En Beğenilen Lydia Davis kitaplarını, en beğenilen Lydia Davis sözleri ve alıntılarını, en beğenilen Lydia Davis yazarlarını, en beğenilen Lydia Davis yorumları ve incelemelerini 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Hikayenin Sonu’nda, bir kadın anlatıcıdan geçmişte yaşadığı bir ilişkinin hikayesini okuyoruz. Anlatıcımız hikayeye, kitabın adıyla müsemma şekilde sonundan başlıyor; eski sevgilisini son görüşünü anlatmasıyla açılıyor roman. Sonrasında da yaklaşık bir sene süren ilişkiye farklı açılardan ve dönemlerden yaklaşarak yaşadıklarını, hislerini,
Bir kadın uzun zaman önce ölmüş bir adama aşık oldu. Adamın paltosunu fırçalamak, mürekkep hokkasını temizlemek, fildişi tarağına dokunmak ona yetmiyordu; Evini adamın mezarının üzerine yapıp her gece rutubetli bodrumda adamın oturması gerekti.
Ne garip. Çok gençsen genellikle mutlusundur, en azından hazırsındır mutlu olmaya. Yaşın ilerledikçe etrafı daha net görürsün, seni mutlu eden şeyler azalır.
Gelemeyeceği halde O’nu o akşam yine beklemek, odamdan geceye açılan karanlık bir alan, büyük bir boşluk yarattı ve içini karanlık hava akımları ile doldurdu. Çünkü O’nun nerede olduğunu bilmiyordum ve sanki şehir biraz daha genişlemişti ve benim odama doğru geliyordu. O bir yerlerdeydi ve bulunduğu yeri ben bilmesem de, o yer geniş bir karanlık halinde içime, aklıma dolmuştu. Bulunduğu o acayip yer, başka biriyle birlikte olduğunu düşündüğüm o yer, O’nun bir parçası olmuştu ve bu yüzden de O’nu değiştirmişti ve artık O da içinde bulunduğu o yeri kendi içinde taşıyordu, dolayısıyla ben de o yeri içimde taşıyordum; çünkü ben O’nu kendi içimde taşımaktaydım ve o yer de O’nun içindeydi.
" Hikaye daha sonra da devam ettiği halde, kitapçıdaki bir fincan çayın hikayenin sonu gibi görünmesinin bir nedeni de O'nu aramayı o noktada bırakmamdı sanırım."