Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Alışveriş
Keşfet
Kitaplar
Yazarlar
Okurlar
1000Kitap Android UygulamasıÜCRETSİZ – Google Play'den indirin
1000Kitap iOS UygulamasıÜCRETSİZ – App Store'dan alın
ŞartlarGizlilikTopluluk KurallarıHakkımızdaReklam VerinİletişimKütüphanecilerDizinlerÇerez Politikası
©2024 · 1000Kitap Web Uygulaması · 2.36.38
Becca Ritchie
En Eski Becca Ritchie Yorumları ve İncelemeleri
En Eski Becca Ritchie sözleri ve alıntılarını, en eski Becca Ritchie kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
335 syf.
8/10 puan verdi
Kitap zaten okuma listemdeydi ancak yakın bir zamanda okumayı planlamıyordum. Like Us serisini okuduktan sonra iki serinin bağlantılı olduğunu fark ettim ve hemen seriyi okumaya başladım.
Not: Bu seri Like Us serisinden yaklaşık 25 yıl öncesinde geçiyor ve ailelerin nasıl ünlü olduğu ve ailelerini kurduklarını anlatıyor. Like Us serisini okumak için bu seriyi okumanıza gerek yok ancak bu seriden başlayarak okursanız bazı olaylar daha açık oluyor.
Maximoff'un anne ve babası Lily ve Lo'nun üniversite yıllarını anlatıyor kitap. Lily seks bağımlısı, Lo ise alkolik. Bu durumu ailelerinden saklayıp istedikleri gibi bağımlılıklarını sürdürmek istediklerinden sahte bir ilişki içerisinde tamamen kendilerini insanlardan sakladıkları bir hayat geçiriyorlar.
Lo kitabın tamamında alkol bağımlılığını devam ettirdiği için bu kitap Lily'nin ağzından yazılmış ve bağımlılığın nasıl bir canavar olduğunu çok iyi yansıtmış yazarlar.
Anlaşmaları her zamanki gibi devam ederken, Lo sonunda ilişkilerinin gerçek olması gerektiğine karar veriyor ve Lily hiçbir zaman bağımlılığı için Lo'yu kullanmak istememesine rağmen monagamik bir ilişki yaşamaya başlıyorlar. Ama hayatlarına kendisini sokmaktan geri durmayan Connor, Ryke ve Rose'dan sonra sırlarını daha fazla saklayamıyorlar ve ortalık karışıyor.
Like Us serisini daha önce okuduğum için belli başlı şeylerin gerçekleşeceğini biliyordum. Birbirleri için sober olmaları (Bunun için Türkçe bir terim var mı bilmiyorum), Ryke'ın Loren'ın abisi olması gibi. Ama yine de olayların gerçekleştiği şekli okumak yeterince iyiydi. Yazarlar favorilerim arasında. Serinin devamını okumak için sabırsızlanıyorum.
265 syf.
8/10 puan verdi
Kitap Lo'nun rehabilitasyonda olduğu 90 günde Lily'nin neler yaşadığını anlatıyor. Ayrıca Ryke ve Daisy'nin arkadaşlık ilişkilerinin başlangıcı da bu kitapta.
Sürekli Lily'nin ya Lo geldiğinde beni istemezse düşünceleriyle kendi bağımlılığını yenmeye çalışmasını anlatılıyor kitapta. Tabi Rose'un katkısı da oldukça büyük. Terapi bölümleri kalbimi kırdı diyebilirim. Bu kadar etkilenmeyi beklememiştim. Yıllarca birbirlerine imkan sağlayıp bağımlılıklarının içine daha da gömülürlerken bağımlılıklarını yenmek için birbirlerine yardım ettikleri sağlıklı bir ilişkiye geçiş yapmalarını okumak çok güzeldi ve bir ayrıcalıktı.
Olay örgüsünde çok bir şey kaçırılmayacak olmasına rağmen kesinlikle kitabı atlamanızı tavsiye etmem. Karakterlerin derinliği hakkında ve ilişkilerinin kurulduğu temeller hakkında çok fazla şey kaçırırsınız.
