Lisans eğitimini ve lisansüstü çalışmalarını Selçuk Üniversitesi'nde tamamlamıştır. Yeni Türk Edebiyatı alanında çeşitli dergilerde makaleleri yayınlanmıştır. Şu an Balıkesir Üniversitesi-Necatibey Eğitim Fakültesi'nde görev yapmaktadır.
Umutları pohpohlayan bir şiir yazmak benden uzak olsundu, umutsuz bir şiir ise ancak habis ve yıkılmış bir insanın eseri olabilirdi. Benimki umudun nerede olduğunu düşündüren şiir olsun isterdim.
Postmodernizm, rasyonel modernist sistematiğe karşı koyacak bir merkez kuvvet bulamadığı için, değerleri eşitleme yoluna gider. Fakat bu eşitleme, göreceli gerçeklik kuramını da aşarak "gerçeksizlik" krizine ulaşır.
Yazar bu kitapta, Türk öykücülüğünün izini sürmektedir. Önsözünde kendisinin de bahsettiği şekliyle, "Kayıp hayatlar ve çocuklar, üzgün ve bunalmış entelektüel dönüş çabaları, sert dramlar, büyük özneler olarak romanı doldururken öykünün bu krizlere daha usulca, daha masum ve küçük ayrıntılar üzerinden yaklaşması şaşırtıcıdır. Türk modernleşmesi roman üzerinden irdelenirken öykü hep geride bırakılmış, yazarın çocukluk, ergenlik dönemi gibi algılanmıştır. Belki de çocuğun içtenliği, sadeliğidir öykülerde karşımıza çıkan. "şeklinde öykünün geri planda kalmasına yazar razı olamamış ve kendi kaleminden öykünün günümüze ulaşan gelişim sürecini işlemiş. Türk öykücülüğü, Türk romancılığına oranda geri planda kalmış belki de, yazarlar romancı olma yolunda öyküyü sıçrama tahtası gibi görmüş olabilir. Ben de bir okur olarak romanı tercih ettiğimi itiraf etmeliyim, öykü benim için de biraz geri planda kalmış durumda ne yazık ki... Ancak yazar bu kitabıyla Türk öykücülüğüne geniş bir perspektiften bakmamızı sağlamış..
Keyifli okumalar...
#kitapyorumum
#40sorudapostmodernedebiyat
Uzun zamandır " Postmodernizm nedir, ne değildir, modernizmde ilişkisi nedir? " gibi sorular kafamı kurcalıyordu. Sonunda kıymetli bi arkadaşım vasıtasıyla bu kitapla tanıştım. Kafamdaki tüm sorulara cevap verdiği gibi anlatım tarzıyla da oldukça etkileyici şahane bi kitap olduğunu gördüm.
Sanırım postmodernizme edebiyat bilinciyle yaklaşıp, kalıplara koymak istediğim için eksik kalıyordu bende. Oysa postmodernizm ; bireyi parçalayan, seçkinle avamı birleştiren, bilinçaltına yönelen, her bir değeri zıttıyla birlikte ele alarak üstün tarafı yok edip eşitleyen, bütün verilerin doğruluğunu sarsmak isteyen, sanat eserine herhangi bi işlev yüklemeyen, " Her şey mümkündür, neden olmasın ! " diyebilen , eskiyi yok saymadan yeni şeyler aramanın hazzına varan bir kavram.( Mesleki deformasyondan açıklayıcı anlatım yapmadan duramıyorum)
Sayfalar ilerledikçe metinlerarasılık, yapıbozum, pastiş gibi kelimeler de konuya eşlik edince bi "karnaval" a dönüşmüyor değil.
Sonuç itibariyle iyi ki okumuşum dediğim kitaplar listesine girdi. Mutlaka tavsiye ederim.