28 Aralık 1983 Eğirdir doğumludur.
Süleyman Demirel Üniversitesi Tarih, Anadolu Üniversitesi Halkla İlişkiler mezunudur.
1999 yılında yazdığı roman denemeleri bölümler halinde edebiyat dergilerinde yayınlanmıştır. Güçlü bir teşbih ve betimlemeleri olan yazar romanlarında genellikle post modern bir dil kullanmaktadır.
Ukrayna Milli şairi olan Taras Şevçenko’yu tanımak adına bir dizi araştırma yaptı. 2013 yılında yaşadığı İsveç'ten Türkiye'ye dönüş yaptı.
Yüze yakın Osmanlıca kaynak eserlerin tıpkı basımlarını yayınlamıştır. Yerel kültür ve tarih projelerinde yer alan yazar, özel tv programları yapmaktadır.
Ukrayna Edebiyatına ait Kaydaş Ailesi’ni Türkoloji Bölüm Başkanı Doç Dr.İrina Pokrovska’nın çevirisiyle Türk Edebiyatı’na kazandırmıştır.
2021 yılı itibâriyle 17 adet yayınlanmış kitabı vardır. 130 kitabın yönetmenliğini, 60 romanın editasyon ve kurgu danışmanlığını üstlenmiştir.
Orta derece Rusça, iyi derecede İsveçce konuşan yazar, aktif olarak kendi yayın kuruluşunda yazarlık ve tarih projeleri yönetmektedir.
Kayı Beyi Ertuğrul Kitabı ile popülerlik yakalamıştır.
En çok okunan kitapları başlıca:
Kayı Beyi Süleyman Şah
Kayı Beyi Ertuğrul
Kayı Beyi Osman
Osmanoğlu Orhan Gazi
Arz ve Türk Arz Eder
Gizemli Macera
Uzayda Macera
Annem
Ölme Babam
"Yolunuz hak olsun, umudunuz ilahi aşk. Sırat ayağınızda, cennet kucağığınızda , cehennem ırağınızda olsun. Sefer emrinizde , dua kınınızda , helal gözünüze ilhak olsun. Hak yanınızda , sabır ocağımızda olsun."
Kayı Beyi Ertuğrul ile birlikte aldım. Okurken genel olarak içimden babası kılıklı diyip gülümsedim. Bu kitap ilkine nisbeten daha merak verici ve heyecan dolu...
Okurken içten içe keşke o günlere gidebilip hepsini görseydim diyorum. Çünkü hepsi elleri öpülesi insanlar. Kitabın sonlarına doğru çok büyük bir heyecana kapıldım. Siyasetin ne olduğunu belkide bana özetledi gibi bir şey. Siyasi zeka budur dedim.
Bu kitapta yine tarih okumayı sevmiyorum diyenlerin okuması gereken bir kitap. Kendilerini tarihe biraz daha yakın hissedebilirler. Okurken bazen çok büyük hüsran bazen çok büyük gurur duydum. Hüsranım bazı şeylerin elde edilebilmesi için verilen fedakarlıklar ve kayıplar... Ama gururum hüznümü yenerek üste çıkıyor. Zamanında böyle insanların hükmü altıda yaşamak çok onur verici.
Kesinlikle bir şans vermelisiniz. Okumaya değen bir eser. İyi okumalar...
Kitabı ilk gördüğümde bunu okumalıyım dedim. Kitap aman aman bir tarih kitabı değil. Tarihin romanlaştırılmış hali. Ben kitabı okurken , gerçek bir hükümdarı değilde hem işinin patronunu, evin erkeğini , çocuğunun babası Ertuğrul Gazi'yi okudum. Bir yöneticinin sadece , bey olmadığını anlamama yardımcı oldu diyebilirim.
Bekir Manav kitabının son sözlerini bana göre çok güzel bitirmiş. Osmanlı'nın temellerini atanın Ertuğrul Gazi olduğunu bizlere kanıtlıyor aslında... Diğer bi yönü kitapta şehit olanlara okurken ağlamamak mümkün değil. Galiba ağlamamın sebebi o günle bu günü karşılaştırmam. Değişen pek bir şey yok aslında. Askerlerin ardında, şehitlerimizin ardında yine gözü yaşlı insanlar var... Kitapta beni etkiliyen yine bir konuda, gözünü kırpmadan birbirlerine canını emanet eden askerler oldu. Sırt sırta , omuz omuza , Allahuekber nidalarıyla. Bu günlerde bile kendilerini birbirlerine , birbirlerini Rab'lerine emanet etmeleri muazzam bir şey. Sanırım onların bu güvenlerine her zaman imreneceğim...
Benim tanıdıklarım ve çevrem genel olarak tarih kitabı okumayı sevmiyorlar. Bu kadar şanlı bir tarihimiz varken insanların okumayı dahi reddetmesi çok üzücü. Ama ben tarih okumayı sevmiyorum, derseniz bu romanı okuyarak tarihe biraz daha yakın olabilirsiniz. Okunmaya değer bir kitap. İyi okumalar...
3 Mayıs Türkçülük Günü'dür. Ama ben tümüyle içsel bir güdüyle rafımdan bu betiği aldım ve gözlerime arz ettim. Bitirmeden de bırakamadım. Sanırım kan çekti. Çünkü başka birini okumak isterken "hayır, bunu okuyacağım" dedim ve okudum. Bir betik düşünün hem gururlandıran hem kızdıran hem odunuzu (ateşinizi) güçlendiren. İşte Arz