiyatro Tarihi yazarı
Yazar
Derleyen
8.8/10
65 Kişi
330
Okunma
31
Beğeni
4.227
Görüntülenme

Metin And Gönderileri

Metin And kitaplarını, Metin And sözleri ve alıntılarını, Metin And yazarlarını, Metin And yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Toplumlar, toplumsal ve ekonomik koşulların kötüleştiği dönemlerde, bozuk düzeni değiştireceğine inandıkları bir kurtarıcı özlemi ile yaşarlar. Bu umudu sömüren bir takım açıkgözler, beklenen kişinin kendileri olduğuna toplumu inandırarak umut beklentisi içindeki toplumu-en azından maskeleri düşünceye kadar- kandırabilmişlerdir.
Sayfa 244
İstanbul
Istanbul'da kentin temizliğinden sorumlu bir Bokçubaşı vardı. Herkesin evinin önünü temiz tutmasını, kışın evlerin önünün çamurdan aranmasını, kimsenin sokaklara çöp atmamasını, çöpün sokaklarda birikmemesini sağlar ve denetlerdi. Emirlerine karşı gelenler para ya da hapis cezasına çarptırıldı.
Sayfa 88
Reklam
İstanbul
Eyüp Sultan'da kadınlar kaymakçı dükkanına giremezdi. Kadınların erkeklerle Boğaz'da ya da Haliç'te aynı kayıkta yolculuk etmeleri yasaktı.
Sayfa 87
İstanbul
Istanbul'da geceleri evlerdeki ışıklar belli bir saatte söndürüldü. Her mahallede gece devriyesi dolaşırdı.Bu adamın bir elinde lamba, ötekinde sopa bulunurdu..Istanbul'da kimsenin geceleyin sokakta soyulma korkusu yoktu..
Sayfa 85
Kadıköy
Üsküdar'dan sonra Boğaz'ın genişlediği yerde eskiden büyük bir kent, sonra da küçük bir Yunan yerleşim merkezi olan Kadıköy vardı. Buraya bazen 'Körlerin Kenti' de denirdi, çünkü burayı kuranlar öyle bir yer bulmuşlar ki limanı ya da diğer hoş mekanları yokmuş. Üstelik daha sonra İstanbul'un kurulacağı tam karşı sahili de görmemişler..
Sayfa 76
Galata
Galata'da birbirinden duvarlarla ayrılmış üç mahalle vardı. Kullasa diye adlandırılan mahallede çoğunlukla Cenovalı Hristiyan tüccarlar yaşıyordu. Ambar denilen mahallenin çoğunluğu Yunan zanaatkarlar oluşturuyordu. Kimi kuyumcu olan Türkler ise Arap Kapısı denilen üçüncü mahallede yaşıyordu.
Sayfa 63
Reklam
Yerlisi
1567'de alınan bir Divan kararıyla Rumeli ve Anadolu'dan İstanbul'a gelen halkın başıboş dolaşmaması için belirli bir biçimde kaydedilmesi ve İstanbul'un yerli halkı olarak benimsenmesi için kentte en az beş yıl yaşamış olması gerekiyordu.
Sayfa 41
İstanbul
1575'te Divan'ın çıkardığı bir kararla İstanbul'da bulunan kasap dükkanlarından başka kasap dükkanı açılmasını, Ramazan ayı dışında kasaplardan başka kimselerin koyun kesmesini ve Hıdırlrz'den önce kuzu kesimini, bunun yanı sıra üst düzeydeki devlet memurlarının gereksinimlerinden fazla koyun almasını yasakladı.
Sayfa 39
1558'de çıkarılan bir karar surların çevresinde yapıların yapılmasını yasaklıyor, güvenlik açısından tüm pencerelerine kepenk konması zorunluluğunu getiriyordu. 1559'da çıkan bir kararla ise Galata'daki tüm yapılarda taş kullanılması ve kepenk takılmaması buruluyordu. Divan kararları, yapılarda kullanılacak keresteyi bile, tür ve nitelik olarak saptıyor, yapılardan sorumlu kişilerin işten anlayan ehil kişiler olması zorunluluğunu da getiriyordu.
Sayfa 30
Türk ve Yunan ustalar Alman ve İtalyan tarzında ev yapmayı bilmiyorlardı. Türkler için yağmur, rüzgar ve kardan korunmak yeterliydi.
Sayfa 29
Reklam
burcum aslan
Bunda Güneş çok etkili olduğundan Burc-ı şîr de denilir. Hz. Ali'nin de aslanla ilgili çeşitli adları (Esed-ullah, Esed-ullahi'l-galip gibi) vardır, bu burçla Hz. Ali arasında bir ilişki kurulur. İçinde yirmi yedi, dışında beş yıldız bulunur. Yıldızlarından birinin adı Tarf, dört yıldıza Cebhe, birine Zübre, bir başkasına Zanebü'l-esed ya da Sarfe denilir. Kamer, Esed burcuna gelince işe başlamak, padişah görmek, ulu kişilere dertlerini söylemek, düşman üzerine gitmek, savaşmak, savaş araçları hazırlamak, tılsım yazmak, yemin etmek olumlu yorumlanmıştır. Minyatürlerde çoğunlukla aslanla gösterilir.
Metin And
Metin And
Istanbul
Kentin sokaklarının dar, evlerin kötü olmasına karşın, Türklerin cami, hamam, hastane ve kervansaray yapımına çok para harcadıkları ve şahane binalar yapabildikleri görünüyordu.
Sayfa 28
Fatih Sultan Mehmed Camii ve Türbesi üçüncü ve en yüksek tepesindeydi. Yakınında din ya da ulus ayrımı gözetmeksizin tüm yolcuların üç günlüğüne ücretsiz yiyecek ve yatacak yer bulabildikleri kubbeli 100 oda vardı. Cami çevresinde, muhtaçlara yardım kompleksi içinde bir akıl hastanesi, ücretsiz ilaç dağıtan bir hastane, öğrenciler için okullar, yurtlar ve hamamlar vardı.
Sayfa 26
410 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.