Sonuç olarak, kişinin "örtünmüyorum ama iffetliyim" demesi yeterli olmamakta, içinde taşıdığı iffet duygusunun dışa yansıtılması ve başkalarına hissettirilmesi gerekmektedir. İşte bu vazifeyi yerine getirebilecek en önemli etken, kişi hakkında ilk izlenimi uyandıran dış görünümdür.
Eweett, bu gün sizlere akademik bir çalışma ile geliyorum. @islamda giyim ve tesettür 2002 yılında hazırlanmış bir doktora tezidir orijinal adı "İslam fıkhında avret"tir tezde tesettürün hükmü, hikmetleri ve akli islam'ın temel kaynaklarına inilerek ele alınmıştır. Genel anlamda erkek ve kadın giyimi açıklamakla beraber" kadının örtünmesi - tesettür" konusu araştırmanın temel ilgi alanıdır. Tesettürrün, çağın veya yöreklerin adetlerine göre değişen bir uygulama olup olmadığını ortaya çıkarmak. Zamanımızda uygulanan tesettür şeklini aslında ne kadar uygun olduğunu belirlemek ve tüm zamanlar için temel alınması gereken ölçü ve tarzı tespit etmek için yazılmıştır. Hükümleri kur'an - hadis - fıkıh. Kitaplarına dayanılarak yazılmıştır. Tarihsel olarak ilk devirlerde dahi insanın çıplak yaşamadığı, örtünmesi ilk insan HZ. Adem'den itibaren bilinen, hak dinlerce devam ettirilen, insan doğasının ve doğasındaki haya duygusunun gerektirdiği bir gereklilik olduğunu vurguluyor. Dili fazlasıyla akıcı. tesettüre girmek isteyen ve tesettürlü olup ta hakkıyla yerine getirmeyi bilmeyenlere tafsiye ediyorum. Kitapla kalın
İnsanın yaratılışı ile var olan duygulardan bir tanesi de insanın ayıp ve çirkin karşıladığı şeyleri yapmaktan uzak tutan utanma duygusudur. İnsanlar, Hz. Adem'den itibaren söz konusu utanma duygusunun gerektirdiği örtünmeyi bir şekilde uygulamaya devam etmişlerdir. Ancak burada cevaplanmasına ihtiyaç duyulan önemli bir soru akla geliyor: Örtünmenin utanma duygusunu tatmin edecek en uygun şekli nedir? Aykırı giyim tarzlarının sebep olduğu olumsuzluklar nasıl giderilecektir?
İşte islam, yaratılışta bünyemize yerleştirilen duyguları dikkate alır ve hükümlerini bu duygularla uygunluk arz edecek şekilde belirler. Elbette ki; utanma duygusuna en uygun bir örtünmeyi de insanı ve duygularını var eden Yüce Yaratıcı belirleyecektir
Merhaba arkadaşlar! Bugün size #mevlanadenizindendamlalar adlı bir eser ile geldim.
Eserin adından da anlaşıldığı gibi konumuz tamamen #mevlana ve ona ait bir çok şeyi içinde barındıran bir okuma yapıyoruz. Mevlana’yı sevenler ki sevmeyeni oldukça az bir kesimdir diye düşünüyorum. Bence onlarda bu eseri okuduktan sonra fikir değiştirebilirler.
Mevlana kimdir? Mevlana ne demektir? Nasıl mevlana oldu? Şemsi Tebrizi ile aralarında ki bağ nedir? Dostlukları ve hayatına dair kısa bir biyografi tarzında ele alınmış oldukça açıklayıcı bir eser.
Bazı eserleri okurken huzur buluruz, maneviyatı ağır bastığı ve tam da bize hitap ettiği için. İşte tam da bunları hissederek okudum. Öyle güzel alıntıları vardı ki, bir kısmını hemen sizinle paylaşacağım ama diğer kısmını eseri alıp okuyarak görmeniz lazım. Kitapla kalın.
#alıntı ;
“Nur istiyorsan gönül aynasını temiz tut da nurlanmaya çalış. Hakk’tan uzaklaşmak istiyorsan da kendini gör, kendini sev.”
”Ömrümün hülasası, sadece şu üç kelimedir: Hamdım, piştim, yandım.”
”Severim ben seni, candan içeri,
Yolun vardır, bu erkandan içeri,
Beni bende, deme, bende değilim,
Bir ben vardır bende, benden içeri.”
”Tek candan, can da tenden gizli değildir fakat kimseye canı görme izni verilmemiştir.”
”Dünya bağını kopar, maddeye olan bağlılıktan kendini kurtar da hür ol, ey oğul! Ne zamana kadar altının, gümüşün esiri olacaksın?”
”Aşıklık derdi gönül iniltisinden belli olur. Hiçbir hastalık, gönül hasatalığı gibi değildir.”
@ismailyildizbey @kdysosyal