512 syf.
10/10 puan verdi
Kitap Lo'nun rehabilitasyondan dönmesiyle başlıyor ve bu kitapta artık alkolün yarattığı sisten arınan Lo'nun bakış açısından da bölümler var.
Bağımlılıklarına imkan sağlamadıkları sağlıklı bir ilişki kurmaya çalışırlarken Lily'nin bağımlılığını medyaya sızdırmakla ilgili tehdit mesajları almaya başlıyorlar ve bu kitapta olaylar karışıp ünlü olma hikayesi başlıyor. Like Us'ı önceden okuduğum için zaten bunların olacağını biliyordum ama her şeyin açığa çıktığı yerlerde nefesimi tutmaktan geri duramadım. Yazarlar okuyucuları şaşırtmakta gerçekten iyi bir iş çıkarıyorlar.
Willow'un varlığından haberdar olma, Ryke'ın zayıf noktaları, Halway Comics ve Superheroes & Scones'un kuruluşu kısacası Like Us serisinden bahsedilip de daha derin bir anlatımı istediğim her olay neredeyse serinin bu kitabında ve her yeni olay olduğunda içimden çığlıklar atmadım desem yalan olur.
Bu kitaptan sonra Calloway Sisters serisi seriye dahil oluyor. Connor ve Rose Like Us (özellikle Sinful Like Us)'ta ve bu kitapta oldukça sevdim. Onların nasıl ünlendiklerini anlatan kitabı da okumak için sabırsızlanıyorum. Seri gerçekten okurları kendine bağlıyor, yazarları bu konuda tebrik etmek gerek.
443 syf.
8/10 puan verdi
Connor ve Rose'un hikayesini seveceğimi biliyordum ama bu kadar seveceğimi hiç düşünmemiştim. Marrow benim en sevdiğim ve yeri doldurulamaz ship Addicted evreninde ve Connor'un Rose'un hayatını kolaylaştırmaya çalıştığı ya da ailesine yardımcı olduğu her seferde Farrow'un Moffy'ye davranışlarını gördüm ve bu beni karaktere daha da
518 syf.
10/10 puan verdi
Addicted evreninde hakkında en az bilgi sahibi olduğum çift Daisy ve Ryke'tı, Sullivan'ın kitabı (Wild Like Us) henüz çıkmadığı için ve çifte bu kadar aşık olacağımı hiç düşünmemiştim. Bütün kitap boyunca Sully -Ryke'ın arkadaşı, sanırım Sullivan'ın ismi de buradan geliyor- gibiydim resmen. Gözlerimden kalp emojileri fışkırtarak 'fangirl'lük
472 syf.
8/10 puan verdi
Thrive Addicted For Now'dan hemen sonradan başlayarak Kiss the Sky ve Hothouse Flower'ın geçtiği zaman aralığını Lo ve Lily'nin perspektifinden anlatıyor.
Özellikle Hothouse Flower'ı okurken pek çok yerde Lo ve Lily'yi anlayamamıştım. Bu kitap aklımdaki bütün soru işaretlerini sildi ve "Keşke bu olayı Lo'nun/Lily'nin gözünden okuyabilsem." dediğim sahneleri okumamı sağladı. Tabi okumak isteğim bazı sahneler yoktu ama bu beni çok da üzmedi.
Lo ve Lily'nin bağımlılıklarını kontrol altına alıp tam anlamıyla sağlıklı bir ilişki yaşamaya başlamalarını okumak çok güzel bir deneyimdi.
534 syf.
10/10 puan verdi
Addicted serisinin (spin-off'lar dahil değil) en iyi kitabı bu kitaptı kesinlikle.
