Helmut Uhlig

Sümerler yazarı
Yazar
8.0/10
23 Kişi
72
Okunma
9
Beğeni
2.030
Görüntülenme

Helmut Uhlig Gönderileri

Helmut Uhlig kitaplarını, Helmut Uhlig sözleri ve alıntılarını, Helmut Uhlig yazarlarını, Helmut Uhlig yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Etimoloji
"Sümer" ya da "Şumer" sözcüğü, geç Akad dilinde "kültür arazisi" anlamına gelmektedir ve bu nedenle de yerleşikler haklı olarak göçmenleri "Sümerler" yani "kültür getiriciler" olarak adlandırırlar.
Sayfa 17
Başarı kıskançlığı da beraberinde getirmiştir. Bu yüzden de emek ve çalışkanlıkla var edilen cennetin yaratıcıları, uzun süre rahat kalamamışlardır
Sayfa 13
Reklam
Buradaki insanlar, yaratılmış cennette zevk için dolaşanlardan farklıdırlar.Çünkü burası onlar için çalışkanlıklarının cennetidir ve ekmeklerini "alın terleriyle" yiyebilmeyi tanrısal bir ceza olarak değil, daha çok tanrısal bir mükâfat olarak algılamaktadırlar.İyi hasat, çalışmalarının meyvesidir.
Sayfa 13 - Totem YayınlarıKitabı okudu
Tarih ve Tekerrür
Birkaç yüzyıl geçtikten sonra, Suriye ve Arabistan'dan gelen göçebeler, Obeyd insanlarının tarım alanlarını istila ederler.Onlardan bazıları yığınlar halinde ve fatihler olarak, bazıları ise ganimet arayan tek tek eşkıyalar ya da aile birliği tehdit altında bulunan ve göçebe yaşamından bıkan sessiz topluluklar olarak bölgeye gelirler.
Sayfa 13 - Totem YayınlarıKitabı okudu
Çin-Hun İlişkileri
İmparatorluk sarayı Hiung-nularla(Hunlar) anlaşmaları gereği onlara büyük miktarda buğday göndermek ve tahta çıkan her Hiung-nu hükümdarına bir Han prensesini eş olarak vermekle yükümlüydü.Bu şartların yerine getirilmesinde herhangi bir gecikme olduğunda Hiung-nular Çinlileri hemen uyarıyorlardı ama diğer taraftan hala Çin ve onun ticaret yolları için bir tehdit oluşturmayı da sürdürüyorlardı.
Sayfa 48 - Okyanus Yayıncılık
303 syf.
8/10 puan verdi
·
6 günde okudu
Anadolu tarihi üzerine okuduğum her kitapta, Anadolu tarihine olan hayranlığım artıyor. Bu kitapta Avrupa ve Yunan kültürünün kökeninin neden Anadolu olduğu genel olarak oldukça iyi bir şekilde açıklanmış. İlk yerleşim yerlerinin kurulduğu, tarımın ilk başlangıç noktasının, demirin ilk olarak kullanıldığı , toprak seramik ürünlerin merkezi hep Anadolu olmuş. Bu itici kültürel güç doğal olarak tüm bölgeyi etkilemiş, değiştirmiş. Sadece bununla kalmamış kadının doğuran ve yaşatan gücü, Anadolu insanını öylesine etkilemiş ki koskoca bir " Ana Tanrıça" kültü oluşmuş ve yayılmış. Anadolu'un Kibele'si bazen Rea olmuş bazen Artemis, birçok tanrıça türetmişler, daha sonrasında ise Meryem Ana'ya varana kadar değişerek yaşamayı başarmış. Biz tarih denilince; bilmem hangi savaşın hangi anlaşmayla bittiğini anlarız, kim nereleri almış, nereleri kaybetmiş vs vs... Hiç neden sonuç yoktur, olaylar olur ve biter. Şovmen tarihçiler ekranlarda kendi egosunu doyurmaya çalışır. Pek bir tarih sever milletimizse dizilerden tarih öğrenme çalışır. Sonrasında ise kendi toprağına ve tarihine yabancı bir toplum oluşur. Anadolu tarihini öğrenmeden, dünya tarihini anlayamayacağımızı gösteren bir kitaptı benim için. 7-8 bin yıl öncesi Çatalhöyük'ten başlayan anlatım, Roma dönemine kadar devam ediyor. Ayrıca 10 sayfa kadar, Anadolu yerleşim yerlerinin ve eserlerinin olduğu renkli fotoğraflardan oluşan bir bölüme de sahip kitap.
Avrupa’nın Anası Anadolu
Avrupa’nın Anası AnadoluHelmut Uhlig · Telos Yayıncılık · 20014 okunma
Reklam
101 öğeden 81 ile 90 arasındakiler gösteriliyor.