Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

E. J. Wilkinson Gibb

Osmanlı Şiir Tarihi yazarı
Yazar
0.0/10
0 Kişi
5
Okunma
0
Beğeni
454
Görüntülenme

Öne Çıkan E. J. Wilkinson Gibb Gönderileri

Öne Çıkan E. J. Wilkinson Gibb kitaplarını, öne çıkan E. J. Wilkinson Gibb sözleri ve alıntılarını, öne çıkan E. J. Wilkinson Gibb yazarlarını, öne çıkan E. J. Wilkinson Gibb yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
ŞİİR EDEBİYAT TARİH OSMANLI
3. CİLDE BROWN'UN ONSOZU Müteveffa EJ.W. Gibb'in Osmanlı Şiir Tarih'ni halka sunarken bu mukaddimede dostumun eseri ve hatırasıyla ilgili olarak üç ayrı konudan kısaca bahsetmek istiyorum. Bunlar: Yazarın sabrı ve ilmî çalışmalarının neticesi olan bu eser ve özellikle şimdiki kısmı ve bunu takip eden kısım; el yazmaları koleksiyonu ve bayan
Sayfa 9 - Akçağ Yayınları ☪ 1. Baskı / 1999 - Ankara
ŞİİR EDEBİYAT TARİH OSMANLI
Kendi kendime hep şöyle dedim: "Farzedelim ki Türkler, Arap ve İran edebiyatlarıyla aynı kıymette, onlarla karşılaştırılabilecek bir edebiyata sahiptiler, peki ya Araplar ve İranlılar, edebî tenkit sanatında Osmanlı Türklerininkine yaklaşacak bir seviyeye ulaşmışlar mıydı acaba!" Edgard G. Browne
Sayfa 512 - Akçağ Yayınları ☪ 1. Baskı / 1999 - Ankara
Reklam
Gizlendi gülistanda yeşil yaprak ardına Rengi izârunuzdan olup şerm-sâr gül Şair burada tabî olan gülün kırmızılığını ve yeşil yaprakların arkasında olmasını, hitab ettiği güzelin yanağının kırmızılığından dolayı mahcup olmasına bağlayarak hüsn-i talil yapmaktadır.
Sayfa 86
ŞİİR EDEBİYAT TARİH OSMANLI
Şinasi böylece milletinin edebiyatını yenileştirme yolunda zahiren asımın ruhuna aykırı bir gidiş tutmuş gibi görünse de aslında daha derinlerde bulunan temayüllere uygun hareket ediyordu. Görünüşte asrının ruhuna aykırıydı; çünkü o dönemde hâkim olan, İran edebiyatı taraflısı bir iyileştirme hareketiydi ve bu İrânîleşmenin yeniden nüksetmesi zarurî olarak sun'îliğin güçlenmesi demekti. Ancak onun çalışmaları bu görünürün altında gizlice ve sessizce devam etmiş, millî vasıflarının özüyle ahenk içinde olduğundan da yürütmekte olduğu inkılâp, ortaya koyduğu prensipler, ölümünü müteakip on sene içerisinde hem şiir hem de nesirde yenilenmiş, hâkim bir edebiyat dilini ortaya çıkarmıştır.
Sayfa 530 - Akçağ Yayınları ☪ 1. Baskı / 1999 - Ankara
ŞİİR EDEBİYAT TARİH OSMANLI
İlhamı artık Doğu yerine Batı Avrupadan gelen Osmanlı şiirinin Modern Dönemi ikiye ayrılmaktadır; biri hazırlık, diğeri olgunlaşma dönemi. îlki Şinasi'nin Fransız şairlerinden tercümeler yayınladığı 1859 (1275)'da başlar; ikincisi ise Hamid Bey'in Sahra'sının görüldüğü 1879 (1296)'dur.
Sayfa 513 - Akçağ Yayınları ☪ 1. Baskı / 1999 - Ankara
ŞİİR EDEBİYAT TARİH OSMANLI
Tevfik Bey, geçmişin yamalı bohçasını dağıtma işine samimî bir niyetle başlayan bu reformcuyu bir yerde, edebiyat dilinin aykırılıklarının azraili olarak tanımlar. Böylece Türk dilinin özünün tekamül ettirilmesi işi bütün modern okulun hedeflerinden biri olur. Bu işin gerçekleştirilmesinde sun'î bir takım kaynaklar değil tamamıyla dilin kendi kaynakları kullanılmıştır. Ancak uzun süredir dilde kullanılan ve Türkçeleşmiş olan Arapça, Farsça kelimelerin yerine hemen hemen unutulmuş Tatar sözcükleri ikame edilmeye çalışılmamıştır; ne ayna gözgü, ne de cennet uçmak yapılmıştır. Yapılan iş, şimdiye kadar tamamen ihmal edilen Türkçe dilbilgisinin bir sisteme bağlanması, yerli dilde bulunan kullanılmamış malzemenin ortaya çıkarılması ve yalnızca bölgesel olarak konuşma dilinde bulunan pek çok kelime ve kaideyi edebiyat diline sokmaya çalışmak olmuştur. Şinasi'nin ikinci derecede yaptığı yenilik noktalama işaretlerini yazı diline takdim etmek olmuştur.
Sayfa 529 - Akçağ Yayınları ☪ 1. Baskı / 1999 - Ankara
Reklam
ŞİİR EDEBİYAT TARİH OSMANLI
Şinasi Efendi Şinasi, o zamana kadar ihmal edilen Türkçenin özünün geliştirilmesi gerektiğini farketmiş ve bu yolda ilk adım olarak da asırlardır yazı dilinde hayatî önemi haiz ne varsa hemen hemen hepsini boğmuş olan aşın Farsça unsurları, gereksiz süslemeleri ve faydası olmayan ilavelerin temizlenmesiyle meşgul olmuştur.
Sayfa 529 - Akçağ Yayınları ☪ 1. Baskı / 1999 - Ankara
Kar yağdırıp yer donduran hayvanlara rızkın viren Bu cümle işleri gören hem canlara canan benim
Sayfa 117
Hepsini söyleyeceğim Türkçeyi bildiğim kadar Nedir Rabb'imin bana gösterdiği bütün sırlar (Sultan Veled)
Sayfa 106
Sebatı yok bu âlemin ana kim itimad eder Ferah gelir terah gider terah gelir ferah gider
Sayfa 88
35 öğeden 11 ile 20 arasındakiler gösteriliyor.