Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Şükrü Mehmet Sekban

Şükrü Mehmet SekbanKürt Sorunu yazarı
Yazar
5.0/10
3 Kişi
24
Okunma
0
Beğeni
1.205
Görüntülenme

Şükrü Mehmet Sekban Sözleri ve Alıntıları

Şükrü Mehmet Sekban sözleri ve alıntılarını, Şükrü Mehmet Sekban kitap alıntılarını, Şükrü Mehmet Sekban en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
A.Başmakof da Kürtlerin "Ön-Asya'ya geldiği zaman dilinin Kürtçe olmaması ve Kürtçenin ona, kendisini boyunduruk altına alan İranî unsurlarla temasa geçmesi sonucunda kabul ettirilmiş olması mümkündür."demesi bir gerçeğin daha yabancı bir yazar tarafından bölücülerin yüzüne çarptırılmsıdır. Buradaki; Kürtlerin ön Asya'ya geldiği zaman ,dilinin Kürtçe olmaması sözlerinin işaret ettiği gerçek,Kürtlerin İran'ın doğusundan yani Orta Asya'dan ön Asya'ya geldiklerini ve eski dillerini yani asıl ana dillerini Kürtçe değil başka bir dil olduğudur
Sayfa 111
Necmettin Eyyûb'ün altı oğlundan üçünün adları türkçedir ve şöyledir:Buri:Orta Asya Türkçesinde kurt manasına gelen Böri olması muhtemeldir. Selahattin'in eniştesinin ismi de Muzaffer Ud-in Gökbörü idi.Gökbörü bozkurt'un diğer ismidir yine Selahattin'in bir yeğenini de Karakuş adını taşıyordu görüldüğü gibi bütün bunlar Kürt boyuna mensup olan Eyyubilerin Türklüğünü ve Türkçe kullandıklarını gösteren belgelerdir ayrıca o devirde yazılan eserlerde de eyyubilerin Türk soyundan oldukları gösterilmiştir. Sultan selahattin'in ordusu Kürt,Türkmen,Arap, Acemlerden müteşekkildi.Sarayında Türkçe konuşulduğu gibi kendisi de TÜRKÇE konuşurdu.
Sayfa 155
Reklam
Kürt ile Türk Aynı Irktandır
Kürtlerde Türklerle aynı ırktan olduklarına göre birleşmekle yeni Türk milletini teşkil edeceklerdir;bu milletin canlı ruhu, bundan böyle sadece bir ideal için çarpan kalplere Ateş ve canlılık verecektir.Hiçbir kuvvet kardeş çocukları olan bu iki halkın birleşmesini ve kaynaşmasını engellemeyecektir. üstelik din birliğinin de yardımıyla örf adetlerin meczedilmesi,birbirleri arasındaki iktisadı tenasüd,idari ve adli müesseselerinin aynı oluşu onları bir kalıpta öylesine şekillendirmiştir ki bazen birini diğerinden ayırdetmek güç olur. Hakikatte;Türk ,Kürt birer isimden başka bir şey ifade etmezler;bizim aile adımız Turanî'dir
Sayfa 38 - Şükrü Mehmet Sekban
Şükrü Mehmet Sekban
Kürtlerin İranî kavimlerden sayılması ırkî olmaktan ziyade dil ve tarih mütalarına dayanmaktadır bununla beraber Kürtlerin merkezi sahaya yerleşmelerinden evvel burada isimleri kendilerininkine benzeyen (Kardu) fakat başka menşeli bir kavim yaşamış olduğunu ve bunların sonradan İran menşeli Kürtler ile karışmış bulunduğunu ileri sürmekle mümkündür diyen V.Minorsky de aşağı yukarı aynı görüşün etkisindedir.Bu da daha çok "Kürtlerin eski Kardu diyarında yerleşmiş"olmalarından ileri geldiği kanaatindeyiz.Oysa Kürtler'in eski KARDU diyarında oturmaları onların karluklardan geldiklerini göstermeyeceği gibi karduklarını aynı yerlere devamlı kaldıklarında kim ispat edebilirdi?
Sayfa 74 - Şükrü Mehmet Sekban
Karduklar
Türklerle Karduk arasında önemli ırk bağları vardır;hattâ diyebiliriz ki; Karduklar,diğer ırklara nazaran kavmiyet bakımından Türkler'e daha yakın olup, TURAN (URAL-ALTAY) ırkındandırlar.
Sayfa 84
Kürt Teali Cemiyetinin İstekleri
Sadece Kürtçe konuşan Turanîlerle ilgili olarak Kürdistan'da okullarda yapılan eğitimde Kürt dilinin kullanılması isteniyordu.Şemsettin bey buna şiddetle karşı geldi ve şu cevabı verdi: evvela bütün memleketimizi içinde bulunduğu tehlikeden kurtarmaya müşterek bir dava olarak benimseyelim sonra da sizin dilinizi kullanma hakkınızı tanırız
Sayfa 30
Reklam
Antropoloji bakımından Kürt ile Türkmen ayırt edilemez
Bir köylü Kürt ile Türkmeni konuşturmadıkça dış görünüşünden ayırt etmek imkansızdır Kürtlerle Türkmenlerdeki bu dış görünüş ile gövdedeki benzerlik ruh ile duygularda da birlik ve ayniliğin delilidir. Karışmamış ya bugüne kadar saf kalmış bir ırk aramak bunun iddiasını yapmak ilmen hatalıdır.Hemen hemen bütün ırklar az çok birbiriyle karışmış az çok melezleşmişlerdir. Tarihin her devrinde her ülke büyük göçlere maruz kalmış,birçok istilalar görmüş bunların neticesi yerli kavimlerle yeni gelenler arasında az da olsa daima bir karışıma devresi geçmiştir.
Sayfa 102