Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Robert Winston

Robert WinstonTanrının Öyküsü yazarı
Yazar
8.3/10
127 Kişi
486
Okunma
37
Beğeni
4.106
Görüntülenme

Robert Winston Gönderileri

Robert Winston kitaplarını, Robert Winston sözleri ve alıntılarını, Robert Winston yazarlarını, Robert Winston yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Kitap beyin alanında yapılan tum araştırmaları, beynin işlevleri ve merak edilen tüm sorulari cevaplıyor. Bi nevi bir beyin yolculuğu..................
İnsan Beyni
İnsan BeyniRobert Winston · Say Yayınları · 202193 okunma
Sürekli yıkıma uğrayan vatanlarından defalarca sürgün edilmeleri İsraillilerin yeni bir Tanrı anlayışına ulaşmasına neden olmuştur. Bir avuç Yahudi ile onların torunları Filistin'de kalırken, pek çoğu vatanlarından başka yerlere göçmüş ve tek bir Tanrıya olan inançları sayesinde ayakta kalmıştır. Bir ülkeden bir başka ülkeye yaptıkları çetrefil yolculuklar onlara tektanrıcılık gerçeğini öğretmiştir.
Reklam
Kadir,miraç, mevlit,regayip,berat,ramazan,kurban... tam yedi :)
Zerdüşt ayrıca günde üç kez yerine beş kez ibadet etme kuralını koydu ve mevsimlere göre belirlenmiş yedi bayram içeren yeni bir takvimi yürürlüğe soktu.
ZERDÜŞT'ÇÜ İNANÇTA RUHUN YOLCULUĞU
Eğer ruhun sahibi yeteri kadar iyilik biriktirdiyse -kişinin kendi erdeminin yansıması olan- güzel bir bakire geliyor ve o kişiyi sonsuz büyük mutluluğa uzanan efsanevi Şinvat Köprüsü'nden geçiriyordu. Eğer ruhun kötülükleri ağır basarsa, köprü daralıp jilet kadar inceliyor ve ruhun sahibi, güzel bakirenin yerini alan gülünç denecek kadar çirkin bir yaşlı kadın tarafından cehennemin dibine yollanıyordu.
Richard Davidson 1994
"Sol yarımküresi daha etkin olan kişiler daha olumlu bir ruh hali elde etmektedirler, sağ yarımküresi daha etkin olan kişiler ise tam tersine taparlar; üzücü şeylerden daha fazla etkilenmeye eğilimli gibidirler"
YABANCI EL SENDROMU
"Alan J. Parkin "yabancı el sendromu" denen hastalıktan mustarip kimi hastaların bir elleri hızla giysilerini çıkartırken diger ellerinin aynı anda hızla giyinmeye çalışdığını aktarmışır".
Reklam
Bulutlarda bir insan yüzü görmek aslında rahatlatıcı bir şey değildir; aksine korkutucu olabilir. Ölülerin çevremizi sarmış olduğu fikri de öyledir; zaten pek çok korku filminde işlenen bir temadır. Yine de rahatlatıcı, avutucu olmayan bu fikirler birçok insan grubunun dinsel inanç sisteminde varlığını sür- dürmüştür. Bu da akla bu fikirlerin bir işlevi olabileceğini getirmektedir. Belki de anlamadığımız şeylerin üzerine bir "in- san" öğesi bindirmek bize ne yapacağımız hakkında düşün- menin en verimli yolunu göstermektedir. Eğer bulutların üstündeki o yüz benimki gibi bir akla sahipse, belki yiyecek sunmam onu hoşnut eder. Belki karşılığında yağmur verir. Gökte olduğu için, tıpkı ağaca tırmandığımda benim görebildiğim gibi, belki yaşadığım tüm bölgeyi görüyordur, böylece beni leoparlardan koruyabilir.
