Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Adem Sağır

Ölüm Sosyolojisi yazarı
Yazar
8.3/10
3 Kişi
21
Okunma
2
Beğeni
836
Görüntülenme

Adem Sağır Sözleri ve Alıntıları

Adem Sağır sözleri ve alıntılarını, Adem Sağır kitap alıntılarını, Adem Sağır en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
"Ataerkil bir toplumda mezartaşlarına yazılan kimlikler, erkek etrafında üretilir: Bir erkeğe göre eş olma durumu, bir erkeğin oğlu ya da kızı olma durumu, bir baba ya da dede olma durumları buna örnektir."
"Toplumsal farklılıklar sınıf farklılıklarına dönüştüğünde mezarlıklara da yansır... Zengin mezarlarının mermerileri gösterişlidir ve mezarları da oldukça bakımlıdır."
Reklam
Ölüm-sınıf kavramı arasındaki ilişkinin tarihsel seyri takip edildiğinde ölümün sınıfsal görüntüsü geleneksel topluluklarda yerleşik düzen ekseninde ya da otorite/güç sahip olmaya göre belirlemektedir. Aynı görüntü modern toplumlara gelince daha çok paranın belirleyici bir etkisinin olduğu göstermektedir. Paranın belirleyici etkisi, görkemli törenlerden mezar biçimlerine kadar birçok alanda ölümün sınıfsal farklılığı oluşturduğu görülmektedir. Aslında ölüm için; "mezarda altın kaplama kafatası yoktur, ölüm herkesi eşit kılar " gerçekliği ileri sürülse bile modern dönemde ölüm karşısında eşitsizlikler çoğalmakta; cinsiyet, mesleklere göre, maddi gelire göre ve ırka göre ölüm eşitsizlikleri gittikçe derinleşmekterdir.
Artık gündelik hayat içerisindeki yaşam belirtileri, etrafta yer alan “uyarı” levhalarına uyabilme becerisiyle kendini gösterir: Dikkat Ölüm Tehlikesi!
Aslında varolmanın en önemli sorgulamalarından birisi, kişinin ölüm gerçeğiyle karşılaşmasıyla başlar. 
"Çünkü yalnızca ölüm, dünya üzerinde kimse tarafından istenmez."
Reklam
Ölüm, Doğu toplumlarında huzur ve dinginlikti. Dinin belirlediği kutsal alanın içerisinde, öte tarafın gerçek olma algısıyla birlikte düşünülecek ibretti ve insanları terbiye edici bir araçtı.
Vefat eden kişiyi düşünmek bize, acıdan çok mutluluk veriyorsa artık yas tutma süreci geride kalmış demektir.
İçimizden her biri de bir gün ölmek zorunda olduğunu biliyor; fakat kimse buna gerçekten inanmıyor ve yine ölümden daha gerçek, daha evrensel ve daha kaçınılmaz bir şey yok.
Buna göre modern insan, teknolojik araçlarının çoğalması ve bilimsel gelişmelere paralel olarak ölümü kontrol etmeye çabaladıkça onun kontrolünü kaybetmektedir. "Kontrolü kaybedilen ölüm" olgusuna kuşkusuz ölümün "risklere" dönüşmesi söylemi eşlik etmektedir. Ölme zamanının kestirilmesi ya da ötelenmesi isteği, ölümsüzlüğün sırrının keşfedilmesi için "cesetlerin dondurulması dahil" birçok yöntemin kullanılma kaygısı aracılığıyla ölüm üzerindeki kontrolün arttırılma çabaları, riske dönüşmüş ölüm imajıyla yerinden edilmiştir.
51 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.