II.Meşrutiyet’in ilanı üzerine İstanbul’a dönerek Mevlanzade Rıfat’ın yayınladığı “Serbesti” gazetesinin başına geçen Hasan Fehmi, yazılarında İttihat ve Terakki’yi sert bir dille eleştiriyordu. İttihatçılar, Hasan Fehmi’yi susturmak için gazeteye tehdit mektupları gönderdiler. Ancak Hasan Fehmi yazılarına devam edince 6 Nisan 1909 akşamı Galata Köprüsü üzerinde vuruldu. 8 Nisan günü çıkan gazeteler İttihatçılar’a ateş püskürüyordu. Hasan Fehmi Bey’in başyazarlığını yaptığı Serbesti Gazetesi “basın özgürlüğünün ilk kurbanı Hasan Fehmi Bey’in ruhuna fatiha” başlığıyla çıkmıştı.
İttihak ve Terakki’nin muhaliflerinden İkdam Gazetesi Başyazarı Ali Kemal Bey, Mekteb-i Mülkiye’de, yani Siyasal Bilgiler Fakültesi’nde siyasi tarih dersleri de veriyordu. O gün derse gecikmiş, öğrenciler de hocalarının geç kalmasından dolayı meraklanmışlardı. Ali Kemal, derse gelince kürsüye çıkmış, cebinden çıkardığı bir mendille terini silip, mendili tekrar cebine koyduktan sonra bezgin bir ses tonuyla konuşmaya başlamıştı.
“Maalesef, evet maalesef bugün ders veremeyeceğim. Çünkü müteessir ve çok muzdaribim. Serbesti Gazetesi başyazarı arkadaşım Hasan Fehmi’nin şehid olmasının bende yarattığı üzüntü görev yapma imkanı bırakmadı. O atılan kurşun söz hürriyetine, fikir hürriyetine, vicdan hürriyetine atılmış bir kurşundur.”