Önümde duran kağıtlara ona anlatmak istediğim her şe yi yazmak istiyordum. Hiçbir şey önceden tasarlanmamıştı. Her şey daha önce hiç hissetmediğim bir şekilde spontane ve aniden gelişmişti. Benim için yaptığı her şeyden ötürü ona teşekkür ettim... Çektirdiğim acılar için beni affetmesini dile dim, ama her nerede olursa olsun kendi mutluluğumu ara yacağımı bilmesini istedim. Hem ben hem de problemlerim olmadan babamla tekrar mutlu olmalarını umdum. intihar notu gibi görünen mektubu yeniden okudum. Ne var ki ben
olayları olduğundan farklı yazamıyordum. Bir şekilde o gün içimde bir şeyler ölmekteydi.
Mektubu masanın üzerine bıraktım, dosyamı ve çantamı aldım. Hep mutfak kapısından çıkardım . Lavaboya doğru eğilerek annemin yanından geçtim. "Hoşça kal, anne." Ce vap vermedi. Arkasına da bakmadı. Onu bir daha göremeye ceğimi biliyordum. Tam kapının önüne geldiğimde anneme baktım. Yine arkasına bakmadı. İşte o an ona sarılacak cesa reti kendimde bulamadığım için çok pişmanım. Annemi se viyorum. Ama o bunu bilmiyor. Arkasına bakmadı. Her iki miz de ne tek bir kelime ettik ne de her hangi bir mimik yap tık. Sessizce kapıyı arkamdan kapattım. Hoşça kal, anne...