Christopher Alexander Gönderileri
Christopher Alexander kitaplarını, Christopher Alexander sözleri ve alıntılarını, Christopher Alexander yazarlarını, Christopher Alexander yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Ben mimarım. Yaşamımı insanların kendilerini evinde hissedebileceği binalar için formlar bulmaya çalışarak geçirdim. İşimin ana bölümü olarak, gerçek binaların yapımında daha derine
nüfuz etmeyi gerekli gördüm. Sadece bariz yapısal bölüme değil, aynı zamanda binanın yapıldığı ince ayarlı dokuya. Öğelerine, tabanlarına, çatılarına, duvar desenlerine, taban detaylarına—özetle, binanın mikroskobik düzeyde yapılma şekline.
Bunu yaptıkça, binanın güzelliğinin sadece bulunduğu yerin güzelliğine, planına ve odalarına deği, aynı zamanda ince yapısına da bağlı olduğunu giderek daha çok fark ettim-tahtaların buluşma şekli, merdiven korkuluğunun başındaki küçük oyma, tavandaki kabartma desen gibi küçük şeylerin yapıya yaşam verdiğini ya da vermediğini gördüm.
Genellikle binanın "detayı" olarak adlandırılan
nevi pastanın üzerindeki krema değil, onun ince yapısıdır, ne olduğunun ve bizi nasıl etkilediğinin özüdür.
..
Fakat yirminci yüzyıl sanatı bu düzeyi ele almakta çok kötü bir sınav verdi. Bina yapımına yönelik “kavramsal bir yaklaşıma alıştık: Mukavvayı andıran beton, cam, boyalı alçıpan veya kontrplaktan yapılmış büyük yüzeysel levhalar makro düzeyde çok soyut formlar yaratır. Fakat bunlarda ruh yoktur, çünkü hiçbir ince yapıları yoktur.
Sayfa 12
These kinds of windows which create "places" next to them are not simply luxuries; they are necessary.
Sayfa 834Kitabı yarım bıraktı
You see, then, that our love for window "places" is not a luxury but an organic intuition, based on the natural desire a person has to let the forces he experiences run free. A room where you feel truly comfortable will always contain some kind of window place.
Sayfa 834Kitabı yarım bıraktı
No one can be close to others, without also having frequent opportunities to be alone.
Sayfa 669Kitabı yarım bıraktı
This is one of the patterns people most often disagree with. However, we believe they are mistaken.
People's attitude to this pattern often runs along the following lines: "The pattern suggests that I should sleep somewhere where the sun can wake me up; but I don't want the sun to wake me up, I want to be able to sleep late, whenever I can. I guess have a different style of life; so the pattern doesn't apply to me." We believe there may be fundamental biological matters at stake here and that no one who once understands them will want to ignore them, even if his present style of life does seem to contradict them.
Sayfa 657Kitabı yarım bıraktı