"Bir tanem !
Son mektubunda :
'Başım sızlıyor
Yüreğim sersem !' diyorsun ,
'yaşayamam ! '
Yaşarsın karıcığım ,kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgârda; yaşarsın ,kalbimin kızıl saçlı bacısı enfazla bir yıl sürer yirminci asırda ölüm acısı."
Aşkları sınırsız; hem ana, hem baba, hem evlat, hem erkek, hem sevgili, hemde kardeş.. Bir insan diğerinin bu kadar çok şeyi olursa onları kim ayırabilir?
Yaşarsın karıcığım,
Kara bir duman gibi dağılır hatıram rüzgarda;
Yaşarsın,kalbimin kızıl saçlı bacısı
En fazla bir yıl sürer yirminci asırlarda ölüm acısı.
Zaten ben ondan hiçbir şeyi hakkım diye istemedim, insan kendi kendinden bir şey istemeye yahut istememeye nasıl hakkı yoksa Piraye’mden de öyle. Çünkü edebiyat diye yazmıyorum; benden ayrı bir Piraye var diye düşünemiyorum...
İnsan seveni bulunca gözyaşlarını zapt edemez. Kötülerin, sevmediklerinin karşısında dimdik durursun ama sevgi ve şefkat yok mu, bütün silahlarını alır elinden.
Ve sevginin mutluluk getirmediğini biliyor, sevgi insanın üzerine çöken bir lanet,sevdiğin insan kadar acı çekiyorsun,sevgi büyüdükçe acılar da büyüyor.