Fethi Benslama

Ölüm Siyaseti yazarı
Yazar
8.7/10
7 Kişi
37
Okunma
6
Beğeni
1.275
Görüntülenme

En Eski Fethi Benslama Sözleri ve Alıntıları

En Eski Fethi Benslama sözleri ve alıntılarını, en eski Fethi Benslama kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Kaldı ki öznenin yapısını kuran, onun bir gruba kök salmasını sağlayan, onu önceki kuşaklara eklemleyen ve genel olarak daha iyi bir dünyada daha iyi bir durumda olma arzusuna yönlendiren idealler aynı zamanda aşırılıkların, dehşetlerin ve dile sığmaz yıkımların kaynağı da olabilir. 20. yüzyıl, ideallerin koskoca uygarlık alanları üstünde yoğunlaşmasının tetiklediği bir siyasal felaketler yüzyılı olmuştur. Bu bakımdan, Avrupa çok büyük bir insani bedel ödemiştir; büyük olasılıkla da uygarlık tarihinde en çok sayıda katil ve maktulün bir arada toplandığı alan olmuştur.
Ölme arzusu, hatta zaten ölmüş olma arzusu cihat söyleminde sürekli yinelenen bir olgudur. Çünkü bir kişi zaten ölmüş olduğuna inandığında, onun başına gelebilecek en kötü şey, halihazırda iğrenç olarak gördüğü bugünün dünyasında yaşıyor olmaktır.
Reklam
Üst-Müslümanlığın gereği: "Ol!" değil, "Geri dön!"dür; çünkü ona göre İyilik eskiden hayat bulmuş, vaat eskiden gerçekleşmiştir; yapılması gereken tek şey onu geçmişte aramak, bu arada dünyanın sonunu beklemek ya da daha iyisi onu çabuklaştırmaktır.
Geleneksel İslam'da, şehit, ölmeyi arzulamadan ölümü karşısında bulan bir savaşçıdır. Ölümü başka savaşçılarla mücadelesinin doğasında olan bir tehlike olarak kabul eder ama yaşamak ister: Ölürse fazladan bir ödül alır. İslamcılığın yeni şehidi içinse, ölüm mücadele sırasında gerçekleşebilecek bir şey değil, mücadelenin ereğidir. Ölmektir zafer.
Özgürlük, yaşamın zincirlerinden kurtulmak degildir; yaşamı, onun çevresini saran taşlaşmış düşlemlerden kurtulma arzusudur.
Sayfa 101 - İletişim yayınlarıKitabı okudu
Özgürlük, yaşamın zincirlerinden kurtulmak değildir; yaşamı, onun çevresini saran taşlaşmış düşlemlerden kurtarma arzusudur. Tahar Haddad
Sayfa 101Kitabı okudu
Reklam
''mitle tarihsel gerçekliğin karışımı sanrıdan daha zehirlidir''
Ey halkım, küçü­cük bir çocuksun sen aslında karanlıkta kumla oynayan çok eski zamanlardan beri zincire vurduğu bir güçsün sen karanlık­ların
Sayfa 19 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
İslamcı aşırılığın nedenlerinden biri, dilde bir kargaşanın doğu­şuyla kendini gösterir: dil, halk için özellikle yoğun tarihsel bir deneyimi - yalnızca dünyanın bilimsel ve sınai dönüşümünün değil, bu şiddetli dönüşüm gücü ile öteki olma arzusu arasındaki bağdaşmanın da söz konusu olduğu modern dönemin deneyimini- tercüme etmeyi başaramaz. Oysa "İslamcı" aşırıcılık, öteki olma arzusunun tersine dönmüş imgesinden başka bir şey olmayan bir itki tarafından harekete geçirilir: Kierkegaard'ın deyişiyle, 'Kendi olma isteğindeki ümitsizlik.' Ama kendi midir? Onun kimliği kökeniyle tanımlanır ve köken, ayırt edici çizgiler dördülüne bağlıdır: Bir din (İslam), bir dil (Arapça), bir metin (Kuran) ve bunlara çoğu zaman eklenen - herhangi bir yerdeki - millilik. Öteki olma arzusundan, kendi olma ümitsizliğine; çağımız bu yönde ağır basmaktadır ve bu durumun bizi mahkum ettiği çatışmanın her bir terimi ise imkansızı temsil etmektedir.
Sayfa 23 - İletişim YayınlarıKitabı okuyor
Din karşısındaki siyasal mesafe dayanaksız, hatta yanıltıcıdır; çünkü Avrupa'da yüzyıllar içerisinde yapılageldiği gibi, dinin serbest kalma -ve kuşkusuz bastırma- olanaklarını ortaya çıkarmış olan din siyaset ayrımından yoksundur.
Sayfa 29 - Psikanalize İlgi, İletişim Yayınları, PdfKitabı okuyor
82 öğeden 41 ile 50 arasındakiler gösteriliyor.