Uğur Mumcu, araştırmacı gazeteci kimliğiyle ülkesinde yapılan yolsuzluklara, haksızlıklara karşı durmayı bilen ve bunların üzerine cesurca giderek kamuoyunu bilgilendirmekten geri durmayan bir gazeteciydi. Toplumu aydınlatma idealinden vazgeçmediği için bundan rahatsız olan çevreler 1993 yılında yaptıkları bir suikast ile Uğur Mumcu'nun yaşamına son verdi.
Uğur Mumcu, üniversitedeyken 27 Mayıs'ın etkileri devam etmekteydi. Sosyal ve siyasal sorunlar, 1960'ların son yıllarında yaşanan ilk toplumsal ayaklanmalar mevcut hukuk kuralları içinde yasa dışı eylemler olsa da toplumdaki yeni arayışları yansıtmaktaydı.