Georg Lukács

Roman Kuramı yazarı
Yazar
8.0/10
58 Kişi
378
Okunma
39
Beğeni
5,3bin
Görüntülenme

En Beğenilen Georg Lukács Gönderileri

En Beğenilen Georg Lukács kitaplarını, en beğenilen Georg Lukács sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Georg Lukács yazarlarını, en beğenilen Georg Lukács yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Gerçekliği sonuna kadar soyutladığımızda, bunun ahlaki ve psikolojik düzeydeki karşılığı yaşantıdır
Emperyalist dönem düşüncesinin genel gelişim çizgisi üzerinde Nietzsche'nin belirleyici bir etkisi olduğunu asla görmezden gelemeyiz, hatta onun mitleştirmenin ana örneğini yarattığını bile söyleyebiliriz. Bu mitlerin belli başlı konuları üzerinde uzun uzadıya durmak istememekle birlikte Nietzsche'de vücut ve tenin oynadığı role işaret etmek zorundayız. Aslında Nietzsche, resmî felsefenin soyut maneviyatçılığını ve küçük burjuva ahlakını bir kenara bırakır. Onun bilgi kuramı ve ahlakı, felsefi maddeciliğe taviz vermeksizin vücudun haklarını öne çıkarır ve savunur. Ancak, maddeden yoksun bir vücudun felsefedeki anlamı ancak mitsel olabilir. Biyolojinin böylesine özel bir biçimde vurgulanması ve psikolojinin de bu biyoloji üzerinden temellendirilmesi Nietzsche'de bir toplum görüşüne varır. Bu görüş insanlığın evrimi üzerine mitsel bir perspektifle, emperyalizmin kabulüyle, yeni bir aristokrasinin yaratılmasıyla ve yerine kendi biyolojik mitini koyarak sosyalizmin reddiyle tamamlanmış, hatta taçlandırılmıştır. Böylece irkçılığın bütün felsefi temelleri hazırlanmış bulunuyordu.
Reklam
XIX. yüzyılın ilk üçte birine, çok çok 1848'e kadar uzanan evre klasik burjuva felsefesi dönemidir. Burjuvazinin dünya görüşünün en yüksek ifadesine kavuştuğu bu dönemde, burjuvazinin çöken feodal topluma karşı ayaklandığı görülür. Bu dönemin felsefesi, nihai ilkelerin ve genel dünya görüşünün esaslarını ortaya koyar ve bu sayede toplumu temelden değiştiren kapsamlı bir ilerici ve özgürleştirici hareket ortaya çıkar. Gene bu dönemde, mantık, doğa bilimleri ve toplum bilimleri devrimci bir dönüşüme uğradı. Felsefenin doğa bilimlerinin ve sosyal bilimlerin büyük sorunlarına müdahalesinden verimli sonuçlar çıktı ve felsefe artık en yüksek soyutlama düzeyine ulaştı. Felsefe böylece evrensel bir özellik kazandı ve bilimlere maya olarak yepyeni perspektifler açmayı başardı.
(...) sosyalizm ancak diyalektik maddeciliğe dayanarak gerçekleştirilebilir. Bu felsefe ile sosyalizm arasında kaçınılmaz, zorunlu bir bağ var. Aynı durum karşıt görüşün saflarında da geçerli: Maddeci bilgi kuramına ve maddeci diyalektiğe gösterilen direniş ile burjuva ideolojisinin sosyalizme gösterdiği direniş arasında sıkı bir bağ var. Zamanımıza özgü, yeni olan şey yalnızca sosyalizme gösterilen genel kabul ile sosyalizmin somut ve gerçek perspektifine gösterilen belli bir düşünsel muhalefetin atbaşı gitmesidir. Söz konusu kabul “arttıkça” muhalefet de yükseliyor. O yüzdendir ki, seçmeci ve çelişkili özellikler gösteren bu kabul, felsefi idealizmin güncel biçimlerine de bürünebiliyor.
"Goethe ilk yayınlanışından elli yıl sonra Werther'e bir önsöz yazmak istediğinde, Trilogie der Leidenschaft'ın heyecan verici ilk kısmını yazmıştı. Bu şiirde gençlik kahramanıyla ilişkisini şu şekilde tarif ediyordu: Çağrıldık, ben kalmaya, sen ayrılmaya Sen yoluna gittin ve çok az şey kaybettin"
Lenin'in Devlet ve Devrim isimli eseri Marx'tan yapılan bir hayli alıntı içeriyor. Modern anlamdaki şiirsellik gayreti Lenin'in sıradan açıklama tarzından fevkalade uzaktır. Fakat bu mükemmel eserin okuyucusu Marx'ın siyasi ve düşünür kişiliği hakkında derin bir izlenim edinir. Neden? Çünkü Lenin XIX. yüzyıl Avrupa devrimlerinin büyük bakış açılarını teorik olarak mükemmel, sarih ve popüler tarzda özetler.
Sayfa 386
Reklam
587 öğeden 591 ile 587 arasındakiler gösteriliyor.