Hayatın getirdiği yeni zorlukları bir şekilde aşmaya çalışan Lily ve Lo aynı zamanda kendilerini Daisy ve Ryke ile birlikte Hale Co. için savaşırken buluyorlar. Hepsi birbirleri için kazanmaya çalışırken Lily ve Lo'nun karakterleri hayran olunacak bir şekilde gelişiyor ve hikayeleri - kendi perspektiflerinden - hak ettikleri mutlu sona kavuşuyor.
Kitabı bitirdiğimde oturup beş dakika boyunca boşluğa baktım ve ağladım sanırım. Bu beş kitapta o kadar iyi bir gelişim gösterdi ki karakterler kendimi gururlu bir ebeveyn gibi hissetmekten alıkoyamadım epilog bölümünü okurken. Çok daha önce okumadığım için çok kızıyorum kendime ve ilerleyen yıllarda defalarca gelip gidip tekrar tekrar açıp okuyacağımı biliyorum bu kitapları. Daha iyi yazılamazdı bu hikaye, Ritchie kardeşler mükemmel bir iş çıkarmışlar ortaya.
Willow ve Garrison'da bu kitapta varlardı. En az Lily kadar fangirllük yaptım onlar için, Whatever It Takes'te kendi perspektiflerinden okumak için hikayelerini sabırsızlıkla bekliyorum. Umarım beklediğime değer, gerçi Ritchie kardeşlerden aksi bir durum beklemiyorum.
556 syf.
10/10 puan verdi
Cobaltlar başka bir şey kesinlikle ya.
Tangled Like Us ve Sinful Like Us'ta Cobaltlar'ın kafasının içine giremediğimden bir türlü Jane'in davranışlarını anlamakta zorluk çekmiştim ama bu kitaptan sonra daha iyi kavradım.
Damaged Like Us'ta Moffy Connor'un biseksüel olduğu ile ilgili bir şeyden bahsetmişti ve 7 kitaptır bundan bahsedilmesini bekliyordum. Bir önceki kitapta bahsedildi de ama bu kitaptaki kadar büyük bir olay çıkmasını beklemiyordum bu konuda. Okurken şoka girdim gerçekten ve Connor ve Lo'dan çok Ryke'a üzüldüm.
Yazarların Scott Van Wright'ın olayını bağladıkları yere bayıldım. Kesinlikle hak ettiğini buldu ve olacakları önceden kestiremedim. Dahice yazılmış bir kurguydu.
Yazarların bu kitabı yazmamayı düşündüklerine inanamıyorum gerçekten. Ama iyi ki yazmışlar, bu kitap olmadan Rose ve Connor kabuk olarak kalırdı.
640 syf.
10/10 puan verdi
Calloway Sister'ların hepsini çok seviyorum, onlarla ilgili her şeyi de çok seviyorum ama en favori çiftim kesinlikle Raisy. O kadar çok şeyle baş ettiler ki, o kadar çok acı çektiler ki onlara karşı büyük bir sevgi duymaktan başka bir şey yapamıyorum. Lily ve Lo'da çok fazla şeyle baş etti ama her zaman birbirlerine sahiptiler yolculuklarında
742 syf.
10/10 puan verdi
Bu incelemeyi yazdığım için o kadar üzgünüm ki, hiç bitmesini istemedim bu serinin ve hala da istemiyorum. Ama o kadar çok şey yaşadılar ki kurgusal dünyalarındaki bütün mutlulukları hak ediyorlar.
6 baş karakterin çocuklarını büyütürken yaşadıkları ve We Are Calloway'in hayatlarına getirdiği yenilikleri okumak döktüğüm göz yaşlarına değdi kesinlikle. Çünkü kitabın 3'te 2'sini ağlayarak ve geride kalan 3'te 1'ini de gülerek okudum. Ama bitirdiğimde yüzümde kocaman bir gülümseme vardı.
Garrison ile ilgili yerlerde çıldırdım ve aylardır obsesif bir şekilde 21 Ocak'ın gelmesini beklerken defalarca okuduğum Whatever It Takes tanıtımı çok daha farklı bir anlam kazandı. Onlar da mutlu sonlarına kavuştular bu kitapta ama Whatever It Takes'le bu mutlu sona nasıl kavuştuklarını okumak için sabırsızlanıyorum.
