Anthony Giddens kitaplarını, Anthony Giddens sözleri ve alıntılarını, Anthony Giddens yazarlarını, Anthony Giddens yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ayrılmalar, ekonominin yan yana sıralanmış, kendi aralarında çok entegre olmayan, ancak her biri, ağırlık merkezleri kapitalist dünyanın merkezlerinde bulunan tüzel kişilerle güçlü bir şekilde entegre olan sektörlerden ve firmalardan oluştuğu yerlerde olur.
Birinci Dünya ülkeleri toplam tarımsal üretimin yansından fazlasını; imalat sanayisinin, ulaşım ve iletişimin ise yüzde 80’inden fazlasmı kontrol eder.
1717’de Manchester yaklaşık
10.000 nüfusa sahip bir kasabaydı; 1851 itibariyle geniş Lancashire bölgesinde, imalat ve ticaretin odağı olarak, nüfusu yaklaşık 300.000’e çıktı. 20. yüzyılın başlarında, çevre kasabalara bölünen Manchester’ın nüfusu 2.400.000’di. Bu tür gözlemler 18. yüzyılın sonlarında ve 19. yüzyılda kentselliğin yayılmasındaki yönlendirici gücün, kentselliğin önceki biçimlerinin altında yatan etkenlerden önemli ölçüde farklı olduğunu gösterir. Ancak bunlar yeni kentsel liğin belirgin karakterini açığa vurmaz.
Meritokrasi, kamu yönetimine daha bilgili ve yetenekli kimselerin seçilmesi ve ilerleme ve yükselmelerde bilgi, beceri, yetenek, başarı gibi kriter lerin ön plana alınmasını öngören, liyakâta dayalı bir yönetim anlayışıdır
Kapitalist toplumların iki çok önemli ortak özelliği vardır: birincisi, bu toplumlar son derece sanayileşmiş toplumlardır; İkincisi ekonomik faaliyet araçlannın büyük bir kısmı özel mülkiyetin elinde ve kontrolündedir
İlk sermaye birikimi, 17. ve 18. yüzyılda Avrupa’da ortaya çıkmış ve büyük bir toplumsal ve siyasal dönüşümler sürecini baş latmıştır. Marx’a göre, böylesi bir dönüşümün önemi, kapitalist girişimin oluşumunda var olan ikinci öğeyle bağlantısı kurulmadan kavranamaz.
Dahrendorf ve Marx bu konuda bir bakıma hemfikirdirler; her ikisi de kapitalizmin, yerini başka bir toplum türüne bırakmaya mahkûm bir toplum düzeni olduğu fikrindedir.
Çoğu zaman çağdaş antropolog, bir felaketi, bir askerî yıkım dan arta kalan, Batı’yla temas sonucu yakalanılan bir hastalığın tahrip ettiği veya geleneksel örf ve âdetlerin ortadan kalkmasıyla temeli aşınmış bir kültürü kayda geçiren kişidir.
Modem teknoloji sadece daha hızlı üretmekle kalmaz, aynı za manda dünün zanaat yöntemleriyle hiçbir şekilde üretilemeyecek ürünler ortaya koyar. En iyi Kızılderili örekesi bile günümüzdeki çıkrık kadar ince ve düzgün bir iplik eğiremezdi