Fumitake Koga

Kendinle Savaşma Sanatı yazarı
Yazar
8.7/10
214 Kişi
1.223
Okunma
14
Beğeni
2.353
Görüntülenme

Fumitake Koga Gönderileri

Fumitake Koga kitaplarını, Fumitake Koga sözleri ve alıntılarını, Fumitake Koga yazarlarını, Fumitake Koga yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Mutlu olma cesaretinde sevilmeme cesareti de vardır. O cesareti kazandığın zaman kişilerarası ilişkilerin bir anda hafifleyecektir.
Sevgililer veya evli çiftler arasındaki ilişkilerde, belirli bir noktadan sonra kişinin partnerinin dediği veya yaptığı her şeye gıcık olduğu bir zaman gelir. Hem de birkaç ay öncesine kadar bunların hiçbiri kadını rahatsız etmediği halde. Kadın böyle hisseder çünkü bir noktada kendi kendine “Bu ilişkiyi sona erdirmek istiyorum” diye bir karar vermiş, bunu yapabilmek için de malzeme aramaya başlamıştır. Karşısındaki kişi hiç değişmemiştir. Değişmiş olan, kadının hedefidir. İnsanlar bu ruh haline girdiğinde, başkalarında birçok kusur ve eksiklik bulabilen çok bencil yaratıklardır. Kusursuz karaktere sahip bir insanda bile ondan hoşlanmamak için bir neden bulmakta kimse zorlanmayabilir. Zaten dünya bu yüzden tehlikeli bir yer haline gelmiştir ve herkesi düşman olarak görmek her zaman mümkündür.
Sayfa 117
Reklam
Davranışlara yönelik iki hedef vardır: özerk olmak ve toplumla uyum içinde yaşamak. İkincisi, psikolojinin bu davranışları destekleyen yaklaşımları: “Yapabilirim” bilinci ve “İnsanlar benim yoldaşım” bilimci. … İşin içeriği ne olursa olsun, tek başına tamamlanabilecek hiçbir iş yoktur. Bir işi başkalarıyla işbirliği olmadan tamamlamak kaidece imkânsızdır.
Sayfa 108
Kişinin iddialarının doğruluğunun kazanmakla veya kaybetmekle hiçbir ilgisi yoktur. Haklı olduğunu düşünüyorsan, başkalarının görüşleri ne olursa olsun, konunun hemen oracıkta kapanması gerekir. Ama birçok kişi iktidar mücadelesine giriverir ve başkalarına boyun eğdirmeye çalışır. Zaten bu yüzden “hatayı kabul etme”yi “yenilgiyi kabul etmek” olarak düşünürüz. Kişi kaybetmeyi istememe zihniyeti yüzünden hatasını kabul edemez ve durum yanlış yolu seçmesiyle sonuçlanır. Hatanı kabul etmek, özür dilemek ve iktidar mücadelesinden uzaklaşmak- bunların hiçbiri yenilgi değildir. Üstünlük arayışı da başkalarıyla yarışarak yürütülen bir şey değildir. Bunlar karar verme becerini bulandırır ve gördüğün tek şey muhtemel zafer veya yenilgi haline gelir. Sonra yanlış yola saparsın. Ancak rekabet, kazanma ve kaybetme merceğini çıkardığımızda, kendimizi düzeltmeye ve değiştirmeye başlayabiliriz.
Sayfa 105
Bir kişi rekabetin, galibiyetin ve mağlubiyetin bilincinde olduğunda, aşağılık duygusunun ortaya çıkması kaçınılmazdır. Çünkü kişi kendini sürekli başkalarıyla kıyaslıyordur. Aşağılık kompleksi ve üstünlük kompleksi de bunun uzantılarıdır. Sadece rakip değil. Farkına bile varmadan, her insanı, dünyadaki herkesi düşmanın olarak görmeye başlarsın. Herkesin seni küçümsediğini ve hor gördüğünü düşünmeye başlarsın. Herkesin hiçbir zaman hafife alınmaması gereken düşmanlar olduğunu, seni alt etmek için boşluk ve fırsat kolladıklarını düşünmeye başlarsın. Rekabetin bu denli dehşet verici olmasının nedeni budur. Kaybeden değil her zaman kazanan birisi olsan bile, rekabete giren birisiysen, bir an bile huzur bulamazsın. Kaybeden taraf olmak istemezsin. Kaybeden birisi olmak istemiyorsan da her zaman kazanmaya devam etmen gerekir. Başkalarına güvenemezsin. Pek çok kişi kariyer yapıp toplum nezdinde başarı basamaklarını tırmanırken aslında mutsuz hisseder, bunun nedeni rekabet içinde yaşamalarıdır. Çünkü onlara göre dünya düşmanlarla dolup taşan tehlikeli bir yerdir. … “Nasıl göründüğünü bir tek sen dert ediyorsun. “
Sayfa 94
Kişilerarası ilişkilerini rekabet olarak düşünüyor, başkalarının mutluluğunu da “Yenildim” diye algılıyorsun. Başkalarının mutluluğunu kutlayamamanın nedeni bu. Ama rekabet durumundan kurtulduğunda, birisine karşı galip gelme ihtiyacı ortadan kalkar. Ayrıca kişi kaybetme korkusundan da kurtulur. Başkalarının mutluluğunu gönülden kutlamaya başlar. Başkalarının mutluluğuna fiilen katkıda bulunmayı başaracak hale gelebilir. İhtiyaç halinde bir başkasına her zaman yardım etmeye istekli kişi- işte bu tür bir kişinin gerçek anlamda yoldaşın olduğu söylenebilir. … “İnsanlar yoldaşım” diyebildiğinde dünyaya bakışın tamamen değişecek. Artık dünyanın tehlikeli bir yer olduğunu düşünmeyeceksin veya gereksiz şüphelerle kendine eziyet etmeyeceksin; dünya sana güvenli ve güzel bir yer olarak görünecek. Kişilerarası ilişkilerle ilgili sorunların önemli ölçüde azalacak.
Sayfa 96
Reklam
1.000 öğeden 1 ile 10 arasındakiler gösteriliyor.