HCM çocukları ile ilgili de pek çok şey öğrendim bu kitapta. Jane'in Sinful Like Us'ta neden Thatcher'i sevmekten bu kadar kortuğu gibi. Aynı zamanda Charlie'yi de çok daha iyi anladım, hala beyninin nasıl çalıştığına anlam veremesem de. Moffy'yi de. Sadece 8-9 yaşlarındayken bile ne kadar korumacı bir abi/kuzen olduğunu okumak güzeldi.
Bu seriyi okuduğum için gerçekten çok mutluyum. Ezberleyene kadar onlarca kez daha okuyacağımı da biliyorum. Umarım yazarlar Like Us serisi için 30-35 kitap daha yazarlar ve yakın bir zamanda veda etmek zorunda kalmam bu kocaman aileye.
352 syf.
10/10 puan verdi
Kitabın çıkmasını aylarca bekledikten sonra tam da yapmaya korktuğum şeyi yaptım ve devamının bir hafta sonra sonra yayınlanacağını bilmeme rağmen bir oturuşta Interpol -Garrison'ın en sevdiği grup- şarkıları eşliğinde bitirdim. Ve Garrison tabii ki de haklı çıktı. Interpol'ün müziğiyle tanışmak en güzel hediye.
Kitap geçmiş ve günümüz arasında
Karakterleri sevdim ama kitapta eksik bir şeyler vardı. Devam eder miyim etmez miyim meçhul fakat favorim olmadığı kesin. Kötü de diyemem, değildi. Ama işte benim kalemim değildi daha çok.
335 syf.
5/10 puan verdi
Bu kitap beni biraz yordu. Mevzu yetişkin içerik olması da değil, genel olarak bağımlılık olayının ele alınış şekli inanılmaz yorucuydu. Kitap gayet güzel başlıyor, ortalara doğru da akıcılaşmaya devam ediyor ama bir noktada çat -- tıkanıyor. Yazar düğümlerden birini kitabın ortasındayken çözünce kitabın kalanında kendinize bir düğüm arayarak sağdan sola savruluyorsunuz. Bu sefer de karakterler yorucu hale gelmeye başlıyor çünkü bağımlılıkları hem kendilerine hem de yaşam tarzlarına inanılmaz zorluklar çıkarmasına rağmen değişmek istemiyorlar. Karakterler hep aynı kafada ve belirli aralıklarla aynı şeyler yaşanıp duruyor. Sanki yazar kitabı ortasına kadar heyecanla yazmış da sonrasında nereye bağlayacağı konusunda kafası karışmış gibi. Bu kitap bir aşk romanı mı? Belki. Bağımlılıklardan kurtulma romanı mı? Yani, herhalde, ama pek sayılmaz. Üstelik ana karakterlerle de bağ kurması oldukça zor, çünkü bağımlılıklarından dolayı aşırı derecede benciller. Kısacası bunun çok uzun bir seri olduğuna dayanarak belki karakter gelişimi ileriki kitaplarda yaşanır diye düşünüyorum ama seriye devam edeceğimi sanmıyorum.
(kitabi uzun surede bitirmemin nedeni rs + araya bin tane kitap sokmam)
(rs'nin sebebi bu kitap degildi kitap gayet akici)
butun karakterlerin ayri bi havasi vardi baya severek okudum seriye devam edecegimm
devaminda ne olacak ayrica cok merak ediyorum ki ana karakterler haric digerlerinin hikayelerini de merak ediyorum okumak istiyorum
oyle ozellikle bayildigim bi karakter yok suan ama rose ve ryke'i daha cok gormek istiyorum
Raisy benim hayatım nefesim her şeyim.Aşklarım sizden daha iyisi yok gelemez bu kadar mükemmellik >>> En çok ağladığım kitao seride ama mükemmel ötesi efsane bir şey ️
