Freud’un düşüncesine en önemli katkıyı yapan, onu yeniden yorumlayıp, yazan ve ötesine geçen kişi Lacan oldu. Lacan dışında pek çok önemli kuramcı sayılabilir . Karen Horney’in başını çektiği Kültürel Psikanalistler, öznenin kültürle yaşadığı çelişkileri ortaya koymada önemli saptamalar kaydettiler. Melanie Klein ise nesne ilişkileri üzerinde durarak, öznenin dışarısıyla ilişkisini farklı bir biçimde kavramaya çalıştı. VVilhelm Reich cinsellik üzerine yaptığı vurgu ve bunu radikal bir biçimde kavramaya çalışmasıyla önemliydi.
İzleyici-Film-Yönetmen üçgeninden oluşan bu yapının analizinde en önemli kavramlar olarak, ‘Anlamlandırma’, ‘Özdeşleşme’ ve buna bağlı olarak ‘Arzu’ kavramı yer almaktadır. Özellikle Lacan’ın ünlü ‘Arzu Grafiği’nin yapısı, Klasik Anlatı Sinemasında karakterlerin kuruluş süreci ile paralellik göstermektedir. ‘Arzu Grafiği’ insanın kültürel evren içerisine girerek nasıl özneleştiğini, burada ne gibi bir işlev gördüğünü ve sonunda hangi konuma geldiğini formüle etmekte ve bir anlamda da öznenin yaşadığı ‘dram’ı anlatmaktadır. Bu grafiği oluştururken Hamlet’ten yola çıkmış olduğu da düşünülecek olunursa Anlatı Sineması ile paralellikler kaçınılmaz olacaktır. Burada temel kavram olarak ‘özdeşleşme /kimlik edinme (Identification)’ görülebilir.
Lacan içgüdülerin doğuştan geldiğini söylerken, dürtülerin çocuğa aile tarafından kazandırıldığını ve bu suretle içgüdülerde dürtüye yönelik bir dönüşüm olduğunu vurgular.
Freud; Ruhsal yaşamı yaşambilimsel bir bakış açısından incelemeye dönersek, bir 'içgüdü' bize ruhsal ve bedensel arasındaki bir temel kavram olarak, bedenin içerisinden kaynaklanarak ruha ulaşan uyarıların ruhsal temsilcisi olarak, ruhsalın bedensel ile bağlantısından doğan iş istemi olarak görülecektir.
Unutulmamalıdır ki Lacancı Gerçek hiçbir zaman bizzat kendisi değildir, o ancak simgesel evrende belirli bir cisimleşme, Şey aracılığı ile kavranılabilir. Lacan’ın öznenin kendisine ulaşmaya başlayacağı nokta olarak tanımladığı yer burasıdır; öznenin kendi özne konumunu yıkması ve bu Şey’i irrasyonelliği içinde kavraması gereken nokta. Toplumsal dönüşüm olmadan öznenin kendi başına daha fazla ileriye gidebilme şansı yoktur, özne ancak bununla uzlaşabilir.
İncelemenin ilk kısmında Lacan'ın Arzu grafiğini ele aldıktan sonra, Hitchcock'un The Birds (Kuşlar) filmi üzerine Bakır'ın söylediklerine ek olarak getirmek istediğim birkaç yorumu paylaşacağım.
Arzu grafiğinin dört şeması üzerinden öznenin yapılanma süreci >>
Şekil 1 - i.imgyukle.com/2020/05/04/rXgK...
Burada S-S', vektörü