Atran, yapımızdan ötürü bir dindarlık potansiyeline sahip olduğumuzu, ama bunun başka psikolojik adaptasyonların istenmeyen sonucu olarak ortaya çıktığını öne sürmektedir. Bireyler arasında ve kuşaktan kuşağa bilgi aktarmamızı hangi yiyecek türleri zehirlidir vs.- sağlamak üzere evrilmiş mekanizma türleri buna örnek olarak verilebilir. Yüz ifadele- ri ve dil bu kategoriye girer. Ama yararlı bilgileri etkili şekil- de aktaran karmaşık bedensel ve sözel diller, totem öyküleri ya da yaratılış mitlerini de aynı derecede etkili şekilde akta- rırlar. Atran'ın kullandığı bir başka örnek, işitsel ve görsel izleri sürerek avın varlığını tespit etme yeteneğimizdir: Örneğin, otların arasında bir hışırtı duyar ve bir kılıçdişli kaplanın gizlice bize yaklaşmakta olabileceği sonucunu çıkarırız. Bu akıl yürütme yeteneği doğaüstü dünyanın belirtilerini gördüğümüz ya da işittiğimize inanma yeteneğine dönüşür; otların arasından gelen hışırtı görünmeyen bir ruhun kanıtı olarak kabul edilir.
Tanrıya Güveniyoruz adlı kitabında Scott Atran dinin evrimsel bir gaf olduğunu iddia eder. "Evrimsel açıdan bakıldığında, dinin var olmamasını gerektiren sebepler açıktır: Din maddi açıdan pahalı, gerçeklere ve sezgilere amansız biçimde aykırıdır. Maddi fedakârlıklar yapmak (en azından ibadete zaman ayırmak), duygusal yükleri sırtlamak (umutlarn ve korkuları körüklemek) ve yoğun zihinsel çabalar harcamak (hem gerçek hem de gerçeğe aykırı inanç sistemlerini muhafaza etmek) dinsel pratiği maliyetli hale getirir.
Newberg tüm kültürlerdeki gizemcilerin kullandığı dilin sevgi ve seks diline çok benzedigine isaret eder. Hayaller gö- ren kişiler büyük mutluluk, yücelme, kendinden geçme, esrime, kendini başkasında kaybetme gibi ifadeler kullanırlar.Bütün bu terimleri sevgi ve seksten söz ederken kullanırız Dahası, Newberg gizemsel deneyimlerin seksle aynı beyin sistemlerini kullandığını düşünmektedir. Tüm dünyadaki dinlerin cinsel ve bedensel simgelerle dolu olduğunu da söyleyebiliriz; yoni ve lingam yani vajina ve fallus Hindu tapınışInda yaygin olarak görülen simgelerdir.
Reklam
TERESA'NIN BİLİNÇALTI DA ÇOK RENKLİYMİŞ :)
RAHİBE TERESA'NIN TANRIYLA GİZEMLİ KARŞILAŞMASI Onun ellerinde uzun, altın bir mızrak ve ,mızrağın ucunda bir ateş gördüm. Bu mizrakla defalarca yüreğimi, bağırsaklarımı deşti. Mızrağı dışarı çıkardığı zaman onun da mizrakla birlikte dışarı çıktığinı ve beni Tanrı sevgisiyle yanıp tutuşmuş halde bıraktğını düşündüm. Aci o kadar keskindi ki birkaç kez inledim; ve bu yoğun acının verdiği haz öylesine büyüktü ki kimse böyle bir hazdan yoksun kalmak istemez, kimsenin ruhu daha azıyla yetinmeye yanaşmazdı [...] Ruh ve Tanrı arasın- da gecen sevgi konusmaları o kadar tatlydı ki eğer ya- lan söylediğimi düşünen varsa, Tanrıya yalvarırım, ay- n deneyimi ona da yaşatsın.17
Hıristiyanlık, yoksulları baskı altına almak, zenginlerin egemenliğini meşrulaştırmak ve cehaleti sürekli kılmak için kullanılan bir aygıt olmaktan öte pek az özelliğe sahipti.
O kadar çok okuyor ki düşünecek zamanı kalmıyor; ve o kadar çok beğeniliyor ki serbestçe düşünemiyor.
1.380 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.