En Eski Yrsa Sigurdardottir kitaplarını, en eski Yrsa Sigurdardottir sözleri ve alıntılarını, en eski Yrsa Sigurdardottir yazarlarını, en eski Yrsa Sigurdardottir yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Children’s House serisinin ilk kitabı olan DNA’yı, konusu ve akıcılığı yönünden çok beğenerek okudum. Evde elektrikli aletlerden bazılarını her gördüğümde bu kitap aklıma gelecek. Bugüne kadar bir çok cinayet şekilleri ile ilgili kitaplar okudum, ama bu tarz bir psikopata hiç rastlamadım. Kitap ilk başlarda çok çok iyi başladı, ilerleyen sayfalarda tempo düştü, sonra yine yükseldi. Sonlara doğru ‘ee azcık sayfa kaldı ve hersey hala havada’ dedirtti, ama sonunu çok iyi bağlamış yazar. Keşke 50-100 sayfa daha az olsaymış. Tabi ki bu beğenmeme engel değildi. Diğer kitaplarında bazı olumsuzlukların düzeleceğine inanıyorum ve serinin devamını çıkar çıkmaz alıp okuyacağım. Çünkü yazarın hayal gücünü ve kalemini çok sevdim.
“İnsanların bu kitaba neden bayıldığını anlayabiliyorum.” James Patterson
Kesinlikle bende ona katılıyorum. İlk başlarda sanıyorsunuz ki klasik bir cinayet, gerilim kitabı. Sonuna gelince asıl meseleyi anlıyorsunuz. Hatta ben kitabın ortalarına gelinceye kadar hep adıyla bağlantı kuramamıştım. Ta ki sonuna gelinceye kadar. Psikolojik gerilim kitapları arasında gerçekten en iyilerinden diyebilirim. Asla hiç bişey tahmin ettiğiniz gibi çıkmıyor. Sıradan cinayet romanlarıyla kıyaslama yapılamayacak kadar iyi bir anlatımı ve kurgusu var. Her olay örgüsü anında gözünüzde canlanıyor. Şiddetle tavsiye ederim. Ancak birazda bazı şeyleri midenizin kaldırabilmesi lazım. En azından benim açımdan öyle. Şimdiden keyifli okumalar dilerim. Aceleye de getirmemenizi öneririm.
Polisiye sevmeyen biri olmama rağmen merakla başlamıştım kitaba. Merakımı karşılamadığını söyleyemem ancak havada kalan bazı şeyler de oldu benim için. Kitaba genel olarak baktığımızda gerçekten de iyi kurgulanmış bir cinayet öyküsü. Ancak beklentisi yüksek olanları tatmin etmede pek başarılı değil diye düşünüyorum.
Kitapta birbirinden farklı ve insanın kanını donduran cinsten üç cinayet anlatılıyor. Bu kısımları okuduktan sonra berbat bir his kalıyor geriye. Ama katilin düşündüğü ayrıntılara da "vay be" demekten alıkoyamıyorsunuz kendinizi.
Ben kitabı okurken ismiyle nasıl bir alakası olabilir diye o kadar çok düşündüm ki kıtabın sonuna gelip öğrendiğimde yeterince şaşıramadım. Herkesin aynı duyguyu yaşamayacağına eminim tabi kii. :)
Piyasadaki birçok polisiye kitabından daha iyi olmasının yanı sıra merak duygusuyla insanı kendisine bağlayabiliyor. Bu yüzden bir kaç olumsuz şeye rağmen okunmalı diye düşünüyorum.
Herkese iyi okumalar
Bu kitabı büyük bir beklenti ile aldim yorumlardan ötürü ama 200 sayfa ya kadar zor dayandım bana çok sıkıcı geldi yazarın betimlemeleri falan tempoyu çok düşürmüş bir daha bu yazarı okuycgimi sanmıyorum
Puanım 10 /2