Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Annamarie Jagose

Annamarie JagoseQueer Teori Bir Giriş yazarı
Yazar
7.9/10
14 Kişi
33
Okunma
2
Beğeni
892
Görüntülenme

Annamarie Jagose Gönderileri

Annamarie Jagose kitaplarını, Annamarie Jagose sözleri ve alıntılarını, Annamarie Jagose yazarlarını, Annamarie Jagose yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Eşcinsel özgürleşme felsefesinin amacı, eşcinselliğin hoş görülmesinden daha fazlasını güvenceye almaktır. Kendisini toplumsal yapılar ve değerlerde radikal ve kapsamlı bir dönüşüme adamıştır. Eşcinsel özgürleşme, toplumsal cinsiyet ve cinsiyet rollerinin herkese baskı uyguladığı kavrayışıyla, eşcinselliğin salt azınlık kitlenin meşru kimliği olarak kabulü için değil, aynı zamanda "herkesin içindeki eşcinseli özgür bırakmak" için de mücadele eder.
Görünür olmanın ardındaki mantık, eşcinselliğin bir bireyin sadece arkadaşlarını ve iş arkadaşlarını ilgilendiren kişisel durumu olmadığını varsayar. Aksine, [eşcinsellik] utanç verici bir sır değil de meşru şekilde tanınan bir varoluş halinin açıkça ilan edilmesiyle dönüştürücü potansiyele sahip bir kimliktir.
Reklam
ABD, tüm dünyada lezbiyenler ve gey lerin hayal ve fantezilerinde özel bir yerde duruyor. İki dünya savaşı arasındaki yıllarda Amerikalı eşcinseller için Berlin ve Paris ne idiyse, Castro Street, West Hollywood ve Fire Island da ( hakeza kadınlar için Michigan Kadın Müziği Festivali) bugün bizler için odur.
Jeffrey Weeks'in (1972:2) ifadesiyle: Eşcinsellik tarih boyunca bütün toplumlarda, toplumun bütün farklı katmanları ve fertleri arasında var olmuş ve vasıflı bir onaya, kayıtsızlığa ve en korkunç zulümlere rağmen hayatta kalmıştır. Fakat muazzam çeşitlilik gösteren asıl şey ise, farklı toplumların eşcinselliğe nasıl baktığı, ona ne anlam atfettiği ve eşcinsel edimlerde bulunan kişilerin kendini nasıl gördüğüdür.
Kadınlar arasındaki aşk, ucubeliğe dönüştürülmüş ve yalnızca böylesi anormallikleri olanların tabi statülerini değiştirmek isteyecekleri iddia edilmiştir. Bu nedenle, seksologların teorileri, kadınları feminizmden uzaklaştırarak kadınların kadınlara âşık olmaları konusunda korkutmuş veya korkutmaya çalışmıştır; ve bunu her iki durumunda birer anomali şeklinde bir arada var olduğunu göstererek yapmıştır.
Özcüler, kimliği doğal, sabit ve doğuştan gelen bir şey gibi değerlendirirken, inşacılar kimliği akışkan, sosyal koşullanma etkisinde ve kişinin kendisinin anlamasına uygun kültürel modeller diye adlandırır.
Reklam
Örneğin, eşi ve çocuklarıyla birlikte yaşayan, fakat zaman zaman kaçamak yaparak başka erkeklerle cinsel ilişki yaşayan bir erkek eşcinsel midir?AIDS hakkında yapılan araştırmalarda görüşleri alınan erkeklerden bu durumda olanların çoğu kendilerini eşcinsel diye tanımlamamış. Görüşülen kişilerden biri cinsel kimliği konusunda şunları söylemiş:" Benim için bir önemi yok. Ara sıra erkeklerle yapıyorum. Bundan daha önemli olan şu ki, ben evliyim ve yaşadığım hayatı seviyorum... Bazı öğle tatillerinde ne yaptığım kimseyi ilgilendirmez." ( Barris vd.,1993:27).
Queer kavramı, geçmişte en iyi ihtimalle eşcinsel anlamına gelen argo bir terimdi, en kötü ihtimalleyse homofobik istismarı anlatan bir ifadenin yerine geçiyordu. Son yıllardaysa queer farklı manalarda, kimi zaman kültürel açıdan marjinal cinsel öz-kimliklemeler (self-identifications) öbeği için şemsiye terim olarak, kimi zaman daha geleneksel gey ve lezbiyen çalışmalarından yola çıkarak oluşmuş teorik modeli tasvir etmekte kullanılıyor.
Eşcinsellikteki eşcinsel arzuyu doğallaştırmak - ki gey ve lezbiyen hareketlerinin alışıldık stratejisi budur- yerine, Butler toplumsal cinsiyet kimliğine herhangi bir bağlılığın nihayetinde eşcinsel öznelerin meşrulaştırılmasının aleyhinde işlediğini ileri sürerek doğrudan doğruya toplumsal cinsiyet hakikatine karşı çıkar.
Judith Butler
“Toplumsal cinsiyet bedenin tekrar tekrar biçemlenmesi, kaskatı düzenleyici çerçeve içinde zamanla pıhtılaşarak bir töz görünümü, bir tür doğal oluş görünümü üreten bir dizi tekrarlanan edimdir”
Sayfa 101 - Notabene Yayınları
Reklam
M. Foucault
“İktidarın olduğu yerde, direniş de vardır.”
Sayfa 98 - Notabene Yayınları
Eğer iktidar daima salt baskıcı olsaydı, eğer iktidar hayır demek dışında bir şey olsaydı, sanıyor musunuz ki ona itaat etmeyi başarabilirdik? İktidara gücünü, istikrarını veren, onun kabul edilmesini sağlayan şey çok basittir. İktidar yalnızca hayır diyerek baskılamaz; üretir, memnuniyet yaratır, bilgiyi şekillendirir, söylem üretir. İktidar baskılayıcı olarak işlev gören olumsuz bir oluşum olarak değil sosyal organizasyonu baştan sona dolaşan üretken bir ağ olarak kabul edilmelidir.
Sayfa 97 - Notabene Yayınları
Cinsiyetin hiçbir öneminin kalmadığı ve toplumsal cinsiyetin varlığına son verilen bir dünya, eşcinsel özgürleşmecilerin iddiasına göre, kişinin kendisini ya eşcinsel ya da heteroseksüel olarak tanıma zorunluluğunca bastırılan biseksüel potansiyelin gelişmesini sağlayacaktı:
Sayfa 55 - Notabene Yayınları
35 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.