Dinlenmek de aslında bir tür harekettir. Beyinde tama yapacak acil bir işimiz olmadığında çalışmaya başlayan ve varsayılan ağ adı verilen özel bir devre vardır. Mikro düzeyde, sürekli vızır vızır hareket ederiz.
Bir şey hakkında konuştuğunuzda, onu yüksek sesle söylediğinizde, sanki kendinizden daha çok şey öğreniyorsunuz. Çünkü bir şey hakkında oluştuğunuzda, onu farklı yollardan düşünüyormuşsunuz gibi oluyor.
İnsanlar el işinin de aslında bir biliş olduğu konusunda hemfikirdir. Yapmak ve düşünmek ayrı beceriler değildir ikisi de ayrılmaz bir şekilde iç içedir.
İçinde bulunduğumuz dünyanın renklerine bürünen bukalemunlar, ayrıca sonrasında tepki verdiğimiz dünyayı tasarlayan ve dipnotlarla açıklayan dekorasyoncular olacak şekilde tasarlanmışız.