Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Yunus Zeyrek

Yunus ZeyrekAhıska Bölgesi ve Ahıska Türkleri yazarı
Yazar
8.8/10
13 Kişi
41
Okunma
6
Beğeni
2.534
Görüntülenme

En Beğenilen Yunus Zeyrek Gönderileri

En Beğenilen Yunus Zeyrek kitaplarını, en beğenilen Yunus Zeyrek sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Yunus Zeyrek yazarlarını, en beğenilen Yunus Zeyrek yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Dedim bir güzelin ettiklerini Gözlerimden kan yaş döktüklerini Verdim cananımın mektuplarını Okudular, bahtın kara dediler."
368 syf.
8/10 puan verdi
·
101 günde okudu
Yazar, çeşitli kaynaklar, hatıralar vb. bulgular ile "Ermeni Soykırımı" iddiasının gerçek olmadığını yazmış. +18 bir kitap, çünkü yaşanan en acı olaylar direkt bir şekilde yazılmış. Ermenilerin, diğer devletler tarafından kukla olarak kullanıldığını, komşularına ihanet ettiklerini ve istediklerini alamadıklarını anlatan bir kitap. Zamanın Osmanlı subaylarının, Osmanlı-Rus savaşı hatıralarından bölümler okuduğumuz, Ermeniler'e neden zorunlu göç kanunu çıkarttığımızın sebeplerini okuduğumuz, gerçekten toprak hakedip haketmediklerini okuduğumuz bir kitap. Zorunlu göç sırasında kolera hastalığından ölen insanların "Türkler katletti" denilerek kayıtlara geçtiğini ve buna benzer detaylara inen bir kitap. +18 tüm kişiler okuyup bu bakış açısının fikirlerini öğrenmeli.
Bu Dosyayı Kaldırıyorum
Bu Dosyayı KaldırıyorumYunus Zeyrek · Kum Saati Yayınları · 20078 okunma
Reklam
Anlar dahi bu dünyaya geldi geçdi.Kervan gibi kondı göçdi.Anları dahi ecel aldı, yer gizledi.Fani dünya kime kaldı.
Rusların, ele geçirdikleri bölgeyi ebediyen Rus yurdu yapmaya kesin kararlı oldukları bilinen bir gerçektir. Nitekim Kars, bunun en açık örneğidir. Zira Ruslar, şehri yeniden imar ederek tarihî dokuyu silmek, ilk fırsatta demiryoluyla merkeze bağlamak, kuvvetli bir askerî üs kurarak tahkim etmek, Hristiyan nüfusu ve asileri buraya getirip iskân etmek suretiyle daha ilerisi için burayı hareket üssü hâline getirmişti. Yol boylarında yaşayan yerli ahaliyi bir şekilde kaldırarak yerine güvendiği unsurları yerleştirmişti.
158 syf.
9/10 puan verdi
·
Beğendi
·
6 günde okudu
Ahıska, Türkiye'nin kuzeydoğusunda, Gürcistan sınırları içinde yer alan tarihî Türklük bölgesinin merkezidir. Bu bölgenin yerli ahalisi, 1944 yılında Stalin rejimi tarafından topyekûn sürgün edilmiştir. Stalin'in 1953'te ölümünden sonra, onun zamanında sürgün edilmiş bütün topluluklar yurtlarına döndüğü halde Ahıska Türkleri'nin sürgün hayatı devam etmektedir. Günümüzde onlar, başta ABD ve Rusya olmak üzere eski Sovyet Cumhuriyetlerinde darmadağınık bir şekilde varlık mücadelesi vermektedirler. 15 Kasım 1944 Sürgününde Yurtlarından atılan ve Hayvan vagonlarına konularak üst üste bindirilen binlerce Ahıska Türkü o zorlu şartlarda sürgün edilmişlerdir. Bu sürgün bir aydan daha uzun sürmüştür. Bu zorlu ve uzun süren yolculukta ise binlerce Ahıska Türk'ü, açlık, soğuk ve hastalık nedeniyle hayatını kaybetmiştir.Halâ daha binlerce Ahıska Türkü zorlu şartlarda hayatlarını idame ettirmektedirler. Bu kıymetli eser Ahıska Türkleri'nin davasını anlatmak ve bu davanın iyi anlaşılması ve unutulmaması için kaleme alınmıştır. Ahıska davasına ömrünü vakfeden bu eserin sahibi Yunus Zekrek'i rahmetle anıyorum.
Ahiska Gül İdi Gitti
Ahiska Gül İdi GittiYunus Zeyrek · Özel Basım · 20152 okunma
Reklam
Ahıska Türkleri, tarihî arka plânı olan, yerli ve zengin folklor ve kültüre sahip bir halktır. Bu halk, stratejik bir coğrafyada yaşamanın getirdiği çetin şartlar altında, emsali görülmemiş eza ve cefalara maruz kalmış, hukuku çiğnenmiş bir topluluktur. Onlar her zaman sadık vatandaş ve işiyle gücüyle uğraşan bir topluluk olarak temayüz etmişlerdir. Tebaası bulunduğu devlete asi olmamış, kanunlarını çiğnememiş tam tersine örnek ve iyi vatandaş olmuş bir kitledir. Fakat bütün bu pozitif özellikler onların ayakaltında çiğnenmesine mani olmamıştır.
Sayfa 107Kitabı okudu
Atalarımız eski dost düşman olmaz demişler. Biz de öyle düşünüyorduk. Ta ki Ermeniler yakınımızdaki köyleri basmaya, yakmaya başlayana kadar... Birden bağırışmalar duyduk. Ermeniler geliyor! Köyleri yakıyorlar... Kaçmaktan başka çaremiz kalmamıştı. Önce bir kayalığa sığındık. Ermeni kurşunuyla sağ bacağından yaralanan ablam: '' Babacığım beni de kaçırın olmazsa alnıma bir kurşun sıkın, kendi elinizle öldürün! '' diye feryat ediyorudu. Ablamın dayanılmaz feryadı yüreklerimizi parçalıyor, kulaklarımızı yırtıyordu. Yol iz bilmeden, kurt girmiş koyun sürüsü gibi ürküyor, rastgele kaçışıyorduk... Ermenilerin işkenceleri her birinin istek ve keyfine göreydi. Bazıları zavallı Türkleri kulak kuyruk takarak katır kılığına sokar, sokaklarda gezdirir, Ermeni kalabalıkları arasında küfür ve kahkahalar arasında satardı! Bazıları da azılı köpekleri sefil Müslümanın üzerine saldırtır, parçalatır, katıla katıla gülerlerdi.
Sayfa 281Kitabı okudu
Günümüze ulaşan en meşhur Dede Korkut nüshaları ne yazık ki Avrupa kütüphanelerindedir.Bunlardan biri Vatikan'da diğeri de Almanya'nın Dresden şehrinde bulunmaktadır.
52 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.