Seyyah, iki bilincin de aktörüdür. Farkındalığıyla ve anlamlandırma yetisi ile oluşan bireysel bilinci, toplum içinde yaşıyor olmasıyla ve gözlemleriyle de toplumsal bilinci kendisinde yaşatır.
“Kısa bir gezinti biçiminde de olsa yürüyüş çağdaş toplumlarımızın telaşlı ve endişeli yaşamını tıkayan kaygılara geçici olarak ara verir. Yürüyüş insanı kendisine, titreyen nesnelere döndürür ve kolektif rutinlerin yok etme eğiliminde olduğu bir değerler hiyerarşisini yeniden kurar.”
Fotoğrafçı kent cehennemini didik didik eden, kostak kostak yürüyen, gezip dolaşan yalnız birinin, kenti tensel aşırılıklara ev sahipliği yapan bir peyzaj olarak keşfeden o röntgenci gezginin silahlı versiyonudur.
İbn Batuta gezmiş olduğu coğrafyalarda evliliklerden, düğün merasimlerine yemek kültüründen ticarete, toplumsal örgütlenmelerden dini sınıflara, savaşlardan ülke sınırlarına kadar her konuyu dikkatle incelemiş ve bizlere aktarmıştır.