Akış
Ara
Ne Okusam?
Giriş Yap
Kaydol
Gönderi Oluştur

Jean-Paul Sartre

Jean-Paul SartreBulantı yazarı
Yazar
8.2/10
8bin Kişi
41bin
Okunma
6,3bin
Beğeni
192bin
Görüntülenme

Jean-Paul Sartre Gönderileri

Jean-Paul Sartre kitaplarını, Jean-Paul Sartre sözleri ve alıntılarını, Jean-Paul Sartre yazarlarını, Jean-Paul Sartre yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
''Bense üç yıldan beri fazlasıyla durgun bir hayat yaşıyorum. Bu trajik yalnızlıklar biraz boş bir katışıksızlıktan başka şey vermez bana.''
Sayfa 49
''Bu olağanüstü acıya dayanamayacak kadar çelimsiz. Ama kıpırdamıyor bile, çevresindeki nesneler gibi o da taşlaşmış gibi.''
Sayfa 49
Reklam
''Ama kendim gibi hissetmiyorum artık. Çevremdekilerin katışıksızlığına kapılmışım. Hiçbir şey canlı değil burada.''
Sayfa 47
''Duvarda beyaz bir delik var. Ayna bu. Bir tuzak. Bu tuzağa düşeceğim, biliyorum. Düştüm işte. Aynada gri bir şey beliriyor. Yaklaşıp bakıyorum, kurtaramıyorum kendimi. Yüzümün yansısı bu. Yapacak işim olmadığı günlerde onu seyreder dururum. Gördüğüm bu yüzden hiçbir şey anlamıyorum. Başkalarının yüzleri anlam taşıyor. Benimki öyle değil. Güzel mi yoksa çirkin mi, bunu bile söyleyemem. Çirkin galiba çünkü böyle demişlerdi. Bana dokunan bu değil. Yüzüme böyle nitelikler atfedilmesine şaşıyorum aslında. Bir toprak parçasına yahut bir kayaya güzel ya da çirkin demek gibi bir şey bu.''
Sayfa 34
İşte bundan kaçınmak gerek; olmadığı halde acayiplik bulmaya çalışmamalıyım.
. Benden yüz çevirme lütfen. Beni kollarına al. Topla beni canım, bağla beni yüreğine; ne kadar iyi olabileceğimi göreceksin. . . .
Reklam
''Bu dert onu ağır ağır kemiriyor, biliyorum. Kendini tutmaya çalışıyor; avunmayı da, derdinin içine gömülmeyi de beceremiyor bu yüzden. Arada bir düşünüyor derdini, onu şöyle bir yoklayıp geçiyor. Özellikle insanların arasındayken yapıyor bunu çünkü başkaları onu avutuyor ve onunla öğüt verir gibi, soğukkanlılıkla konuşmaları acılarını biraz hafifletiyor. Ama bir odada yalnız kalınca, düşüncelerini kovmak için homurdanıp durduğunu işitiyorum. Fakat bütün gün suratı asıktır; hemen yorulup somurtur.''
Sayfa 27
''...yazdıklarımı yeniden okuyunca utanç duydum. Gizli kapaklı şeyler, ruh halleri, anlatılmaz duygular istemiyorum bundan böyle.''
Sayfa 25
''Yalnızlık ilk kez canımı sıkıyor. Başıma gelenleri iş işten geçmeden, küçük çocukları korkutmaya başlamadan önce birisine açmak istiyorum.''
Sayfa 24
''Bu neşeli, akıllı uslu insan sesleri arasında yalnızım. Bütün bu insanlar, vakitlerini dertleşmekle, aynı düşüncede olduklarını anlayıp mutluluk duymakla geçiriyorlar. Tanrı aşkına, hep birlikte aynı şeyleri düşünmeye ne kadar da önem veriyorlar. Bakışı içe dönük, balıkgözlü, kimsenin kendisiyle uyuşmadığı adamlardan biri aralarına karışmayagörsün, suratları hemen değişir.''
Sayfa 23
Reklam
"İnsan üstüne yargı verirken durumunu gözönünde bulundurmak şarttır, çünkü olanakları belirleyen, onu biçimleyen bu durumdur. Ama öte yandan tutum ve davranışlarıyla o duruma anlam kazandıran da kendisidir."
''Bana kalırsa yalnızlıkla ''uyuşmak'' kabil değil. Ama böyle düşünüyorum diye her gece yatağımın altına baktığımı ya da gece yarısı kapımın ansızın açılmasını beklediğimi sanmayın.''
Sayfa 23
"Yahudilerin bir dostu vardır toplumda: Demokrat. Ama zavallı bir savurgandır. O bütün insanların hak eşitliğini ilan etmiş, hatta insan hakları birliğini kurmuştur; kurmuştur ama çıkardığı bildiriler onun durumundaki güçsüzlüğü belirtmekten başka bir işe yaramamıştır."
''Başıma bir şey geldi, artık kuşkum yok. Herhangi bir kesinlik ya da apaçıklık gibi değil, bir hastalık gibi belirdi bu. Sinsi sinsi, yavaş yavaş yerleşti; biraz tuhaf, biraz tedirgin hissettim kendimi, o kadar. Bir kez yerine yerleşince orada kıpırdamadan kaldı. Hiçbir şeyim olmadığına, evhamlandığıma inandırdım kendimi.''
Sayfa 17
''İşin garibi, deli olduğuma inanacak durumda değilim, hatta öyle olmadığımı kesin olarak biliyorum. Bütün bu değişimler nesnelerle ilintili. Hiç değilse bunun böyle olduğuna inanmak istiyorum.''
Sayfa 14
1.500 öğeden 1 ile 15 arasındakiler gösteriliyor.