Ebü'l-Berekât en-Nesefî Gönderileri
Ebü'l-Berekât en-Nesefî kitaplarını, Ebü'l-Berekât en-Nesefî sözleri ve alıntılarını, Ebü'l-Berekât en-Nesefî yazarlarını, Ebü'l-Berekât en-Nesefî yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kulun başına gelmeyecek olan, ona ulaşacak değildir. Ulaşacak olan da ondan şaşacak değildir
Sayfa 110Kitabı okudu
Bir insanın "ben hayattayım inşallah" demesinin uygun düşmeyeceği gibi, "inşallah müminimdir" demesi de doğru olmaz.
Sayfa 100Kitabı okudu
Ebu Hanife ra. şöyle demektedir: "Yerin ve göğün yaratılışını görüp de yaratıcısını bilmeyenin hiçbir mazereti olamaz."
Sayfa 98Kitabı okudu
Hristiyanların kabul ettikleri görüşün aksine Allah cevher de değildir. Çünkü cevher mürekkep cisimlerin aslından ibarettir ki, bölünme kabul etmeyen en küçük cüz, cevher olarak adlandırılır. Allah mürekkep cisimlerin aslı olmadığından cevherde olamaz. Çünkü cevher bölünme kabul etmeyen bir yer kaplayıcıdır ve hareket ile sükundan beri değildir. Bu nedenle de daha önceden belirtilen nedenlerden dolayı sonradan olmuştur.
Sayfa 40Kitabı okudu
"O gün bazı yüzler parıl parıldır, Rablerine bakıp dururlar."
Sayfa 68Kitabı okudu
Musa (a.s) Rabbini görmek istemiştir.
Sayfa 66Kitabı okudu
Rü'yetullah
Ahirette, inananların cennete girdikten sonra gözleriyle Allah'ı görmeleri akıl açısından mümkün, nakil açısından ise gereklidir.
Sayfa 66Kitabı okudu
"Asıl söz kalpte olandır bil
Kalbe bir klavuz kılınmış dil"
Sayfa 54Kitabı okudu
Alemin yaratıcısı, hayy, kâdir, semî', basîr, mürîd gibi kemal sıfatlarıyla muttasıftır. Filozofalar, yaratılmışlara atfedilmesi mümkün olan şeylerin, Allah ile yaratıklar arasındaki benzerliği ortadan kaldırmak için, Yüce Allah'a gerçek anlamda atfedilemeyecğini söylemektedirler. Bu durumda benzerlik, isimlendirme konusundaki ortaklıkla gerçekleşmektedir ki bu geçersizdir. Çünkü eğer benzerlik, yalnızca isimlendirme konusundaki müştereklikle gerçekleşseydi, bu durumda bütün zıtlar birbirine benzerdi.
Sayfa 46Kitabı okudu