En Eski Levent Şık kitaplarını, en eski Levent Şık sözleri ve alıntılarını, en eski Levent Şık yazarlarını, en eski Levent Şık yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
HÜZÜN
Soruyorsun ya bana,
Evet,
Evet hep hüzünlüdür
Gönlümün akşamları.
Kimi kahkahaya açar kapılarını,
Kimi keder, kimiyse mutlu düşlere
Hele hele bazıları,
Bilmem kaç tane yetmişliklere.
Ben hüzne açarım kapılarımı,
Gün yitmeye yakınken,
O hüzünle yazarım,
Yazacağım ne varsa,
Tüm yangınlarımı.
Ben hüzne açarım
Gün batarken kapılarımı.
Ömrün sonbaharında koyu renkli giysiler bedenler süslüyor
Denizin yamacındaki yaz yorgunu bankları.
Kış güneşi ısıtsa da hafiften tenleri
Kumsalda sert sert vuruyor dalgalar.
O yazdan eser yok.
Velhasıl bildiğin gibi değil şimdi buralar.
Bir bilim adamı olan yazarın okuduğum ilk kitabı. Biyoloji profesörü olan Levent Şık Hoca bu eserinde dizelere can vermiş ve duygularını okurlarına geçirmekte oldukça başarılı olmuş...
Kimi şiirlerinde çocukluğunuzu, kimilerinde ise aşkın büyülü gücünü tekrar buluyorsunuz. Yazım dili o kadar naif ki; şiirlerin mısralarında kaybolmamak mümkün değil...
Levent Hoca şiirlerinde kullandığı dizelerinde üniversite yıllarını geçirdiği İzmir'de, topladığı anılarını, şiirin tatlı dili ile yoğurarak yad ettiği tüm dostlarını okurken, sanki onları tanıyormuşçasına merak ve heyecana kapıldım. Bir insanın yüreğine misafir olup, yıllar sonra mısraların altında isminizin yazması ne kadar onur verici bir durum...
Tekrar tekrar okunacak bu eseri şiir seven tüm sayfa dostlarına tavsiye ederim...
Elini en uzun süre, en içten sallayanlar, pencerenin dışında kalanlardır otogarlarda, hele ki yağmurlu bir günse o gün kimse fark etmez, kalanın gözyaşlarının sel oluşunu.