Sandra Aamodt Gönderileri
Sandra Aamodt kitaplarını, Sandra Aamodt sözleri ve alıntılarını, Sandra Aamodt yazarlarını, Sandra Aamodt yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eğilimler ve çevre
Sosyal becerinin ana bileşenlerinin her ikisi, yani hem sosyallik hem de davranışsal uygunluk çocuğunuzun içinde yetiştirildiği kültürden güçlü bir şekilde etkilenir. Bir kültürde bazı çocuklar muhtemelen genetik eğilimler nedeniyle utangaçlığa daha meyilli olur, fakat farklı kültürlerde yetiştirilmiş tek yumurta ikizleri farklı şekilde davranır.
Sayfa 218 - İndigo YayınlarıKitabı okudu
Utangaçlık mizacında var
Bebeklerin yaklaşık beşte biri aşırı tepkili bebeklerdir, beşiklerinin üzerinde sarkan bir dönence gibi yeni veya garip bir şeye maruz kaldıklarında tepinerek ağlarlar. Bu bebeklerin 1-2 yaşlarında bilimsel literatürde davranışsal tutukluk diye adlandırılan, bizim ise utangaçlık veya çekingenlik dediğimiz özellikler gösterme olasılıkları yüksektir. Aşırı tepkili bebekler erken yetişkinlik dönemine kadar izlendiğinde, genelde içe dönük olurlar; resmen bir kaygı bozukluğu teşhisi konmasa da sakin bebeklere kıyasla endişeye yatkın yetişkinler olma riskleri yüksektir.
Sayfa 188 - İndigo YayınlarıKitabı okudu
Mizaç kavramı
Psikolojideki anlamıyla mizaç, bebeğin yetişkinlikteki kişiliğinin temelini oluşturan bireysel farklılıklardır. Mizaç özellikleri arasında aktivite seviyesi, dikkat sürekliliği ve çocuğun korkuya, öfkeye, düş kırıklığına ve mutluluğa ne kadar meyilli olduğu sayılabilir. Bireyler arasındaki bebeklikteki farklılıkların çoğu gibi mizaç özellikleri de sonuçta ne olacağını kesin olarak belirlemez; yalnızca yetişkinlikte edinebilecek kişilik özelliklerinin olasılıklarını ve bir çocuğun önündeki olanakların çeşitliliğini etkiler.
Sayfa 188 - İndigo YayınlarıKitabı okudu
Dildeki en temel amaç, iletişim kurmaktır.
Bebeklerin hangi sesleri öğrenmeleri gerektiğini anlamak için kullandıkları ipuçlarından biri sosyal etkileşimdir. Başka dil konuşan bir kişinin ses veya video kaydını dinleyen dokuz aylık bebekler bu yeni dilin seslerini öğrenemezler, oysa canlı bir kişinin aynı süre konuşması bebeklerin bu yeni dilin fonemlerini ayırt etmelerini sağlamak için yeterlidir (bebekler bazı durumlarda ses veya video kaydından öğrenebilseler de bu canlı bir kişiden öğrenmeye oranla daha uzun sürer). Hatta anne baba da dahil olmak üzere bir dil öğretmeniyle kurulan sosyal iletişim miktarı, bebeğin yeni dilin sesleri ne kadar iyi kaydedeceğinin bir göstergesidir. İnsanlarla iyi etkileşim kuramayan (ve bebek dilinin seslerini tercih etmeyen) otistik çocukların dil öğrenme konusunda zorluk çekmelerinin nedenlerinden biri sosyal etkileşimi tercih etmemeleri olabilir.
Sayfa 82 - İndigo YayınlarıKitabı okudu
Konuşma Serüveni
Konuşma konusunda deneyim kazandıkça, bebek kendi dilinin (veya dillerinin) sesleri (fonemleri) üzerinde uzmanlaşmaya başlar. Altı aylık (ünlüler için) veya on aylık olduğunda (ünsüzler için) kendi ana dilinin fonemlerini tanıma konusunda daha iyi, diğer dillerin fonemlerini tanıma konusunda daha kötü hale gelir.
Sayfa 81 - İndigo YayınlarıKitabı okudu