İstanbul Kız Lisesi'ni, İstanbul Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Arkeoloji Bölümü'nü bitirdi. 1965'te TRT'nin ilk prodüktör kadrosunda yer aldı; başta edebiyat ve sanat olmak üzere çeşitli alanlarda radyo programları hazırladı. Reklam yazarlığı, televizyon yazarlığı, ansiklopedi yazarlığı, BRT Radyosu'nda müdür yardımcılığı yaptı. Ünlü yazar Tarık Buğra'nın ablasının kızıdır.
İlk öyküsü 1979'da Türk Dili'nde çıktı. Geyikler, Annem ve Almanya ile 1981'de Akademi Kitabevi Öykü Ödülü'nü ve 1983 Sait Faik Hikâye Armağanı'nı; Yazılı Kaya adlı kitabında yer alan "Burgaç" adlı öyküsüyle de 1990 Yunus Nadi Yayımlanmamış Öykü Ödülü'nü aldı. TRT İstanbul Radyosu'nda dış yapımcı olarak hazırladığı kitap tanıtım programı yayınlanmaktadır. Duruel'in ürün verdiği bir diğer alan ise biyografidir. Feyza Perinçek ile beraber Cemal Süreya biyografisini yazmıştır.
1941 doğumlu. 1966'da Edebiyat Fakültesi Arkeoloji bölümünü bitirmiştir. Halen TRT İstanbul Radyosu'nda prodüktör olarak çalışmaktadır.
Ben bir su damlası gibiyim annemin yanında. Dereden kopup havaya sıçrayan haşarı bir su damlasıyım.Güçlü,neşeli, yok edilmez su damlasıyım. Durmadan akan derenin ve durmadan değişen annemin bir parçasıyım.
Birlikte hiç köprü kurmadılar, ne halattan, ne taştan, ne de çelik.Köprülerin resimlerine baktılar, köprüleri düşlediler, köprülere yakılan türküleri dinlediler ayrı ayrı. Tanışıklıkları burdandı.
(ÇIKIN ÇIKIN GELİN #42027708 )
Sevgili muhterem 1K ailem, 😊
Bir etkinlik düzenlemek istiyorum. Kadınlığa, kadın olmaya, kadın olmayı anlamaya dair…
Dünya kadınlar gününe 10 gün kalmışken "emeği" daha çok anlayalım istiyorum ve kadın yazarlarımızı daha çok okumaya davet ediyorum sizleri. Umarım bu
Cemalettin Seber veya nam-ı diğer Cemal Süreya'yı tanımayan, bilmeyen, adını duymamış olan yoktur. Türk şiirinde modernist bir hareket olan İkinci Yeni şiirinin öncü şairlerindendir Cemal Süreya. İlk şiir denemelerini ortaokulda eskizlerle, lisede aruzla yapan ardından en güzel Sevda Sözleri'ni söyleyen büyük şairdir.
Cemal Süreya /
26 ayrı yazardan, 27 ayrı öykü içeren bir yapıt.
İstanbul’da geçen ve İstanbul’u hissettiren çok değerli öyküleri içeriyor. Eski İstanbul’u okuyorsunuz ama sanki değişen tek şey zaman da geri kalan her şey aynı gibi..
Özellikle canım
Tezer Özlü için alıp okuduğumu ifade etmeliyim. Düşüncelerini aktardığı, cümlelerini sıraladığı, özenle seçtiği kelimelerini içeren, O’na ait bir metni okuma ihtiyacıyla sarıldım kitaba. O’nun yazdığı bölüme bir an önce gelmek için çok sabırsızca çaba sarf ettim. Okurken de büyük bir burukluk hissettim. Sanırım O’ndan kalan son metni okumak içimi buruklaştırdı ve varlığına sarılırken yokluğunu hatırladım..
Çok değerli nostalji tadında bir kitap. Hepsi çok güzel ve değerli öyküler kesinlikle.
Ben en çok
Canım
Başucu kitaplarıma bir yenisini daha ekledim. Geyikler, Annem ve Almanya'dan daha çok beğendim hatta. Her biri "ruhuma kök salan" sekiz öykü. Çoğalarak yaşayacaklar üstelik. Harika bir esriklik hissettim okurken. Müthiş bir keyifti.
Yazılı KayaNursel Duruel · Adam Yayınları · 199765 okunma