(.......ya da merkez neresidir, surların ötesi berisi, içi dışı, bu kıyı karşı kıyı, mesela seni yakan şu güneşin adı "ne"dir, anan bir gün batımında bir çığlık biçimine girip memelerinin kenarına iki suskun gözyaşı döküp de, yeter diye, kimseye - ortaya - örtünün üstündeki kurabiye kırıntılarına, elma kabuklarına bağırdığı için kimsenin bağışlayamayacağı garip bir suskunluğa büründüyse güpegündüz... Ve sen bunun gerçekliğine dayanamayıp bir masal gibi içine sokup uyutmuşsan, sallamışsan tıngır mıngır ananın suskun çığlık beşiğini; sonradan öğrendiklerini işe yaramayacağını baştan bilerek, hep ilk kez duyduğun, alışamadığın bir çığlığı bilincine bir dantel gibi çıkır çıkır işleyerek ve birden fırlamışsan doktor çağırmaya.......)
Sayfa 75 - Metis Yayınları / Üçüncü Basım: Eylül 2023 / Alıntının Geçtiği Öykü Adı: Azzuro Vecchio