Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol

J. M. Dematteis

8.2/10
26 Kişi
81
Okunma
0
Beğeni
546
Görüntülenme

En Beğenilen J. M. Dematteis Sözleri ve Alıntıları

En Beğenilen J. M. Dematteis sözleri ve alıntılarını, en beğenilen J. M. Dematteis kitap alıntılarını, etkileyici sözleri 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Şifalı otlar,kökler ve iksirler;ne ölen bir ruhu gençleştirebilir ne de bozulmuş bir çağın ağırlığı altında ezilen bir kalbi iyileştirebilir.
Annem ve babam bugün hayatta olsalardı,medeniyet denen bu korkmuş ve yaralı hayvana tanımayan gözlerle bakarlardı.
Reklam
"Bu biyogrofiyi gerçek kabul edebilir, ona peri masalı diyebilir veya içinizi nasıl rahatlatacak o şeki tanımlayabilirsiniz," diyordu; "Ama şu kadarını bilin ki, ne şekilde sınıflandırılırsa sınıflandırılsın gerçekliğini koruyacak anları var..."
Sayfa 7 - Arkabahçe YayıncılıkKitabı okudu
Her adamın… her kadının… her ulusun… her çağın Örümcek’i vardır. Sen benimki oldun. Ne büyük bir yük. Ne büyük bir şeref.
Sayfa 118 - KravenKitabı okudu
Sanıyorum ki, yetişkinler olarak gençliğimizde hasretini çektiğimiz şeylerin üstünü şımarıklık olarak, at koşturan hormonların birer sonucu, berbat bir sivilcenin psikolojik muadili olarak çizip atmaya meyilliyiz.
Sayfa 367 - Arkabahçe YayıncılıkKitabı okudu
Yahu... O Kaskalnikov var ya? Bendim lan o! Yani peki, belki bir rehin dükkanı sahibini bunun verdiği entelektüel haz uğruna öldürmedim ama... Ama içimde bir parça vardı, derinlerdeydi, karanlıktı ve ödümü bokuma karıştırıyordu... Benim daha beterini yaptığımdan emindi bu parça... Gerçi sorarsanız o daha beter neydi, söylemekte zorlanırdım.
Sayfa 196 - Arkabahçe YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
"Ölülerin, ölmeye yüz tutanların ve ölmekten beter olanların şehri"
Sayfa 10 - Arkabahçe YayıncılıkKitabı okudu
İşin sıkıntısı şurada ve daima başımı belaya sokan nokta da burası: Bana kalırsa, insanların büyük bir kısmının yaptığı, ellerinden gelenin en iyisi. Hitler muhtemelen elinden gelenin en iyisini yaptığını düşünüyordu, elinden gelenin en iyisi iyiy bir şey değildi sadece, o kadar... Kibar tabirle.
Sayfa 283 - Arkabahçe YayıncılıkKitabı okudu
Doğduğunuz vakit, sizi emip ve yaşamdan yoksun bir pelteye çevirene kadar ağızlarında çiğniyorlar! Ardından da tükürüp atıyorlar! Hüff! Artık onların dünyasında yaşamaya, olup olacağınız en hazır haldesiniz. Zihniniz, barındırdığı son zeka kırıntısıda beş para etmez bir toz yığını haline gelene kadar ezilip un ufak ediliyor. Peki ya, çiğnenip geri tükürüldükten sonra hala kendiniz iseniz? Kafatasınız çatlamış ama beyniniz hala çalışır vaziyetteyse, omurganız tek parça halindeyse? Gözleriniz? Gözlerinizde hala isyankar bir keyif pırıltısı varsa? İşte o zaman korkuyorlar, ensenizden tekrar tutuyorlar ve tekrar öğütülüyorsunuz. Orada öylece ONLARIN bağırsaklarında, sonunda azat olmuş bir şekilde oturur bulursunuz kendinizi. Yeniden kendiniz olmak için özgürsünüzdür. Tekrar var olmak için özgürsünüzdür. İŞİN tek sıkıntısı midenin tiksindirici çukurlarında kaybolmuş geçirdiğiniz bütün o zamanların ardından kim ve nereye ait olduğunuzdan, ne yapmanız gerektiğinden emin olamayışınızdır. Tek bildiğiniz kafa karışıklığıdır. Kafa karışıklığı ve nefret. Kafa karışıklığının yarattığı sis, ne yaparsa yapsın nefreti boğamaz. Ah, ama saklayabilir. Hatta belki görüntüsünü bile değiştirebilir ama ateşlerini söndüremez. Varlığından emin olduğunuz tek şey nefrettir. SİZE bunu yapan hayvanlara duyduğunuz katıksız nefret. Keskin, hararetli bir nefret... İşte benim şimdi geldiğim nokta bu. Mart 1, 1974
Sayfa 275 - Arkabahçe YayıncılıkKitabı okudu
Reklam
... Sadece bu et, bu "mont"... Biz değiliz, değiliz işte.
Sayfa 153 - Arkabahçe YayıncılıkKitabı okudu
Yaşamlarımızda, dışarıdan bakınca ehemmiyetsiz, bir ağırlığı olmayan ve bütünüyle sıradan görünen belli başlı anlar olur. Ancak geriye dönüp de baktığımızda (bir şeylerin değerini sonradan anlamak mefhumunun hepimizi ağırbaşlı insanlar haline getirmesi ne kadar şaşırtıcı değil mi?) bu anlar, bünyelerinde karmamızın en temel taslaklarını barındırırlar.
Sayfa 129 - Arkabahçe YayıncılıkKitabı okudu
"Aşık olduğumuzda, aşkımızı yönelttiğimiz şey, içimizde bir yere dokunur... Bu yerde biz, aşkın bizzat kendisiyizdir."
Sayfa 340 - Arkabahçe YayıncılıkKitabı okudu
29 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.