Eric Hazan kitaplarını, Eric Hazan sözleri ve alıntılarını, Eric Hazan yazarlarını, Eric Hazan yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Görmezden gelinen bir başka olguyu hatırlayalım: Günümüzde, Beyazlar ile Siyahlar arasındaki eşitlik Amerikan Rüyası'nın bir parçası olarak yüceltiliyor, kanıtlanması gerekmeyen, bariz bir siya- sal-etik aksiyom olarak görülüyor-oysa 1920'ler ve 1930'larda irk- lar arasındaki tam eşitliği yalnız Komünistlerin savunduğunu hatırlayan var mı?
Kapitalizm ile demokrasi arasında doğal bir bağlantı olduğunu savunanlar, tıpkı totalitarizm tehdidi karşısında kendini demokrasi ve insan haklarının “doğal" savunucusu olarak takdim eden Katolik kilisesi gibi -sanki Kilise demokrasiyi ancak 19. yüzyılın sonunda, o da dişlerini gıcırdatarak, çaresiz kabul ettiği bir taviz olarak, monarşiyi tercih ettiğini, yeni çağlara ödün verdiğini açıkça belirterek kabul etmemiş gibi- hile yapıyor. Bir de Katolik Kilisesi özgürlük ve insan onuruna saygının kılavuzu olacak ha?
Zihnimizde basit bir deney yapalım. 1960'ların başına kadar, (sıradan) Katolikler için okunması yasaklanmış kitaplarla ilgili o malum Dizin'i yayımlamayı sürdürüyordu Kilise; bu Dizin'e şu veya bu zamanda girmiş bütün eserleri yok ettiğimiz takdirde Avrupa' nin sanatsal ve entelektüel tarihinin nasıl olacağını bir canlandırın zihninizde: Descartes'sız, Spinoza'sız, Leibniz, Hume, Kant, Hegel, Marx, Nietzsche, Kafka, Sartre'sız bir modern Avrupa-modern edebiyat klasiklerinin çoğunu saymaya bile gerek yok.
Slavoj Žižek
Demokrasi ne Âlemde?, Hazırlayan: Eric Hazan
Sayfa 108 - Metis, 3.cü baskı - Mart 2023Kitabı okudu
İyisi mi ben, ideolojinin derin sularına balıklama dalıp demokrasi meselesini cepheden ele alayım.
Birisi demokrasinin kuyusunu kaz- makla suçlanacak oldu mu, cevabı Komünist Manifesto'da benzer suçlamalara (Komünistler ailenin, mülkiyetin, özgürlüğün vb. kuyusunu kazıyor) verilen yanıtı kendi sözleriyle aktarmak olmalı:
Onların kuyusunu asıl egemen düzen kazıyor. Nasıl işgüçlerini satanlar için özgürlük (pazar özgürlüğü) özgürlüksüzlük demekse, nasıl burjuva ailesi yasallaştırılmış fuhuş olmaklığıyla ailenin kuyusunu kazıyorsa, demokrasinin kuyusu da bu parlamenter biçim ve onun be- raberinde getirdiği büyük çoğunluğu pasifleştirme özelliğiyle, ayrıca yaygınlaşan olafğanüstü hal mantığının içerimlediği yönetici ayrıcalıklarının artmasıyla kazılıyor.
Slavoj Žižek
Demokrasi ne Âlemde?, Hazırlayan: Eric Hazan
Sayfa 105 - Metis, 3.cü baskı - Mart 2023Kitabı okudu
Demokrasiden Tanrısal Şiddete
IDEOLOJİLERİ geride bıraktığını iddia eden günümüzde ideoloji hiç olmadığı kadar bir mücadele alanı başka mücadelelerin yanı sıra geçmiş gelenekleri sahiplenme mücadelesinin alam- durumunda- dir. İçinde bulunduğumuz müşkül durumun en açık belirtilerinden biri, Martin Luther King'in liberallerce sahiplenilmesidir
9 makaleden oluşan bu seçkiyi pek beğendiğim söylenemez. Özellikle bazı makalelerin çevirisi çok özensiz yapılmış ve okumayı oldukça karmaşık hâle getirdi. İçinde bulunan üç yazı dikkate değerdi. En çok Slavoj Žizek'in yazısını beğendim. Felsefi anlamda güzel şeyler içeriyor. Günümüz olayları ve siyaset bilimine ilgiliyseniz tereddütsüz okuyabilirsiniz.
Fareed Zakaria demokrasinin ancak ekonomik olarak gelişmiş ülkelerde "tutunabildiği"ne işaret ediyor: Şayet gelişmekte olan ülkeler "erken demokratikleşmişse", ekonomik felaket ve siyasal despotizmle sonuçlanan bir popülizme varılır.
Platon, kendi siyasal varoluşunun sorumluluğunu almış ama uygun biçimde hazırlanmamış ruhların çöküşe ve denetimsiz ahlaksızlığa yol açacağından endişe etmişti, ama bugün daha bariz ve kaygı verici bir tehlike söz konusu: halkın faili olduğu faşizm.
Alın size hayat! Ne düzen, ne fikir, ama yine de hoş, mutlu, özellikle de, anlamsız olduğu kadar özgür diyebiliriz. Özgürlüğün bedelini anlamsızlıkla ödemek, pek de pahalı sayılmaz hani.
Doğrusu bizde gençliğin önceliği, imtiyazlılığı, eğlenceyi, vakit öldürmeyi toplumsal yasa olarak dayatır. "Eğlenin" sözü herkesin sloganıdır. Eğlenemeyecek olanların bile. Günümüz demokratik toplumlarının derinlerine kök salmış aptallığı da bundan ileri gelir.