Mehmet Çakır sözleri ve alıntılarını, Mehmet Çakır kitap alıntılarını, Mehmet Çakır en etkileyici cümleleri ve paragragları 1000Kitap'ta bulabilirsiniz.
Enaniyete yüksek,kibir dağında saltanat süren sevgi yoksunu kalpler, başkasının hayatını hiçe sayma,mutluluğuna ket vurma, varlığını görmezden gelme konusunda kusursuzdurlar.
Atabey dedesinin belindeki bıçağı tuttu ve:
"Dedecigim, sen avlarını bununla mi vuruyorsun?"
Dedesi bu soruyu çok sevmişti.Hafif bir tebessümle torununa cevap verdi:
"Hayır evladım, bununla küçük işlerimi hallediyorum.
Küçük işler ne dede?
Dal kesmek ,meyve kesmek, ip kesmek, ağaç kazımak gibi işler.
Bende küçük işler yapabilir miyim?
Bu soru bir teklif olmalı idi.Kucuk bedende büyük bir aklın varlığı suphesizdi.İbrahim mesajı almıştı.
"Bu bıçak senin olsun mu ?"
Atabey zaten bu ikramı bekler gibiydi.Dedesinin uzattığı bıçağı alırken:
"Olsun dedecigim.Bu şimdi benim mi" diye cevap verdi.
"Evet bu bıçak senin evladım.Bunu her eline akışında deseni hatırla, olur mu?"
"Olur dedecigim."
Dünyanın bütün mutlulukları kendisine bahsedilmiş gibi sevinçle dedesinin kucağından zıplayan Atabey, elinde bıçağı ile çoktan avludaki çıtlamık ağacına çıkmıştı bile.Kucuk torununun mutluluğunu oturduğu yerden gözlemleyen Avcı İbrahim, küçücük bir hediye ile çocuğun nasıl da mutlu olduğunu fark edince büyüklerde ki açgözlülüğü, doymazligi ve ihtirası gözünün önüne getirdi.
"Keşke dedi ... Keşke dünyayı çocuklar idare etseler.
Ovada ilkbahar artık nöbeti yaza devretmeye hazırlanırken rengarenk kelebekler uçuşuyordu.Bıldırcın, sığırcık, ve şaka kuşları
tabiat orkestrasının en son bestesini icra etmekte idi.Dereden gelen su sesi ise, sanki eserin solo girişiydi.
Atabey , çocuk olmadan büyüyenlerden idi.Uzun , dalgalı ve siyah saçları kulaklarının arkasında ahenkle düşerdi. Gecenin esrarını bakışlarına yansıtan kara gözleri ve gençliğe ilk adımı atmışlığın emaresi gelişmekte olan hayali fener misali vücudu ile diğerlerinden çok farklı bir çocuktu.