Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

Bülend Tokgöz (Yahya Konuk)

Bülend Tokgöz (Yahya Konuk)Bosna'dan Afganistan'a Cihadın Mahrem Hikayesi yazarı
Yazar
7.9/10
14 Kişi
73
Okunma
14
Beğeni
2.351
Görüntülenme

Bülend Tokgöz (Yahya Konuk) Gönderileri

Bülend Tokgöz (Yahya Konuk) kitaplarını, Bülend Tokgöz (Yahya Konuk) sözleri ve alıntılarını, Bülend Tokgöz (Yahya Konuk) yazarlarını, Bülend Tokgöz (Yahya Konuk) yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mücahidlerin kısm-ı azamı, düşecekleri yeri arayan, dünya hayatının kirleticiliğinden kaçan insanlardır. Bu uğurda yola çıkmışlardır ve her gün ettikleri dualarda aralarından ilk alınacak kişinin kendileri olması temennisi vardır. Dünyadan bu vazgeçiş tavrı zahidlerin zühdünden daha güçlü bir takva oluşturmaktadır. Adanmak ve arınmak aynı eylemin iki vechesi olarak hemdem yaşanır.
2024 yılı içerisinde bakmayı düşündüğüm kitaplar.. +neden okuyacaklarım listesine eklemedin de böyle ileti şeklinde yazdın bunları? -çünkü okumayı değil bakmayı düşünüyorum. baktıktan sonra okuyup okumayacağıma dair karar vereceğim.
Reklam
Boşnakların İslâm telakkisine yabancı savaşçıların nasıl tesir ettiğini anlamak itibarıyla da ehemmiyetli. Araplar onları nasıl ürküttü? İranlılar nasıl satın aldı? Türkler nasıl dejenere etti? Bosna'da bizler ne yaptık?
"Türk/iyeli." Türk'e Türk diyemeyen adamın hangi sözüne kulak verilmelidir bilmem ki. Türkiyeliler birleşip sonunda Türkleri kovacaklar memleketten, ayıptır ya hu.
Sayfa 27 - ark
Benim en çok bulunduğum Zenitsa, Travnik, Visoko şehirleri yani Orta Bosna, harbin şerrinin en az ulaştığı havzaydı. Harp, buralarda ancak cephe gerisinde hissedilebileceği kadar, çok zaman ondan da az hissediliyordu. Bir senede Zenitsa'ya yirmi top düşmemiştir. O da sonlara doğru. Sarayova sıcak bir sahaydı, evet yıkım vardı ama dehşet verici olduğu söylenemezdi. Fakirlik ve gıda maddelerinin temininde yaşanan zorluklar, arada bir düşen havan ve toplardan daha mühim bir sorundu.
Yaralılara bakıyordum, garip bir istatistikle karşılaşıyordum. Cephede vurulanlar arasında bir tane bile hâli vakti yerinde adam mevcut değildi. Zeki de yoktu. Zenginler ve zekiler harpten kaytarmanın bir yolunu bulmuşlardı. Kumandanlık ederek harpten kaytaranlar, Armia BİH'in belkemiğini oluşturuyordu. Harbin hamalları arasında ateşpare-i zekâ da olsa fakir olanlar vardı ama alık da olsa zengin olanlar yoktu. Zenginlik harpteki en sağlam bunkerdi.
Reklam
Boşnakların en büyük düşmanı Sırplar, Hırvatlar değildir. Laikliktir. Diğerlerinin kılıçlarını bileyip onları kalkansız bırakan laiklik.
İki taraftan da bu suale takilip kalan olduğunu Biyolabuçi'de öğrendim. Eskiden bu köyde iç içe, dostça yaşadıkları ve şu an karşı siperlere düştükleri için eski dostların kahırlandıkları söyleniyordu. İki tarafta içip içip düşman dostlarına seslenirmiş, saatler süren sarhoş muhabbeti böyle başlarmış. Arada şakacıktan birbirlerini tarayıp gülerlermiş. Kâh ortada bir yerlerde buluşup içki ve sigara trampaları da gerçekleştirir, çoluk çocuk, eski günler ve harbin ettikleri hakkında çene çaldıktan sonra siperlerine dönerler, kâh oracıkta çöküp birlikte demlenirlermiş. Köylülere kalsa harp bu cephede bugün bitermiş ama dışarıdan gelen Çetnikler (Sırp Faşistler) harp yanlısıymış, onlar bırakmıyormuş...
Harp zamanında yürümesi bu kadar hoş olan ormanın yolu sulh zamanında nasıldı acaba? Bu kadar güzel olduğu için mi paylaşılamamıştı? Neyi paylaşamamışlardı? Önceki gün uğradığım Armia BİH (Bosna ve Hersek Ordusu) mevzisindeki askerlerle Sırpların ne alıp veremediği olabilirdi ki? Dört duvara kadın posterleri asmışlardı. Oynadıkları kâğıt destelerinin iç yüzü kadın resimleriyle kaplıydı. Boş kovan sayısına yaklaşan içki şişeleri etrafa saçılmıştı, içip içmediğizi soracak kadar da misafirperverdiler. Resimlerle alâkalı serzenişlerimizi anlayamamışlardı, Boşnakça günah nasıl deniyordu? Böyle bir mefhumu kullanmayalı kaç zaman olmuştu? Burada ne fikre binaen bulunduğumuzu bir Sırp kadar kavrayamıyorlardı.
179 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.