Tea Obreht

Tea ObrehtKaplanın Karısı yazarı
Yazar
7.1/10
15 Kişi
84
Okunma
2
Beğeni
2.079
Görüntülenme

Hakkında

Unvan:
Yazar
Doğum:
1985

Okurlar

2 okur beğendi.
84 okur okudu.
4 okur okuyor.
94 okur okuyacak.
4 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Zaten hayatın amacı da bu değil mi aslında? Yaşadığını hissetmek değil mi?
Sayfa 321Kitabı okudu
İnsanlar nedense aradıkları şeyi hep köşeyi döndüklerinde bulacaklarını zannederler.
Sayfa 357Kitabı okudu
Reklam
Olağanüstü insanları endişeleri yiyip bitiriyor, işe yaramazları ise yanılsamaları hep ileriye götürüyor.
Sayfa 157Kitabı okudu
Keşke hatıralarımızı suya dökebilsek de içenler eski zamanları görebilse diye düşünmeye başladım.
Sayfa 244Kitabı okudu
Artık mektuplar yok, sosyal medya var...
Mektubu tepesine yakın yerinden özenle açar, ateşe yaklaştırıp yüksek sesle okurdum. İnsanlar bir yerde hayatlarını yaşıyor, başka yerdeki başka insanların her şeyi öğrenmesini istiyordu.
Sayfa 322Kitabı okudu
4. Geleneksel 8 Mart Dünya Emekçi Kadınlar Günü Etkinliği
Geçen senelerde olduğu gibi bu sene de yine mart ayında kadın yazarlarımızın kitaplarını okumayı planlıyorum. Sizler de elinizde bulunan kadın yazarların kitaplarını okuyarak farkındalığı arttırabilirseniz sevinirim. Okuyabildiğim kadarıyla...

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
360 syf.
8/10 puan verdi
Bazı yayınevleri var, insanı asla hayal kırıklığına uğratmıyorlar. Her kitapları bir kaliteye sahip. Siren Yayınları da onlardan biri. Okuyup da beğenmedigim hiçbir kitapları olmadı. Yeri gelmişken Alef, Jaguar, Dedalus, Aylak Adam gibi yayınevlerine de selam etmek isterim. Kaplanın Karısı, Bosna Savaşı'nın arka planda olduğu, masal ve gerçeğin iç içe geçtiği müthiş etkileyici bir roman. Özellikle ölümsüzlük ile lanetlenen adamın olduğu bölümler. Bir ilk roman olmasına karşın çok çok iyi. Selamlar saygılar...
Kaplanın Karısı
Kaplanın KarısıTea Obreht · Siren Yayınları · 201160 okunma
384 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Vahşi Batı - Deve Deneyi
1860’lı yıllarda Amerika Osmanlı’dan deve alıyor, askeri güç açısından üstünlük sağlama gibi amaçlarla. Develer uyum sağlayamıyor, atları kokutuyorlar vs. zamanla telef oluyorlar. Deve deneyi olarak geçen bu olay ve develerin çobanı Hacı Ali, Bozkır’ın kurgusal hikayesinde karşımıza çıkıyor. Görsellerde deve deneyi ile ilgili bilgiler var. instagram.com/p/CeVtc40Kctu/?... Bozkır bir Western kurgusu, zorlu şartlarda yaşam, çatışma. İnsanın insanla, insanın doğa ile mücadelesi. Develer, iç savaş gibi dönemin olaylarından yola çıkarak bir kurgu inşa etmiş. Tea Obreht 1890’lı yılların kültürünü, inançlarını vermek için büyülü gerçekçilik ögelerinden faydalanıyor. Kızılderililer ve batıl inançlar merkezli olayları okurken Güney gotiği okuyorum hissine kapıldım. Vahşi Batı ile Güney’in orantısız şiddeti, ırkçılık da ortak ögeler. İki hikaye anlatılıyor. Bir tarafta bir mezar hırsızı ve deve, diğer tarafta Nora ile ailesi. Çevrimsel zaman var, kitap hikayenin sonuyla başlıyor. Mezar hırsızı, deveye yaşadıklarını anlatıyor geriye dönüşlerle. Aslında kısa bir anda geçen sohbette hırsızın hayatını öğreniyoruz ve hikayesine yansıyan dönemi. Nora’nın ise susuzlukla mücadele ettiği, eşinin ve oğullarının kayıp olduğu bir günü anlatılıyor. Yine geriye dönüşlerle Nora ve ailesinin hayatını, yaşadıkları toplumu öğreniyoruz. Tabii zamanla iki hikaye kesişiyor. Ölülerle konuşmalar da hikayede önemli bir yer tutuyor ve yavaş yavaş sırlar açığa çıkıyor. Zaman kullanımı dikkat çekici. Bir de John Berger göndermesi var ama onun için biraz daha Berger okuması yapmalıyım.
Bozkır
BozkırTea Obreht · Siren Yayınları · 024 okunma
360 syf.
·
Puan vermedi
·
Beğendi
Tea Obreht’in iki kitabını da okudum. Bozkır ve Kaplanın Karısı üzerinden Obreth’in edebiyatından kısaca bahsedebilirim :) Obreht, tarihi olayları, efsaneleri ve batıl inançları kurmacada birleştiriyor. Arkaplanda bir iç savaş var ama savaş odaklı değil, savaşın etkileriyle şekillenen yaşam. Etnik gruplar ile birlikte hayvanlar, doğa da önemli, bir hayvan kurgunun merkezinde oluyor. Birkaç hikayeyi birlikte ilerletiyor ama diğer karakterlerin hikayelerini de geriye dönüşlerle veriyor. Bir çatı altında birçok yaşamı bağlantılayarak ölümle birlikte anlatıyor. Bozkır, Western kurgusuydu (birkaç post geride detaylı yorum), Kaplanın Karısı Balkanlar’da geçiyor. Eski Yugoslavya’nın dağıldığı dönemler. Anlatıcı Natalia’nın hikayesi ile büyükbabasının hikayesi birlikte ilerliyor ve geçmişe dönerek karakterlerin hikayeleri üzerinden Yugoslavya’nın tarihine de değiniyor. Obreht’in savaşın gölgesinde gündelik yaşamı büyülü gerçekçilikle anlatmasını seviyorum ve yeni kitabını merakla bekliyorum. Aynı izlekte mi ilerleyecek, tamamen farklı bir teknik mi deneyecek? Şunu da belirteyim iki kitabında ortak noktalar olduğu gibi Bozkır’da biçim olarak yenilikler de vardı. Kaplanın Karısı, Tea Obreht’in ilk kitabı. Bu kitabıyla Orange Ödülü’nü alan en geç yazar olmuş. Bozkır yorumu: #169095480 instagram.com/p/CeVtc40Kctu/?...
Kaplanın Karısı
Kaplanın KarısıTea Obreht · Siren Yayınları · 201160 okunma