Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Ann Game

Ann GameTutkulu Sosyoloji yazarı
Yazar
9.3/10
4 Kişi
19
Okunma
0
Beğeni
636
Görüntülenme

Hakkında

Unvan:
Sosyolog

Okurlar

19 okur okudu.
34 okur okuyacak.
Reklam

Sözler ve Alıntılar

Tümünü Gör
Öğretmenler, öğrencileri bir norma göre gözlemleyip ölçerek, tek tek dosyalarda tuttukları rakamlar ve notlarla homojonleştirip Özgül niteliklerini niceliklere indirgeyerek onları sayılara çevirirler.
Fotoğrafçı ne denli usta olursa olsun, modeline ne denli uygun bir poz verdirirse verdirsin, izleyici, gerçekliğin resimdeki karakteri dağlarken başvurduğu “burada ve şu anda”nın minik tesadüf kıvılcımını aramaya, geleceğin kendisini uzak geçmişteki anın dolaysızlığına -geriye baktığımızda yeniden keşfedebileceğimiz ölçüde ikna edici bir biçim de yerleştirdiği şu görünmez noktayı bulmaya yönelik karşı konmaz bir dürtü hisseder. Kameraya konuşan doğa, göze hitap edenden farklı bir doğadır aslında... Benjamin, esas farklılığın, fotoğrafik uzamın bilincin işlediği bir uzam değil, daha ziyade bilinçdışında hissedilen bir uzam olmasından kaynaklandığını söyleyerek devam eder. Ve burada ünlü ‘optik bilinçdışı’ terimini, “ilk kez fotoğrafın fark etmemizi sağladığı” “optik bilinçdışı” kavramını ortaya atar
Reklam
Fotoğraf, Bergson’un çokkatlılık metodunu uygulamak için iyi bir örnek: Fotoğraf nitel olarak farklı görme tarzlarına ilişkin sorulara davetiye çıkarır. Fotoğrafta bir görüntüyü sabitleme arzusu varsa eğer, aynı zamanda bir süre de -en azından bir süre olanağı da- yok mudur? Çokkatlılık metodunu izlediğimizde sorulacak soru şu: Fotoğraf söz konusu olduğunda ne türden arzular iş başındadır? Bu evreye kadar savunduğumuz şeylerle tutarlı olarak, olumsuz arzu ile onaylayıcı arzu uğraklarının bir arada var olacakları varsayılabilir. Barthes’ın fotoğrafçılık konusunda-ki yanıtlarına eğilirken, Barthes’ın görüşünün bazı açılardan nostaljik bir arzu olarak okunabileceğini, ama ağır basanın onaylayıcı arzu olduğunu savunacağım. Dolayısıyla, Barthes’ın metninde, arzu, zaman ve bedenle -duygulanımla- olduğu kadar, zaman ve fotoğrafa ilişkin savlarla da ilgileniyorum. Barthes Camera Lucida’da farklı anlam tarzlan saptıyor: Fotoğrafik imgenin sabitlenişi (ki bu ölümdür) ve fotoğraftaki -ölüm e verilen farklı bir tepkiyle, ölümle başetmeyle bağdaştınlan- hareket. Camera Lucida'daki anlam yaklaşımı olumlu bir arzuyla uyumlu bir yaklaşımdır. Bu metinde “anlam” duygulanıma, bedene yerleştiriliyor. Ve fotoğrafın karışıklığa iten uğrağı, zamanın kayda geçirilmesinde yer alıyor. Bergson’da olduğu gibi Barthes’ta da zaman ve beden birbirine kopmazcasına bağlıdır. Barthes’ın fotoğrafik dolayımın özgüllüğüne dair açıklaması ve punctum kavramı,* fotoğrafta zamanın mümkün olduğu sonucuna varıyor.
Şiir varoluşun yürek çarpıntısıdır; dış sesiniz yirminci yüzyıl sonuna özgü soğuk sesiniz onu küçümseme ve kaale almasa bile, onu hisseden her insanın iç sesi şiirle konuşur, şiirle soluk alır. Sizin kanınız vezinle akar, beyler bayanlar.
Bergson’u izleyerek söyleyecek olursak, farklı zamansallıklara tekabül eden “orada bulunma ve hareket etme” tarzları vardır. (Burada aynı zamanda farklı ulaşım biçimleri, bedenlerin farklı hareket etme tarzları sorununa ve bunların süreyi olanaklı kılıp kılmadıkları sorununa dikkati çekmeye çalışıyorum.) Saatin -amaçlılığın- rutininin bir aynılığı ve eşanlılığı dayattığı noktada, süreyi barındıran gezinti farklılığı kaydeder: Kenti yeniden yazar. “En iyi yürüyüşleri esnasında, hiçbir yerde olmadığını hissedebiliyordu New York, etrafında oluşturduğu hiçbir yerdi ve New York’u yine terketmeye hiç niyeti olmadığının farkına vardı” (Auster, 1985: 9). Bedenin hareketinde kaybolmak: içinde olunabilecek bir yerin, ama hiçbir yerde olmayan bir yerin üretilmesi.
Henüz kayıt yok

Yorumlar ve İncelemeler

Tümünü Gör
Reklam
Henüz kayıt yok