Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ali Taşkın

7.0/10
5 Kişi
39
Okunma
5
Beğeni
1.840
Görüntülenme

Hakkında

1958 Darende doğumlu olan Ali Taşkın, orta öğrenimini Sivas’ta, Lisans öğrenimini Atatürk Üniversitesi’nde tamamladı. Kahramanmaraş/Pazarcık’ta ve Sivas’ta çeşitli liselerde yaklaşık on beş yıl öğretmenlik yaptıktan sonra, 1997 yılında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi’nde araştırma görevlisi olarak çalışmaya başladı. 1998 yılında Felsefe Tarihi alanında doktora yapmak üzere Ankara Üniversitesi kadrosuna nakledildi. Aynı üniversitede “Gazali ve David Hume’un Şüphecilik Anlayışlarının Karşılaştırılması” başlıklı tezle, 2002 yılında doktora derecesi aldı. 2003 yılında Sivas Cumhuriyet Üniversitesi İlahiyat Fakültesi Felsefe Tarihi Ana Bilim Dalı’na, 2004 yılında da aynı üniversitenin Fen Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü’ne Yardımcı Doçent olarak atandı. 2004 ve 2006 yıllarında araştırma ve incelemeler yapmak amacıyla iki kez İskoçya/Edinburgh Üniversitesi’nde bulundu. Erasmus Öğretim Elemanı Hareketliliği çerçevesinde 2010 yılında Roma La Sapienza Üniversitesi Felsefe Bölümü’nde konuk öğretim üyesi olarak bulundu. 2004 yılından beri Sivas Cumhuriyet Üniversitesi Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü, Felsefe Tarihi Ana Bilim Dalı Başkanı olan Taşkın, 2007 yılında Doçent, 2013 yılında da profesör oldu. Prof. Dr. Taşkın’ın çeşitli dergilerde yayımlanmış çok sayıda makale, ulusal ve uluslararası sempozyumlarda sunulmuş ve yayımlanmış bildirileri, Hume Araştırmaları ve İskoç Aydınlanması adlı kitapları bulunmaktadır. Çalışma alanı genel olarak Felsefe Tarihi olan yazarın, Bilgi Felsefesi, Aydınlanma Felsefesi ve Hukuk Felsefesi gibi sistematik felsefe konularında da yayınlanmış akademik çalışmaları bulunmaktadır.
Unvan:
Türk Akademisyen, Yazar
Doğum:
Darende, Malatya, Türkiye, 1958

Okurlar

5 okur beğendi.
39 okur okudu.
2 okur okuyor.
19 okur okuyacak.
2 okur yarım bıraktı.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
"Tanrısal öz ya da ruh, nesnelerde barınan bir sanatçı gibidir; onların hem idesi, hem de yaratıcı gücüdür. Bütün tabiat bu tanrısal ruhu solur; bu ruh her yandan bütün nesnelere şekil kazandıran bir sanatçı gibi çalışır; nasıl bir sanatçı, ne kadar yaratırsa yaratsın, hep kendi kendisiyle aynı kalırsa, bunun gibi Tanrısal öz de nesnelerin sonsuz çokluğu içinde hiç değişmeden, hiç eksilmeden hep olduğu gibi kalır; değişen sadece dış gerçektir; asıl özden, iç gerçekten hiçbir şey değişmez"
Reklam
On altincı yüzyıl, kilisenin dünyevi otoritesinin artik sonuna rupa ti. k kor ben di sanat sen uy C gelinmekte olduğunun isaretleriyle başlamişti. Hollandal manist bilim adami ve teolog Desiderus Erasmus (1469 1536)'un, Incil'in orijinal metinierinde Isa'nin da, Aziz Paul'un de hiçbir uygulamasının kilisenin o an yürürlükte olan pratiği ile uyuşmadığını, onların zamanındaki Hıristiyanlık ile uygula madaki Hiristiyanlik arasında neredeyse uçurum bulundugunu açıkça ilan etmesiyle reformasyonun geri dönülemez bir nokta ya geldiği anlaşılmaktadır.
"....İnsan düşüncesini, aşırı bir şübheciliğin sürüklediği kendisine güvensizlikten kurtararak, ona kendine güvenmeyi öğretiyor."
Sayfa 106 - Descartes uzmanı Charles Adam"ın onun haqqında düşüncələrindənKitabı okuyor
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
Henüz kayıt yok